F.Bahçe'nin "bitmeyen" transferleri nedeniyle Jesus istikrarlı bir 11 kuramadı. Portekizli hoca, Ümraniye karşısına yeni ve ilk kez beraber oynayan savunma dörtlüsüyle başladı, bir anlamda risk aldı. Sarı-Lacivertliler maça istekli ve tempolu girdi. Ama bunu atak devamlılığına, ön alanda baskı yoğunluğuna çeviremedi. Emre Mor, Rossi, Lincoln, King,
Fenerbahçe, bir hafta önce Dinamo Kiev'e elenmenin yarattığı olumsuz havayı Slovacko karşısında atmış göründü. Elbette takımın motivasyonunun üst seviyede olmasında Kadıköy'ün atmosferi etkiliydi. Sarı-Lacivertliler, Jorge Jesus'un istediği gibi karşılaşmaya baskılı başladı. Bunun sonucunu Emre Mor'un 17. dakikada kilidi açan golüyle de aldı. Emre,
F.Bahçe'nin 4 sezondur neden iyi bir golcü almadığını anlamak mümkün değil. Takımın başına Jesus gibi marka bir teknik direktör getiriyorsunuz ancak birinci sınıf forvetiniz yok! 0-0'lık birinci Kiev maçının dünkü rövanşı bu sezon Sarı-Lacivertlilerin Kadıköy'de taraftarıyla ilk buluşmasıydı. Kombineler, biletler kısa sürede bitmişti. Tribünler hey
Jesus'lu F.Bahçe, Kiev karşısında maça ön alan baskısıyla başladı. Sarı-Lacivertliler topa daha fazla hükmederken bekler Osayi ile Ferdi gayet iyiydi. Onlara hücumda Rossi de eşlik etti. Yeni transfer Arao dengeli oynadı, pasları yerinde, takımın rakip sahaya yerleşmesine büyük katkısı var. Hazırlık sürecinin formda ismi İsmail Yüksek yine 11'de çı
F.Bahçe-G.Saray derbilerinin atmosferi her zaman farklı olmuştur. Heyecan maçtan günler önce başlar, ilk düdükle tansiyon zirve yapar. Yine öyle bir gün yaşadık. Kadıköy'de tribünler tamamen doldu, Sarı-Lacivertliler müthiş bir taraftar desteğini arkasına alıp mücadele etti. F.Bahçe beklediğim tempoda oyuna girmedi ama ön alanda doğru baskı yaptı,
Milli maç arasından önce Fenerbahçe'yi nasıl bıraktıysam Kayserispor deplasmanında aynı şekilde istekli, tempolu görüntüsüyle buldum. Hatta birçok oyuncunun daha da konsantre olduğunu söyleyebilirim. Bu isimlerin başında Osayi, Serdar Aziz ile Novak geliyor. Kayseri zor deplasman, Hikmet Karaman büyük takımlara sürprizi sever, F.Bahçe ve Beşiktaş'ı
F.Bahçe'nin bu sezonu kurtarmak adına elindeki tek şans lig ikinciliği. Ve bu ümidin peşinde koşan Sarı-Lacivertlilerin, 5 puan önünde ikinci sıradaki Konyaspor'u Kadıköy'de ağırladığı maç beklenen tempoda başladı. F.Bahçe ilk yarıda Konya'ya oranla topla çok daha fazla oynadı ama bunu pozisyona dönüştürmekte zorlandı. Sarı-Lacivertliler, yavaştı,
Fenerbahçe için çok sayıda pozisyon yakalayıp değerlendiremediği maçı koparamamak aslında bu sezonun klasikleşen hikâyesi. Alanyaspor gibi ligin etkili takımlarından birine karşı deplasmanda 2-0 öne geçip, birçok fırsattan yararlanamazsanız rakibinizi maça ortak edersiniz. Nitekim dün aynısı oldu. Aslında ilk yarıda Sarı-Lacivertliler için işler iy
Maç öncesi "F.Bahçe, Giresun'da geriye düşecek, öne geçecek, ikinci devre çok sayıda pozisyon harcayacak" deseler inanmazdım. Gelin görün ki aynısı oldu. Giresun maça baskılı başladı, 2. dakikada golü buldu. Sarı-Lacivertliler "Yine mi hüsran" diye düşünürken 20'den itibaren F.Bahçe oyunda dengeyi kurdu, savunma arkasına atılan toplarla Valencia'yı
Fazla söze gerek yok. Aynı anda oynanan basketbol ve futbol maçlarındaki skorlar F.Bahçe camiasına çok şey anlatıyor. Bir yanda gurur, diğer tarafta utanç! Taraftar, forması için savaşan basketbolculara salonda tam destek verdi. O takım Avrupa devi Real Madrid'i yendi. Futbolda lig zaten gitmişti, kupadaki Kayseri hezimetiyle de F.Bahçe'nin her şey
© 2016