Kâzım Güleçyüz

Yeni Asya

''Eğer Kürtler İslam milliyetini esas alırlarsa...''

"Genelde Kürtler dindardır. Sünnî Kürtler Türkiye ortalamasına göre daha dindar ve muhafazakârdır. Kürtlerin tercihlerinde din faktörü çok ağırdır, etnik kökenin önündedir."Bu sözlerin sahibi, bir Kürt siyaset adamı: Merhum Şerafettin Elçi. 1980 öncesinde AP'den milletvekili seçilip bakan dahi olan, ama Kürt olduğunu söylediği için şimşekleri

Çözümün yolu, ikna

Bediüzzaman'ın, üniversite projesine itiraz eden mebuslarla diyaloğunda ve aktardığı anekdotta üzerinde durulması gereken en dikkat çekici noktalardan biri, tartışma üslûbundaki seviye.İtiraz edenlerin "dine çok lâkayt, Batılılaşma ve geleneklerden tamamen sıyrılma taraftarı" olduklarını söylüyor Said Nursî, ama onları "Dinsizsiniz, zındıksınız" di

"Hamiyetli Kürt bir talebeme dedim ki..."

Said Nursî, İngiliz işgali altındaki İstanbul'da, Anadolu'daki millî mücadele hareketine verdiği desteği takdirle izleyen Ankara hükümetinin ısrarlı davetleriyle gittiği Birinci Meclisten, Van'da temelini attığı, ama Birinci Dünya Savaşının patlak vermesi dolayısıyla yarım kalan Medresetüzzehra isimli üniversite projesini tamamlamak için destek ve

Türk-Kürt kardeşliği

Herkesin dilinde dolaşan, ama malûm fitneler sebebiyle bir miktar zedelenen "Türk-Kürt kardeşliği"ni tekrar ihya edip kurtarmanın ve kuvvetlendirmenin en sağlam formüllerini, Said Nursî geçen asrın başlarından itibaren dile getirmiş.Ve onun başından beri Kürtlere yaptığı ısrarlı tavsiyelerden biri, Türklerle birlikte olmak. Meselâ, 2. Meşrutiyet d

Maksatta ittifak

Birinci İhlâs Lem'ası'ndaki şu vurgulu ifadeler de baştan beri işlemeye çalıştığımız manaları tamamlayıp taçlandırıyor:"Bütün hissiyatınızla, ehl-i dünyadan daha şiddetli bir surette meslektaşlarınızla ve dindaşlarınızla ittifak ediniz, yani ihtilâfa düşmeyiniz. 'Böyle küçük meseleler için kıymettar vaktimi sarf etmektense, o çok kıymetli vaktimi z

Şahsî kusurlara takılmamak

Müslümanların birlik-beraberliğinin tahakkuku noktasında dikkat edilmesi gereken çok önemli prensiplerden biri, "birbirinin şahsî kusurlarına bakıp takılmamak."Şahsî kusurlarla uğraşarak onları sürtüşme ve çatışma konusu hâline getirmek, bunu yapanlara, ittihad-ı İslâm idealini geciktirme, hattâ engelleme vebalinin sorumluluğunu yükler. Bu itibarla

"Bütün hissiyatınızla ittifak ediniz"

Şahs-ı manevîdeki sır ve mananın bilhassa sıkıntılı fitne ortamlarında çok daha kapsayıcı bir çerçevede düşünülüp yaşanmasına çok büyük bir ihtiyaç var.Ehl-i dalâletin tam bir tesanüd hâlinde, âdeta cemaatleşmenin getirdiği bir şahs-ı manevînin dehasından aldığı ilâve güçle hücumuna karşı, ehl-i hakkın o kuvveti dengeleyip göğüsleyecek ve etkisiz h

Şahs-ı manevînin gücü

Tarih boyunca imanla küfür arasında cereyan eden mücadelenin, ahirzaman olarak nitelenen çağımızda daha da şiddetlenerek devam ettiği ve edeceği, bir gerçek.Bu mücadelede hedeflenen neticeleri alabilmek için her yola başvurulacağı ve insanların bilumum zaaf ve boşluklarının kullanılıp değerlendirilmek isteneceği de. Onun için her an çok dikkatli v

"Helâlleşmek lâzım ve zarurîdir"

Gerçek şu ki, hayatını aynı hizmete vakfetmiş insanlar arasında bile hasbelbeşer mizaç uyumsuzluğundan ve herhangi bir tâlî konuda fikir ayrılığından kaynaklanan tatsızlıklar olabiliyor.Önemli olan, bunları daha fazla büyümelerine imkân vermeden izale etmeye çalışmak veya mümkün olduğu ölçüde küçülterek, tesanüd ve ittihad manalarını tahrip edecek

Tesanüd ve ittihad

Bediüzzaman, İhlâs Risalesi'nde "İhlâsı kazanmak ve muhafaza etmek ve mânileri def etmek için rehberiniz olsun" diyerek sıraladığı dört düsturdan üçüncüsünde, "Ey Risale-i Nur şakirdleri talebeleri ve Kur'an'ın hizmetkârları" hitabından sonra şu ifadelerle devam ediyor:"Sizler ve bizler (...) insan-ı kâmil ismine lâyık bir şahs-ı manevînin âzâlarıy