Western filmi gibi demokrasi: İki düello, iki de pusu!

İki ay aradan sonra, Sarı Kovboy Trump'a bir suikast girişimi daha!-Kulağından vurulduğu ilkinde, kıl payı ölümden dönmüştü-İkincisi "Düşük Profilli" seyretti; golf sahasındaki saldırgan, teşebbüse geçemeden suikast önlendi.BİR BAŞKADIR, İLERİ DEMOKRASİSuikastlar, ABD'deki "İleri Demokrasi"nin bir klasiğidir.Haydut ABD, demokraside öylesine "ileri bir mesafe" aldı

Tamer Korkmaz

Kamala Harris göçmenlik meselesine neden mesafeli

Amerikan başkanlık seçimlerinde seçmenin oyunu belirleyecek en önemli mesele ekonomi olarak öne çıkarken, göçmenlik meselesinin önemi son senelerde yükselişe geçti. Özellikle 2023 senesinde Meksika sınırından girişlerin rekor seviyeye ulaşması bu meseleyi ülkenin en önemli gündem maddelerinden biri haline getirdi. Cumhuriyetçilerin Biden yönetimine karşı 'açık sınır politikası' uyguladığı şeklindeki

Kadir Üstün

Cumhurbaşkanımızın katılacağı askeri törende komutanların izinli...

MSÜ'de Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın mezuniyet törenine Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve üst düzey protokolün katılacağı günler öncesinden bilinmesine rağmen okul komutanı ve diğer rütbeli üst düzey bazı askerlerin izinli olduklarını bahane edilerek katılmamaları bu olayın arkasında milli ve yerli olmayan bir üst akıl olduğuna mı işaret etmektedir. Nitekim AK Parti 26. Dönem Isparta

Bülent Orakoğlu

Düşünülemez, düşünülmesi teklif dahi edilemez

Yeni Anayasa tartışmaları mutat olduğu gibi gelip Anayasanın ilk maddelerinin değişip değişmemesi meselesine dayandı. Aslında darbeciler tarafından yapılıp bu topluma dayatıldığı günden beri defalarca değiştirilmesi gündeme geldi, tamamen veya kısmen. Birçok maddesi değişik vesilelerle değişti. En kapsamlı ilk değişiklik diyebiliriz ki tam da onu bize dayatmış olan darbenin 30. yıldönümü gününde 12

Yasin Aktay

'Asya majör'

Ankara tarafından resmen zikredilmese de Türkiye'nin BRİCS'e üyelik için başvurduğunun anlaşılmasının ardından, Doğu ve Batı ile ilişkilerimizin anatomisi üzerine hem yüzeysel hem baştan bağımlı tartışmalar yeniden başladıEkim ayı sonunda Rusya-Kazan'da yapılacak 2024 zirvesinde Türkiye'nin üyeliği üzerine nasıl bir gündemin gelişeceği de netleşmiş değilCumhurbaşkanı'nın da katılacağı

Nedret Ersanel

İngiliz usulü

İkinci Dünya Savaşı'nın Avrupa'yı temellerinden sarstığı 1940'lı yıllarda, İngiltere, manda ve sömürge yönetimi altında tuttuğu bölgelerde zorlu sınavlarla karşı karşıya kaldı. Öyle ki, dışarıdan bakıldığında, elindeki coğrafyalarda asayişi sağlamakta zorlanan, bütün kesimlerin şikâyet malzemesi haline gelmiş, adeta çözüm üretmekten aciz bir imparatorluk görüntüsü vardı. 1970'lerin

Taha Kılınç

Ah Narin'im!

Ebabil kuşları gibi geldi Narin!"Rabbinin, fil sahiplerine ne yaptığını görmedin mi Onların tuzaklarını boşa çıkarmadı mı Üzerlerine balçıktan pişirilmiş taşlar atan sürü sürü kuşlar gönderdi. Nihayet onları yenilmiş ekin yaprakları haline getirdi." Kur'ân-ı Kerîm'de Fîl Sûresi'nde anlatılır ki Rabbimin himmetiyle koskoca filleri ebabil kuşları yener.Mısır tarlaları arasında salınan

Ayşe Böhürler

Herkes yeteri kadar çıplak mı

"Modern insan özgürlüğü talep ederken özgürlüğün getirdiği sorumluluğu pakete dâhil etmek istemiyor. Bu, otomobil kullanma özgürlüğünü talep edip, trafik kurallarına uymayı kabul etmemeye benziyor" demişti bir dostum. Bugünkü yazım aslında tam olarak bununla ilgili. Bugün kapitalizmin birinci dereceden mağduru olmayı hiç önemsemiyor gibi davranan kadınlar, olabildiğince frapan giyinerek ve

İsmail Kılıçarslan

Kâinat bu kadar çürümüşlüğü kaldırabilir mi

Batılı bir düşünür, Orta Çağ Hristiyanlığından bahsederken, kiliselerin içinin cennet kadar aydınlık; sokakların ise izbe ve karanlık olduğunu söyler. Modern bilim ortaya çıkıp kiliseyi devre dışı bıraktığında sokaklar aydınlandı, kilisenin içi karardı. Bu, insanlığın felaketinin başlangıcıydı; çünkü karanlığa gömülen yalnızca kilise değil, insanlığın kendi içiydi.Tarih boyunca peygamberler, âlimler,

İhsan Aktaş

Soykırım kodlaması: Merhametsiz süper katiller!

İnsanlık, bir zamanlar Facebook'u deneyimlemenin o tarifsiz heyecanını yitireli yıllar oldu. Çünkü eski bir dostu, uzakta yaşayan okul arkadaşlarını bulmak üzere girilen Facebook, bir süre sonra aynı masadaki dostlardan bîhaber hale getirdi herkesi. Oysa, "Vay be! Yıllar olmuş görüşmeyeli. Facebook'ta gördüm, bizim kızlar çoluğa çocuğa karışmışlar" hayretleriyle kısa sürede dilden

Ersin Çelik

Anayasanın ilk 4 maddesi Yeni bir anayasa gerekli mi

Yeni bir anayasa yapma fikri her gündeme geldiğinde o birileri anında ilk dört maddeyi gündeme taşırlar. Bilen bilmeyen herkes konuşmaya başlar.İlk dört madde bir tür test, hatta bir tür kilitleme işlevi görür.İlk dört maddeyi noktasına virgülüne dahi dokunmadan metnen kutsal ve ilişilmez görenler "makbul vatandaş ", gayrı düşünenlerin cümlesi de "muzır vatandaş" ilan edilir.O birileri

Mehmet Metiner

Evanjelikler Kamala Harris için bölünüyorlar!

Önceki yazımda ABD'deki başkanlık seçimlerinde "Neoconlar"ın Demokratların başkan adayı Kamala Harris'e destek vereceklerine değinmiştim. Cumhuriyetçilerin oy deposu olan "Beyaz Evanjelik Hıristiyanlar" da Demokrat Parti'nin kampanya stratejistlerinin hedefinde.2016'da başkan adayı olan Donald Trump yaşam tarzı itibariyle Evanjelikler tarafından şüpheyle karşılanan

Abdullah Muradoğlu

Özyazıcı, Sümer ve Ekinci'den Güneş'e

Trabzonspor-Beşiktaş maçı sonrası gelişmeleri değerlendirmeye hazırlanırken aldığımız üzücü haberle farklı duygular içine girdik.Çocukluğumuzdan, gençliğe geçiş dönemlerinde bize ve tüm Trabzonsporlulara büyük mutluluklar yaşatan Trabzonspor'un efsane başkanı Mustafa Şamil Ekinci'nin vefat haberi boğazımızı düğümledi ve geçmiş film şeridi gibi aktı geçti gözümüzün önünden.Trabzonspor'da

Ali Kemal Yazıcı

Bu maç öğretir

Bir tarafta sezon başlangıcı adeta kusursuz olan Beşiktaş, diğer tarafta sorunlarla boğuşan, teknik direktör değişikliğine gitmiş, kadrosunu henüz oturtamamış bir Trabzonspor. Ancak gerek iki takımın durumu gerek maçın gidişatı 10 dakikadan sonra Beşiktaş'ın bu maçı kazanabileceği hissiyatını oluşturdu. Dolayısıyla bu durum Beşiktaşlıları 2 puan kaybetmiş gibi hissettirdi. Ancak ben bunu bir kayıp

Ergin Aslan

Ateş ve duman

"Ateş olmayan yerden duman çıkmaz" sözü var ya, konu Trabzonspor olunca bu sözün açılımı galiba şöyle, "Önce duman çıkar, ateş yoksa da bir süre sonra o duman, ateşi yakar." Bugüne kadar kaç kere aynı filmi izledim hatırlamıyorum ama onlarca diyebilirim. Önce bir dedikodu duyarsın "X'in, Y ile arası bozukmuş." Bakarsın hiç de öyle görünmüyor ama yine de için rahat

Erdal Hoş

Ekonomi

Arkadan mı gideceğiz yeni bir yol mu açacağız

Dijital ekonominin küresel büyüklüğü 11,5 trilyon dolar civarında ve bu rakam hızla artıyor.Dünya Ekonomik Forumu'na göre, 2030 yılına kadar küresel GSYİH'nın 30'u yapay zeka ve dijital teknolojilerden kaynaklanacak.Bu, trilyonlarca dolarlık bir ekonomik büyüme anlamına geliyor.İsviçre 12 yıldır üst üste AR-GE harcamalarında birinci sırada, inovasyonda tüm dünyaya örnek oluyor.Almanya,

Yaşar Süngü

Ekonomik adalet tüketirken mi kurulur, üretirken mi

Bu türden desteklere yanlıştır demiyorum. Ama eksiktir. Eksik olduğu için en sonunda yama üstüne yama vurur gibi hacmi genişler. Açığı kapattıkça yani başarısı arttıkça maliyeti büyüdüğünden finansmanı sağlanamaz en sonunda kendi kendisini yok eder.Ekonomide adaletin tüketirken değil, üretirken de kurulabileceğini kavrayacak bir bakış açısı lazım. Ekonomik adalet üretirken kurulsun demiyorum, şimdilik.Şimdilik

Yusuf Dinç

Faiz kararları ne anlama geliyor

Fiyat istikrarını sağlamak için para politikası araçlarından faiz kararı önemli enstrümanlardan birisidir.Merkez Bankaları enflasyonun yüksek olduğu dönemlerde faiz arttırma kararları alırken, enflasyonun düştüğü dönemlerde de faiz indirimlerini gerçekleştirmektedirler.FAİZ ARTTIRMA DÖNEMLERİKovid sonrası ve Rusya Ukrayna savaşı nedeniyle artan enerji fiyatlarının neden olduğu enflasyon ile birlikte

Erdal Tanas Karagöl

OVP'de kamu personeline ve kamu yönetimine ilişkin yeni yol haritası...

Hazırlanan Orta Vadeli Program, 05 Eylül 2024 tarihli Mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Bu programda kamu personeline ilişkin geçmiş programlarda olan birçok konuya yer verilmediğini görüyoruz. 2020-2022, 2021-2023, 2023-2025 ve 2024-2026 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Programlarda yer alan ama 2025-2027 yıllarını kapsayan OVP'de yer almayan kamu personeline yönelik konuları

Ahmet Ünlü

ECB başladı, Fed başlayacak, peki ya TCMB ne yapacak

Küresel ekonominin son birkaç on yıl içerisindeki en kritik dönemlerine şahitlik ediyoruz. Doğru bildiğimiz pek çok şeyin değiştiği, dönüştüğü ve başkalaştığı bir dönemdeyiz. 2008 Küresel Finansal Krizi sonrası devam eden sürecin pandemi ve sıcak savaşların da etkisi ile yerleşik iktisadi anlayışta derin kırılmalara neden olduğu bir sorgulama dönemindeyiz. Bu dönem bir yandan kırılganlıkları artırırken

Levent Yılmaz

İkinci EYT: 2024 yılı emeklileri

Başlığa bakıp hükümetin ikinci bir EYT hazırlığı yaptığını sanmayın. Bu furya emeklilik sisteminin çarpık yapısından kaynaklanıyor. Son aylarda gelen soruları derlediğimizde, 2024 yılında emekli olma ile 2025 yılında emekli olmanın emekli maaşına etkisi ilk sırada gelmektedir. Gelen tepkiler 2024 yılında emekliye ayrılacak çalışanların çok yoğun olacağını gösteriyor. Ne fark var diyorsanız; çok fark

Mehmet Akif Soysal

Kültür-Sanat

Osmanlı'da Bâtınîlerle ilgili siyasetin değişme sebepleri

Osmanlı'nın Bâtınîleri hem Sünnî anlayışı korumak adına dışın içinde, hem de fetihlerde onlara etkili bir rol yüklemek üzere Batı sınırında tutma siyaseti, bu yanıyla salt dini itikadi değil, ekonomi ve muharebeyle de ilgili bir siyasettir. Bu bağlamda, Bâtınîler fetih yolunda muharebe imkanları bakımından merkezin dikkatinde bulundurulmakla ve fethi takiben onlara kazandırılan ganimet, tımar,

Ömer Lekesiz

Eşyanın tasallutundan kurtulmak ve eşyaya tasarrufta bulunmak...

Çocuk cinayetleri aldı başını gidiyor. Birinin acısını dindirmeden bir diğeri patlak veriyor. Bu meselenin Türkiye'yi kaosa sürükleyip yönetilemez hâle getirme kaygısıyla gerçekleştirilen organize bir eylem olup olmadığı meselesi bütün yönleriyle araştırılmalı.Bendeniz bugünkü yazında bu yaşadığımız sosyo-kültürel cinayetlerin felsefî arkaplanları üzerinde kafa patlatmak istiyorum.ÇAĞDAŞ İNSAN

Yusuf Kaplan

Bir tasarım olarak çaresizlik

Bundan on-on beş yıl önce hayatımızın içinde var olmayan ama bugün yapmayı alışkanlık haline getirdiğimiz, uzağında kalamadığımız şeyler neler Bugün bu kadar hayatımızın merkezinde olan bu 'şey'ler hayatımıza nasıl, nereden girdi Bu 'şey'leri hayatlarımız için olmazsa olmaz temel ihtiyaçlar haline getiren ne oldu Hayatın doğal akışı içinde gerçekten bizi bu araçlara yönelten gerçek

Gökhan Özcan

Zaman aynı kalpler farklı: Birinden nur akıyor ötekinden kir...

I-Bir şey olur, taşar bardak.Bir şey olur, yatağına küser nehir.Bir şey olur,o şey bütün olmuşlarıolamamışları peşine takıp sürükler.Sabır taşar, kalp susar ve alınan her bir nefes bedene yük olur, ayaklar adım atamaz, el tutamaz, göz göremez.Her faninin hayatında böyle an ya da anlar vardır. Ama bir toplum bunu topyekûn hissediyorsa işte o zaman bıçak kemiğe dayanmıştır. HAYIR! Bıçak kemiğe dayanmamıştır,

Fatma Barbarosoğlu

Erol Kılınç ve Ziya Nur Akademisi

Yazar ve yayıncı Erol Kılınç Bey'in Rahmet-i Rahman'a kavuştuğunu Timaş Yayınevi'nde Osman Okçu Bey'den öğrendim ve Allah'tan rahmet niyazında bulundum. Daha sonra Yeni Şafak'taki ölüm haberini de okuyunca, ikinci bir defa mekânı cennet olsun diye dua ettim.Erol Bey'le birkaç defa Ötüken Yayınevi'nde karşılaştım. Bazen de kendisini akşamları Ümraniye minibüs kuyruğunda

Dursun Gürlek

Film konuşamayan sinemacılar

Bir filmi sadece film olarak konuşamamak nâhoş bir durum. Ya da en azından öncelikle film olarak konuşmak gerek. Oysa ülke gündemine bir şekilde giren hiçbir film sadece sinema eseri olarak konuşulamıyor. Çünkü birileri bayraklaştırıyor, birileri aforoz ediyor.Herhangi bir filmden bahsederek aynı yangına su taşımak istemem. Ama görünüşe bakılırsa kimsenin derdi sinema değil. Hatta filmi yapanların

Abdulhamit Güler

Şehir benim değil mi

Ankara'ya baktım yüksek bir tepeden, ürktüm. Yan yana dizilmiş binlerce kibrit kutusu gibi binalar, irili ufaklı. Sistemli bir yapılaşma yok, yeşil yok, mimaride nispet yok, ahenk yok, şehirde bir ruh yok, var olanın da insana bir şey söyleyecek mecali yok, fecaat! Çok değil on yıl öncesine kadar bağ bahçe olan yerlerde ara ki yeşil bulasın şimdi. Bu kadar binayı kim yapar, kim alır, kim oturur

Serdar Tuncer

Kültüre ihtiyacımız var mı (2)

"Kültüre ihtiyaç" meselesini geçen haftaki yazımızda irdelemeye çalışmıştık. Bu defa devletin dahlini dile getirerek konuyu işlemeye devam ediyoruz. Efendim enteresandır, devlet müzik alanına çok yatırım yapmış; Cumhuriyet ideolojisi tiyatroyu öne alarak Devlet Tiyatroları'nı kurmuş; bu yolda Anadolu'nun bazı şehirlerinde taş binalar ile tiyatro salonları inşa etmiştir. Buna mukabil

Mustafa Kutlu

Tur-Ir barışı bozuluyor mu(2)

Batı'nın siyâsal gündemindeki yedekler listesinde dâima bir Türkiye- İran gerilimini tırmandırmak; hattâ bu gerilimi savaşa tahvil etmek maddesinin yer aldığını düşünüyorum. 1980'lerden beri zaman zaman ısıtılan bir madde bu. Hatırlayalım; 1980'lere girildiğinde İran'da İslâm Devrimi olarak bilinen bir süreç yaşanmıştı. Diğer bir gelişme ise, Sovyetler Birliği'nin Afganistan'ı

Süleyman Seyfi Öğün

İmansız akıl uygarlığı

Yazıma, İstiklal Marşı Derneği'nin arşivindeki bir yazının bir parçasını alarak başlıyorum."Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,'Medeniyet' dediğin tek dişi kalmış canavarsözünden anladığım manayı söylemek içindir. Onun burada 'Medeniyet' dediği şey elbette, bu kelimenin lûgatlarda veya sosyoloji kitaplarında yazılı olan umumî mânasına değil On sekizinci Asrın ikinci

Hayrettin Karaman

Sevgi imandandır

Müslümanlar için bir iftihar vesilesi değil mi Dinimiz bize sevmeyi emrediyor. Allah'ı, Resûlüllah'ı ve sevilmeye layık olanları sevmek. O halde sevmek dinin bir parçasıdır. Dolayısıyla dindarlığın ölçütlerinden biri de sevmektir. Sevmeden tam dindar olamayız.Sevmenin zıddı ise buğzetmek. Müstahak olana buğzetmedikçe sevilmesi gerekeni de hakkıyla sevmiş olamayız. Bu yüzden Allah için sevmek

Faruk Beşer