Asfalyalar atmasın!

Kış mevsimi kendini hissettirmeye başladı. Kış mevsiminin oldukça zor ve zorlu koşulları var. Öncelikle ısınma ve giyinme giderleri dar gelirli ailelerin belini büküyor. İçinde bulunduğumuz koşullarda elektrikle ısınmaya çalışmak, aile bütçeleri açısından başlı başına bir yıkım haline geliyor. Bunun en önemli nedeni elektrik faturalarının kabarıklığı olacak. EGE'NİN 'ASFALYASI'

Mehmet Şakir Örs

Mesele 1923 Cumhuriyeti'nin tasfiyesi!

AKP-MHP koalisyonunun CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'na karşı yürüttüğü operasyon, 11 Kasım'da mahkemeye sunulan 3739 sayfalık İBB iddianamesi ile yeni bir evreye girdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği bir yazıyla, "CHP hakkında anayasanın 68.

Zülal Kalkandelen

Nedir bu 'örgüt' dedikleri

Kökü "örmek" filine dayanıyor. Fransızca "organisation" sözcüğünden türetiliyor. İlk olarak 1930'lardaki kaynaklarda karşımıza çıkıyor: Örgüt. İBB iddianamesini okuyunca aynı dilemmayı düşünüyorum. Hem bu kadar örgütsüz bir toplum olup hem de nasıl bu kadar çok "örgüt üyesi" olmakla suçlanan var Arka Bahçe'de düzenli

Barış Pehlivan

Başarılı politikacılık ve avukatlık suçlanınca...

Lafı dolandırmaya gerek yok: İddianame, hem başarılı siyaseti hem başarılı avukatlığı suç saymış. İddianame, Ekrem İmamoğlu, öteki belediye başkanları ve bürokratlar hakkında somut ciddi kanıtlara dayanamadığı, daha doğrusu iddiaları ve iftiraları kanıtlayamadığı için genellikle soyut suçlamalar yapmış; bu yüzden de aşağıda alıntıladığım

Emre Kongar

Distopik dönemler...

"Az sayıda insanın yaşadığı küçücük bir ada... Bu adada bir sabah tüm kediler ortadan kaybolur; insanlar şaşkındır. Kısa bir süre sonra devlet müdahale eder, yerine köpekler getirilir ve halkın bu köpeklerin 'kedi' olduğuna inanması istenir. Ada sakinlerinin listesi ellerinde, imza karşılığı 'kedi!'ler verilir. Üstelik tasmaları da hediye... - Hey Ludo. O köpekle işin ne

Özlem Yüzak

Atatürk ve Vahdettin üzerine

Osmanlıcı, halifeci, ikinci cumhuriyetçi yazarlar zaman zaman "Atatürk'ü Anadolu'ya Padişah Vahdettin"in gönderdiğini ileriye sürerler. Bu iddia aslında belgelere dayalı olarak çürütülmüştür. Bu iddialar artık dillendirilmiyordu. Ancak yine bir Osmanlıcı yazar 10 ve 11 Kasım'da bu konuya değindi. Atatürk'ü hedef alan yazısında şöyle diyor: "Sultan

Alev Coşkun

Mahkeme kararıyla oy verilmesine...

Ergenekon dava süreçleri bazılarımızın belleğinde hâlâ tazeliğini koruyor. Fethullah'ın yanında duranları anımsıyoruz. Hem siyasetten hem basından... Bir operasyon yapılır tüm papağan basının dikkatleri o tarafa döndürülürdü. Aman Allah'ım neler yazıldı neler... 17-25 Aralık geldi, AKP ile Fethullah kavgaya tutuştu. Bu zamana kadar ne acılar çekildi. İnsanlar

Sertaç Eş

Bir veda için adagio*

Değerli okurlar, bir terslik yüzünden 28 Mart 2025 günü yayımlanan bu yazıyı bir kez daha okumak zorunda bıraktığım için lütfen bağışlayın beni. Problem mesele, mesele sorun olunca... Böyle oluyor işte! *** evirmem gereken şair (Aloysius Bertrand, Comte de Lautreamont, Arthur Rimbaud, Rene Char; Yannis Ritsos, Kavafis, Seferis)

Özdemir İnce

AKP'nin bitmeyen Atatürk zikzakları!

Bir 10 Kasım'da daha Mustafa Kemal Atatürk'ün unutulmaz, unutturulamaz olduğunu yaşadık. Bir 10 Kasım'ı daha AKP'nin bitmek bilmeyen Atatürk zikzaklarıyla geçirdik! Önce sıcak bir kulis bilgisi verelim. AKP'nin bu 10 Kasım'da Atatürk'ü genel başkan düzeyinde anması, kendi ölçeklerinde içerikli bir

Mustafa Balbay

CHP'yi 'gayrımeşrulaştırma' operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir. 29 Ekim resepsiyonuna katılmayan MHP'nin resti, ardından iktidar koalisyonunun sınanması, sonunda iki tarafın da kararlılıkla devam mesajı vermesi... Kısa bir türbülansın ardından taşlar yerine oturmuş görünüyor: Yavaşlayan süreç Erdoğan'ın DEM'i kabulüyle hızlandı, ikinci aşamaya geçiliyor.

Barış Terkoğlu

İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı. Er meydanına, eşit rekabete, siyaset etiğine uyulmayan bir ortamda, daha ileri gidilerek sandığı ve adayı direkt safdışı bırakma çabalarına kim şaşırabilir ki EKREM İMAMOĞLU TEHDİDİ VE DAVA ŞELALELERİ İmamoğlu iddianamesini herkes merakla bekliyordu. Erdoğan'a karşı kazanacağı daha en başından belli bir

Bedri Baykam

Olağanüstü döneme olağanüstü iddianame

4 bin sayfalık iddianame mi olurmuş Olur, eğer hukuk/yargı dilinde söyleyecek az şeyiniz varsa sanki çok şey söylüyor gibi yapar, oturup dünyanın en uzun en sıkıcı romanını yazarsınız. Vay canına, algısı oluşturmaya yönelirsiniz. Tamamen siyasi bir iddianame ile karşı karşıyayız. Bunu ben değil iddianame bağırıyor! İddianame'nin (tek) temel hedefi

Orhan Bursalı

Bahis bir virüs müdür

Baksanıza adalete olan inancımızın her gün daha da azaldığı şu kirlenmiş futbol ortamını birileri bahis üzerinden temizleme kararı almış. TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun açıklamaları bu yönde: Bahis işlerine karışan futbol camiası içindeki isimleri bu yüzden açıklıyor. Peki şimdi sevinmeli ve "Oh nihayet" mi demeliyiz

Gülengül Altınsay

Bir ödülden ötesi

İş insanı, Fenerbahçe üyesi, milli sporcu Mustafa V. Koç'un Türk sporundaki vizyonunu yaşatmak amacıyla verilen "Mustafa V. Koç Spor Ödülleri"nin 9.'su gündeme damgasını vurdu. Koç grubunun en önemli 3 ödülünden biri. Bu yıl olimpik kategoride milli eskrimci Dr. Enver Yıldırım, paralimpikte milli masa tenisçi

Arif Kızılyalın

Yeniden başlıyor

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum, ruhu şad olsun... Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşatacağız... Kadıköy'deki 10 Kasım anmasında tüylerimiz diken diken oldu. Dönelim maça; G.Saray'ın kaybetmesi sonrası Sarı-Lacivertliler bayram havasında sahaya çıktı. F.Bahçe gole kadar topa sahip oldu, acele etmedi, pasla çıktı.

Hilmi Türkay

Ders!

İki Galatasaray var, Kocelispor deplasmanında. İlk yarıda "Ne de olsa sınıf birincisiyim. alışmadan geçerim" rahatlığıyla çıkıyor sahaya. abalamıyor, konsantre olmuyor... Belki 4-4-2'ye dönen (ama sahaya öyle yansımayan) taktiğin etkisi var. Ama çokça "çalışkanın" seyircisi ve teknik ekibiyle Kocaelispor olmasından

Ebru Kılıçoğlu

İyi mi kötü mü

Trabzonspor geçen hafta G.Saray karşısındaki iyi futbolu, mücadeleyi ve aldığı 1 puan ile kazandığı prestiji eliyle yok etti! İlk yarının Trabzonspor adına tek avantajı 1-0 öne geçmesiydi. İkinci devre Bordo-Mavililer için tam bir kâbustu. Gheorghe Hagi futbolu bıraktı ama veliahtı oğlu Ianis Trabzon'da attığı golle onun namını sürdürdü. Alanya skora ortak olduktan sonra öne de geçebilirdi. Önce

Hayri Güner

Favori yok

Euroleague'de heyecan sürüyor. Yavaş yavaş tablo ortaya çıkmaya başladı. Geçen sezon Fenerbahçe Beko'nun dörtlü finalin en büyük adayı olduğunu yazmıştım. Ama bu sene aynı şeyleri söyleyemeyeceğim. Bizleri çok sevindiren bir şampiyonluğun ardından takımın önemli parçalarından Davis, Guduric, Pierre, Sertaç, McCollum başka takımlara gitti. Oyuna yön verebilen,

Erman Kunter

Hakeme yazılır

Dört büyüklerin kendi arasında derbi oynadıkları hafta zirveden uzaklaşan Fenerbahçe ve Beşiktaş için adeta yarışa dönüş şansıydı. Beşiktaş, seyircisinin desteğiyle maça önde başladı ve bu özgüvenle farkı ikiye çıkardı. Ancak Orkun'un görmüş olduğu kırmızı kartla durum tersine döndü ve Fenerbahçe ilk yarı bitmeden beraberliği yakaladı. Beşiktaş'ın Sergen Yalçın döneminde birçok maça

Adnan Dinçer

Kızılelma

1-2 şey yazmak farz oldu.Milli takım ilk maçını 1923'te oynadı.102 yaşında.Cumhuriyet'le aynı yaşta. Euro 2024'te Avusturya'yı yendik.MSÜ rektörü Erhan Afyoncu hocamızın aklına 'Kızılelma' geldi.

Bilgin Gökberk

Ekonomi

Torba kanunla, malullük, yaşlılık ve ölüm (MYÖ) sigortaları prim...

Kanun teklifinin 20. maddesiyle 2026 yılı ocak ayı başı itibarıyla, mevcut durumda yüzde 20 (yüzde 9 sigortalı, yüzde 11 işveren payı) olarak uygulanan malullük, yaşlılık ve ölüm (MYÖ) sigortaları prim oranı işveren payının yüzde 1 artırılması sonucu yüzde 21'e yükseltilmiştir. Yine aynı maddede 2026 yılı ocak ayı başından itibaren dört puanlık sigorta prim teşvikinin, imalat sektörü hariç iki puana indirilmesi öngörülmüştür.

Nergis Şimşek

COP30: Gel de kötümser olma

Küresel ısınma üzerine "Taraflar Konferansı" (COP30) Brezilya'da toplandı. Otuz yıl sonra, küresel ısınmanın artık güncel bir tehlike olduğu kesinleşti. Isınma çoktan yarattığı belirsizliklerle bir krize dönüştü. İngiltere'de Meteoroloji Ofisi'nin, gelecek hafta (kasım ortasında!) sıcaklıkların 35 dereceye kadar çıkabileceğine (!) ilişkin uyarısı başka nasıl yorumlanabilir

Ergin Yıldızoğlu

Cari denge net hata noksan

Ödemeler dengesinde "net hata noksan" kalemi, gerçekte cari işlemler hesabının düzelticisi olmasına karşın cari işlemler dengesinin eyletimi, manipülatörü olarak kullanılmakta, yanıltıcı tutum Özal döneminden itibaren sürmektedir. Ödemeler dengesi bilançosu içeriğinin açıklanmasıyla "net hata noksan" kaleminin kaynağı, bilançonun hangi bölümünde yer alması gerektiği ortaya konulabilir.

Öztin Akgüç

Yapısal değişim ve ithal ikamesi: Açık ama korumacı bir model

Türkiye'de kendini sadece öğretici değil, aynı zamanda topluma karşı sorumlu hisseden ekonomistler uzun zamandan beri yapısal değişimin gerekliliğini vurguluyor. Ekonomik yapının iyileştirilmesi, değişen dışsal koşullara uyumu ve teknolojik gelişmelerin toplumsal refahı yukarılara taşıması için bir altyapı niteliğindeki yapısal değişimin zorunluluğunu tartışıyorlar çoktan beri...

Veysel Ulusoy

Balda tehlike büyüyor

Pestisit, kalıntı, tağşiş... Türkiye, gıda güvenliği açısından belki de en kötü dönemlerinden birini yaşıyor. Zehir soframıza kadar sızmış durumda. Denetim mi Kâğıt üzerinde var ama kovanın, tarlanın, sofranın gerçekliği bambaşka. Bal, sahtekârlığın en yoğun yaşandığı ürünlerden biri. Sektörün en büyük markalarından Balparmak'ın yönetim kurulu başkanı Özen Altıparmak'ın sözleri, aslında hem balın hem de gıda güvenliğinin geldiği noktayı özetliyor:

Jale Özgentürk

Kalkınma ve akademik meslekler

Birinci sanayi devriminin belirleyici teknolojisi; makineler, buhar gücü ve fabrika sisteminin oluşmasıydı (1760-1840). İkinci sanayi devriminin belirleyici teknolojisi; elektrik enerjisi, seri üretim, kimya sanayi, montaj hatlarıydı (1870-1914). Üçüncü sanayi devriminin belirleyici teknolojisi; bilgisayarlar, internet, mikro çipler, robot teknolojisi, otomasyon oldu (1970'e kadar). Günümüzde

İrfan Hüseyin Yıldız

Bu iktisat bize nerelerden geldi (8)

Mevsimin son yazısı ile bu diziyi noktalayalım. Yazdıklarımı yinelemeyeyim. İleride satırbaşı olacaklar varsa onlara dikkat çekeyim. Kapitalizmdeyiz ve onu konuşuyoruz. Onu kavramalıyız. KISA BİLGİ İki yüzyılı aşkın süredir gelişip kurumlarını oluşturmuş kapitalizm, 1970'lerde, sermaye sınıfının "servet"e doğru yol alacağı bir rotaya yöneliyor. İnsana değil,

Bilsay Kuruç

Kültür-Sanat

Orhan Veli'nin ardından

1950 senesinin soğuk bir Ankara gecesi... Karanlıkta ayak sesleri... Hırıltılı bir nefes... Yalpalar bir sağa bir sola... Adeta bir gemi gibi... Yolunu bulmaya çalışarak yürür. Nereye gittiği meçhul. Sonra belirir gözleri karanlıkta. Bir çift göz bir açılır, bir kapanır, geceyi aydınlatır. Nereye gittiği meçhul... Kolunun altında sıkıştırılmış bir tiyatro metni; Moliere'in Saygılı Yosma

Tolga Aydoğan

Sonsuzluğa açılan pencere

Atatürk'ün Dolmabahçe Sarayı'nda yattığı odanın pencereleri boğaza bakıyor. Güneşli bir gün değil. Boğaz, kapalı günlerde bile bir yerlerden aydınlıklar devşirir. Hasta rahatsız olmasın diye bütün perdeler örtük. Gene de boğazın güleğen aydınlığı, perdenin kuşgözü kadar açık aralığından bile sızıp hastanın yüzüne vuruyor.

Adnan Binyazar

Bir metnin 'yapı'sı

İçinde 969 kez "Hatırladığım kadarıyla", 774 kez "Bilmiyorum", 691 kez "-mışlar, -mişler, -muşlar" gibi ifadelerin geçtiği yaklaşık 3800 sayfalık bir metin okuyacağınız söyleniyor. Ne tür bir metin okumayı beklersiniz Kuşkusuz, bu denli yoğun belirsizlik ve

Ali Apaydın

Oktay Ekinci kitabı

Oktay Ekinci... Bu isim Cumhuriyet okurlarının hiç ama hiç yabancısı değil. Yıllar boyu köşe yazılarıyla hepimizin gözlerini açtı. Kültüre, doğaya, çevreye, mimariye, kentsel ve kültürel mirasa bilincimizi biledi. 15 Ekim 2013'te aramızdan ayrılan sevgili Oktay Ekinci anısına, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi çok değerli bir

Zeynep Oral

Atatürksüz olmaz!

Ulusun, çocuklarımızın Atatürk'ü sevmesini... Mustafa Kemalce düşünmesini engellemek... Göğe direk, denize kapak arayışı gibi... Bu yıl da okullar 10 Kasımda kapalı olacaktı da... İstendiği, beklendiği gibi olmadı, olmayacak! 12 Eylülcüler İngilizce kitaplarını bile bayrak, Atatürk fotoğrafı, Ata'nın gençliğe seslenişi, İstiklal Marşıyla başlatmıştı. Yazarları farklı

Sevgi Özel

Tekfen Filarmoni ve Borusan İstanbul Filarmoni'den unutulmaz...

Geçen hafta Aziz Shokhakimov yönetimindeki Tekfen Filarmoni Orkestrası'nın İşSanat'taki açılış konserini dinledik. Sahneyi hıncahınç dolduran bir orkestra ve salonu hıncahınç dolduran bir dinleyici kitlesi vardı. Yazıma, önce salondaki dinleyicileri kutlayarak başlamak istiyorum. O dopdolu salonda olmadık yerde alkışlayan bir kişi bile yoktu! Ne var bunda

Evin İlyasoğlu

İki şiir

Gazetemiz Cumhuriyet ve Kadıköy Belediyesi'nce 7-9 Kasım günlerinde Kadıköy'de düzenlenen şiir günlerinde Özdemir İnce'ye ve bana onur ödülleri verildi. Dünyada şiir her zaman gündemdedir ve hep gündemde olacak. Ülkemizde, her yerde, her zaman zulüm ve adaletsizlik karşısında şiir hiçbir zaman sözünü sakınmadı ve sakınmayacaktır.

Ataol Behramoğlu

Kasım'da buruk günler...

Evet, 10 Kasım 2025 sevdamız ve sevdalımız Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 87. yılı. Benim gibi düşünenlerin akıl erdirmekte zorlandığı bir uygulamayla 10 Kasım pazartesi günü, ilk ve orta dereceli okullar tatil edildi. 8-9 gün sürecek bir ara tatil! Milli eğitim bakanına ya da üstlerine "Neden" diye sormuyorum bile! Abesle iştigal

Dikmen Gürün

Sadakat Çağında Muhalif Kalmak

Bir toplumun neye güven duyar Akla mı, yoksa itaate mi Bu tercih, bir milletin kaderini sessizce çizer... Liyakat, insanın bir işi bilgiyle, emekle, hakkıyla yapabilme kudretidir. Kişinin değerini soyundan, kimliğinden, elinde tuttuğu kartvizitten, "bağlılığından" değil; yeteneğinden, ahlakından ve adalet anlayışından alan bir sistemdir. Her

Sadık Çelik

Glutensiz beslenme modası: Gerçekten herkes için mi

Son yıllarda "glutensiz" kelimesi adeta bir sağlıklı yaşam simgesi haline geldi. Market raflarında glutensiz ekmekler, makarnalar, atıştırmalıklar... Hatta "glutensiz" etiketi kimi zaman sanki daha hafif, daha sağlıklı bir seçim gibi sunuluyor. Peki gerçekten öyle mi Önce temeli anlamakla başlayalım. GLUTEN NEDİR Gluten, buğday, arpa

Güneş Aksüs

Gözümüzden gönlümüze aktı

Yarın yine 10 Kasım. Her 10 Kasım, bir açıdan onu bizden biraz daha uzaklaştırıyor ama bir açıdan da onu bize daha çok yaklaştırıyor. Her 10 Kasım'da onu daha iyi hatırlıyoruz ve anlıyoruz. GÖNLÜMÜZE AKTI Bir canlı hayatını kaybettiğinde öldüğü söylenir. Ülkemizde çoğunluk bu ifadeyi insanlar için kullanmak istemiyor, "öldü" yerine "vefat etti" demeyi

Üstün Dökmen

Yangın önlemek mi, keriz silkelemek mi

Turizm, Türkiye'nin en önemli gelir kaynaklarından biri. Bu yılın ocak ayında 74 kişinin ölümüyle sonuçlanan Kartalkaya'daki otel yangını, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nda travma yarattı ve turistik tesislere değgin yangın yönetmeliğini değiştirmesine yol açtı. Ancak adındaki kültüre sahip olmayan ve turizmi otelciliğe indirgeyen bakanlık; travma telaşıyla yaptığı yeni yangın yönetmeliğini de ağzına yüzüne bulaştırdı.

Mine G. Kırıkkanat

Dünya unuttuğu bir sözcüğü yeniden anımsadı: Sosyalizm!

Geçtiğimiz hafta, uzun zamandır siyasal ve ekonomik belirsizlik, biri biterken öteki başlayan savaşlar ve giderek şiddetini artıran emek sömürüsü karşısında umutsuzluğa kapılan dünya halkları, uzun zamandır egemen güçler tarafından özellikle unutturulan bir sözcüğü yeniden anımsadı: "Sosyalizm!" Sevgili okurlarım, biz de epey zamandır bu sözcüğü unutmuştuk. Daha

Işıl Özgentürk

Pandeminin mirası bir sessiz salgın: Gooning

COVID-19 pandemisi artık çok uzak bir anı gibi geliyor. 2020 başlarından 2022 sonuna dek uzayan süreç, hepimizin yaşamını – en azından bir süreliğine – kökten değiştirmişti. Daha önce yalnızca bilimkurgu filmlerinde rastlayabileceğimiz bir distopyayı bu kez bizzat deneyimledik. Hem korkutucu hem de tuhaf biçimde büyüleyici bir gerçeklikti bu.

Deniz Ülkütekin

Farkında olmak da erdemdir!

Bir çıyanı kınayamam. Doğada yeri olduğuna göre değeri de vardır. Peki, aklı olan bir canlıyı neden kınarız, eleştiririz, örseleriz kimi zaman Elbette bizi tepkisiz bırakmayan yaptığı eylemin verdiği zararlar, açtığı yaralar, getirdiği yıkımlardır... Şu da var ki çağımız soysuzluğun önünü ha bire açıyor. Küresel kapitalizm, hayatı yağmaladığı

Feridun Andaç

'Sarı yaz'ın izinde

Yaz kalabalıkları çekilmiş, plaj şezlonglarının sesi kesilmiş ama deniz hâlâ davetkâr... Türkiye'nin Ege ve Akdeniz kıyılarında eylül ve ekim aylarında yaşanan "sarı yaz", hem doğanın hem de insanın nefes aldığı en dingin mevsim. Güneş ışığının altın tonlara döndüğü bu dönemde, deniz suyu hâlâ ılık, rüzgâr yumuşak, zaman ise sanki ağırdan akar.

Nilay Küçük