Kestane kebap yemesi sevap

Vaktiyle, memleketin birinde, bir seyyar satıcı, bir bankanın karşısında oturmuş kestane satmaktadır.Bir alacaklısı seyyar satıcının yanına gelir ve verdiği borcu geri ister. Seyyar satıcı, "Paranı vermeyi çok isterdim ama mukavelem var ödeyemem" der. Öfkelenen alacaklı "Ne mukavelesi be adam" diye sorunca, seyyar satıcı lafın devamını şöyle getirir:

İbrahim Aktaşcı

SDG, Washington, Ankara ve Şam

Suriye devlet başkanı El Şara Suriye'de henüz tam anlamı ile lider konumuna özellikle Fırat'ın doğusunda konuşlanan SDG' ye hâkim olamadı.Türkiye'nin "Terörsüz Türkiye" sloganı ile PKK 'yı bitirme hamlesi devam ederken, PKK 'nın dış uzantıları olan PYD ve SDG'nin durumları her geçen gün sır perdesi arkasında şekilleniyor. Ankara bu konuda ciddi adımlar

Dr. Aytekin Coşkun

"Makyavelist düşün, kendini kurtar!" zihniyeti

VAZİYETSiyasî rakipleriyle ilgili en ufak bir söylentinin üzerine atılan iktidardakilerin, sıradan bir hukuk devletinde defalarca hükûmeti düşürecek skandalların ifşasına umursamazlığı dikkat çekici. Muhalefetten seçilmiş belediye başkanlarıyla yöneticilerine yönelik 19 Mart siyasî operasyonları sürerken, özellikle İBB soruşturmasında yıllarca cezaevinde kalma ve yakınları

Cevher İlhan

Derelerden petrol aksa yeter mi

Tabiî ki 'derelerden petrol akması uzak bir ihtimal, ama akan sular da esasında hükmen 'petrol' değil mi İşini bilen idareciler 'dere'lerden olması gerektiği gibi istifade etse 'petrol akmış gibi' bir netice ortaya çıkmaz mıSon zamanlarda altın madenciliği üzerinde yoğun bir tartışma yaşanıyor. Umumî kanaate göre, altın madenleri işlendikçe parayı şirketler kazanıyor ve milletimiz, ortaya çıkan bu 'kâr'dan yeteri kadar pay alamıyor.

Faruk Çakır

Bir turizm yalanı: Özel müze

"Turizm yalanından bahsediyorsunuz da turizmin kendisi gerçek midir ki" diye soracak olanlarla polemiğe girmeyeceğiz.Turizmin bir "zarurî ihtiyaç" olmadığı açık. Bir istek karşılama biçimi. Turizm'in "izm"i ve nasıl bir ideoloji barındırdığı gibi konuları da ehline havale edip müze meselesine bakalım. Japonya seyahatimizde

Ahmet Battal

Denge, ölçü, mizan

Dünya ve kâinatın bütün çarkları muhteşem bir ölçü, denge ve mizan üzere kuruludur.Zerreden en büyük kürelere kadar hiçbir yerde ölçüsüzlük, dengesizlik yoktur. Nizam, intizam, muvazene mükemmeldir. Bu sisteme "tekvinî kanunlar" yahut "âdetullah kanunları" denir. İnsan da aynı sistem üzere gitmeli, hayatını ona göre tanzim etmeli. Aksi halde, en büyük kötülüğü evvelâ kendisine yapar; ardından, başkasına zarar verir.

M. Latif Salihoğlu

Alaska'da sonucu belirsiz zirve

ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Alaska Zirvesi 15 Ağustos 2025'te gerçekleşti. Alaska'da Putin, 25 yıllık görev süresinde beş farklı ABD başkanıyla 49. kez görüşmüş oldu.Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un zirveye üzerinde "CCCP" yani "SSCB-Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği" yazılı t-shirtle gelmesiyle, "arlık

Muhammet Örtlek

Zahiren doğru ifadeler

Bir süre önce Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hiç çekinmeyin, yüzümüze hakikatleri haykırın. Haykırın ki hatamızı görüp kendimizi düzeltelim. Bizde kibir olmaz, enaniyet olmaz, riyakârlık olmaz" demişti.Evet, bu ifade, en üst makamdaki bir idareciden beklenen, hiç kimsenin itiraz edemeyeceği, zahiren doğru ve yerinde ifadeler... Öyle ya, ülkenin sevk ve idaresinden sorumlu

Hüseyin Gültekin

ABD sonrası dünya -3

Geçmişte "ABD Sonrası Dünya" ve "20. Yüzyılı Unutmak" gibi yazılarımızda, Trump döneminin bazı söylem ve eylemleri çerçevesinde, Amerikan dış politikasının olası yönelimlerine dair bazı değerlendirmelerde bulunmuştuk.O dönemde Trump ve bazı bürokratlarının İran ve Suriye üzerine nisbeten "barışçıl" açıklamaları, İsrail'in Gazze saldırılarını durdurmaya dönük

Ahmet Said Aydil

Test"-food ile beslenen beyinler

İnsanlık tarihinde, bilgiye erişim imkânlarının en üst seviyeye ulaştığı zamanları yaşıyoruz.Eski zaman insanlarının belki de bir ömür boyunca gezerek, okuyarak, görerek ve tecrübe ederek edinebildiği bilgilerin toplamından fazlasını saniyeler içinde ve oturduğumuz yerden kalkmadan inceleyebiliyoruz. Yazılı, sesli ve görüntülü neşriyat bile çok büyük bir bilgi kaynağı sayılmıyor

Adnan Nacir

Zindan-ı atalet

Münazarat'ın sonunda yer alan ve önemine binaen İhlâs Risalesi'nin müstakil baskılarına da konulan çok ilginç bir soru-cevap var.Ayet ve hadislerden alınan ölçülerle cevabı son derece veciz bir şekilde verilen sual şöyle: Zindan-ı atalete düştüğümüzün sebebi ne "Tembellik, boş durma, işsizlik" gibi anlamlara gelen ataletin "zindan"

Kâzım Güleçyüz

Sahtecilikten sahiciliğe

Meclis tatilde iken ülkenin gündemi elektronik imza kopyalama sahtekârlığı ve sahte diploma skandalı ile Millî Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu adıyla kurulan komisyon çalışmaları.Milletin gündeminde ise hayat pahalılığı, geçim derdi, emekli ve asgarî ücretlinin eriyen maaşına zam yapılmaması. *** TUZ KOKMUŞ!

Mehmet Kara

Kültür-Sanat

Edatların yanlış kullanımı (6)

Şapka Deyip Geçmeyin-49 - Anlatım Bozuklukları-30İİN Bu edat, "sebebiyle, -den ötürü, -den dolayı, maksadıyle, amacıyle, gayesiyle, -e ayrılmış, -e özgü, -e has, -e mahsus, -e göre, hakkında, adına, karşılık olarak, karşılığında, uğruna, yoluna, yararına" gibi manaları ifade etmenin yanında, süre belirtir ve dahi Kayıkçı Kul Mustafa'nın mısralarındaki gibi yemin sözleri de yapar:

Nahit Topaloğlu

Artık yetmez mi

H. MUHARREM OKUR - ARDA BİLİKSon yıllarda dünyamız, Âlem-i İslâm ve ülkemiz zaman ve mekân gözetmeksizin gerçekleşen ve çok çeşitli olan musibetlerin kıskacında. Yangınlar, depremler, kazalar, yağmursuzluk bunlardan bazıları. Yüreklerimizin dayanamadığı hâdiseleri her gün görmeye devam ediyoruz. Sanki hiçbir şey olmamış, hiçbir şey yaşanmamış, hiç ders alınmamış gibi aynı musibetlerin benzerlerini

H. Muharrem Okur

İçtimaî ve Siyasî Sözlük (1)

ÇÜRÜYÜŞAz gittik, uz gittik. Kış gittik, yaz gittik. Söz gittik, saz gittik. Yittik mi; n'ettik Evraklar bitik, abi! Neye dokunsan çürümüş! Bir şeyler yürümüş dem ve damarlarımıza! * MİLLÎ İRADE/İDARE Görevi millet vermişse... oradan da millet alır. Milleti yormayın. Bu çizgi dışı hâller yol olur; yarın

Ali Hakkoymaz

"Siyah çadır yandırılsa.."

Münazarat'ta meşrutiyeti istemeyenler, sürekli Üstada soruyorlar. "Eski düzen gelmeyecek mi" O da diyor eski hâl muhal, ya yeni hâl, ya izmihlâl.. Tekrar devam: "Sultan Hamid dönemi gelmeyecek mi" Cevap veriyor: "Şu siyah çadırınız yandırılsa, parça parça olsa yeniden çadır yapılır mı"Bu örneği eskiye dönüşün hiçbir zaman gerçekleşmeyeceği şeklinde okumak

Havva Küçük Konur

Melekler nedirler

Nahit Bey: "İşaratü'l İ'caz sayfa 249'da "...vahiyde vasıtanın bulunduğuna işaret olduğu gibi 'bima erakellah' de müfred hükmünde olan Lafz-ı Celâl, manaları ilham etmekte vasıtanın bulunmadığına işarettir' deniliyor.Sayfa 251'de ise "melaike arzın müekkelleri bulundukları cihetle arz, onların idaresinde olur" deniliyor. Bu ifadenin,

Süleyman Kösmene

Tekrarla yerleşen hakikat

Tahirî, Zübeyir, Bayram ve diğer ağabeyler Hutbe-i Şâmiye namında matbu Arabî risaleyi, Arabî bilmedikleri için Üstadımızdan bir iki gün ders vermelerini isterler.Üstad onlara ders verir. "Üstadımız dersi verdiği vakit, bazı cümlelerini zihnimizde tam yerleştirmek için tekrar ederdi."1 Bu ders sırasında Üstadımız tarafından bazı cümleler zihinlerde tam yerleştirilmek için tekrar edilir. Bu cümlelerin hangileri olduğu ayrıca belirtilmemiştir.

Hasan Koç

Üstaddan aldığım siyasî dersler (1)

Türkiye ve âlem-i İslâm'daki siyaset; Batı'nın telkinlerini icra edip sahnelemekten ibaret olduğu içindir ki, bir türlü İslâm âlemi olarak şahsiyetimizi bulup, ayağa kalkıp sendelemeden yürüyemediğimiz gibi; dengemizi sağlayıp, ittihad-ı İslâm'a ulaşamadığımız bir vakıadır."Körle yatan, şaşı kalkar" gerçeği maalesef bizim için de böylece bir hakikattir. Bu gerçeği Bediüzzaman, Sunûhat isimli eserinde şöyle ifade eder:

Şemseddin Çakır

Fitne tuzaklarına düşmeden hizmete devam etmek

İman – küfür mücadelesi, imtihan gereği Hz. Adem (as) zamanında başlamış, kıyamete kadar devam edecektir.Bu mücadelenin bir tarafında peygamberler, asfiyalar, mezhep imamları gibi araştırıcı âlimler, evliyalar ve salih insanlar, müstakim müdeyyin insanlar; mukabil tarafta Nemrutlar, Firavunlar, ahirzamanda Süfyan komitesi mensubu zındıklar, dinsizler yer almaktadır. İman

İbrahim Ersoylu

Haklısın misklerin üzerine koku olmaz

"Tacettin Demir Ağabeyime,"Muhterem ağabeyim, aziz dostum, evvel ahir Risale-i Nurlarla, Kur'ân, iman, İslâmiyet hizmetinde yoldaşım... Gönül dostumuz ve hizmette fedaisi olan Mustafa Ataç Ağabeyimiz için Bandırma'daki vaki buluşmamız ve sohbetimizin arasında sizin dillendirdiğiniz "Risale-i Nur'ların anlatım dili

Rifat Okyay

Ciğeri delik Müslümanlara ihtiyacımız var

Bir bedevî çölde devesini kaybeder. Aradan bir zaman geçtikten sonra bir pazarda devesinin satılmak üzere olduğunu görür.Satıcıya giderek devenin kendisine ait olduğunu, bir süre önce onu çölde kaybettiğini söyler. Öteki adam da devenin kendisine ait olduğunu iddia eder. Durum kadıya intikal ettirilir. Birinci adam, "Deve benim kaybettiğim deve, bunu size ispatlayacağım" der. Kadı da, "İspatla öyleyse, senin ise al götür" der.

Abdil Yıldırım

"Çocuğum dershanede kalmak istemiyor" (3)

Gençlerin en büyük haklarından biri hata yapma haklarıdır ve bu haklarını sonuna kadar kullanmaya devam edeceklerdir. Bu konuda gençlerin yanındayım.Sanki başka derdi yokmuş gibi, başkalarının derdine ağlayan bir Bediüzzaman, benim tanıdığım. Eskişehir hapishanesinin karşısındaki lise mektebindeki kızların gülerek raksedişlerine şahit olduktan sonra imanı tehlikede olan nesillerin muhtemel

Ahmet Dursun

Ondandır, ondandır

Niyazi-i Mısrî'nin, "Bir ticaret yapmadım, nakd-i ömür oldu hebâ / Yola geldim, lâkin göçmüş cümle kervan bîhaber" beyti meselenin künhünü yeterince ifade ediyor, ama biz yine bir anekdotla dünümüze bakalım:Ticaretle iştigal ettiğimiz zamanlar... Ankara, Kâzım Karabekir Caddesi Kültür arşısında bulunuyoruz. Namaz vaktinde, özellikle öğle namazı vaktinde hazırlanıp,

Ali Rıza aydın