Emin Pazarcı

Akşam

Bir pilot da sen yetiştir

Çocukluğumuzda, yılda bir ya da iki defa okullarda elimize üzerinde THK yazılı bir zarf verilirdi. Boş olurdu o zarflar. İçi doldurulur öğretmene geri verilirdi. Herkes gelirine göre mutlaka üç-beş kuruş koyar, boş çevirmezdi.Zaman içinde ve özellikle de kurban derileri tartışmalarında çok yıprandı Türk Hava Kurumu. Atatürk'ün kurduğu dernek bünyes

QUO VADİS CHP

Cumhuriyetin ilk yıllarında Fransızcanın etkisinde olan gazetelerde bu başlığı çok görürdünüz. Mesela, Türk Lirasının Sterline karşı değer kaybetmeye başladığı yıllarda gazetelerin çoğu şu başlığı atmıştı:"Quo vadis (nereye) Sterlin"Gerçi CHP'nin nereye doğru gittiğini on küsur yıl önce ortaya koymuştum. Türkçe yazmıştım, anlamayanlar oldu. Bu defa

Testiler çarpışınca

Garip bir durum! Hırsları, ihtirasları; muhakeme kabiliyetlerinin de önüne geçti. Masa altından birbirlerini tekmeleyip duruyorlar...Düşünemiyorlar herhalde, iki testi çarpışınca sonuç hep aynı olur. Biri çatlar, diğeri de parçalanıp dağılır. Ama hırs böyle bir şey demek ki! İşin o tarafına bakan yok. "Tencere dibin kara" muhabbeti, giderek daha da

Meydan savaşı!

Yok, hayır, siyasi mücadele ve çekişme değil bu. Tam bir meydan muharebesi! Hem de aynı partinin içinde, sözde aynı hedefe doğru koşanların birbirini yediği acımasız bir savaş!Cumhuriyet Halk Partisi içinde yaşananlardan bahsediyorum. Kemal Kılıçdaroğlu, "Para ile gelen, para ile gider" demişti. O yüzden CHP içinde yaşanan bu savaşta sonuç alabilme

BU BİR SUÇ İHBARIDIR

İlkellik paçalarından akıyor. Çok saygısız biri... Bir ayağının bileğini, diğer ayağının üstüne koymuş, kameraya karşı pabucunu sallıyor. Bacak bacak üstüne atmak değil bu, başka bir şey! İzleyici, ekranda ayakkabısının tabanını seyrediyor. Çorabı sıyrılmış, teni görünüyor.Çok çirkin ve rahatsız edici bir görüntü sergiliyor. Buna rağmen, millete me

Harakiri yapan CHP

Lafı evirip çevirmenin anlamı yok. Açık ve net bir ifade ile en baştan söyleyelim: CHP, artık sadece DEM ve Kandil'le birlikte aynı söylemleri dillendirmiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Mustafa Kemal Atatürk'e isyan edenlerle birlikte yol yürüyor.Ayan beyan ortada, gizli saklı da değil. Bütün her şey hepimizin gözlerinin önünde, açıktan ve göst

Ham hum şaralop...

Ödeme emrine ait evrak dolaşıyor sosyal medyada. Ama biz öyle bir şey olmadığını peşinen kabul edelim, "Olmaz, olamaz, sahte, düzmece bu" diyelim.İyi niyetle Mansur Yavaş'a, "Nerede bu işin sözleşmesi Bahsettiğin şeffaf belediyecilik gereği paylaş da görelim" çağrısı yapalım...Çok basit, çıkaracak yaptığı sözleşmeyi kamuoyu ile paylaşacak. Biz de 6

Rüzgar eken fırtına biçer

Bıraksınlar "Hak, hukuk, adalet" nutukları atmayı. Haksızlığın, hukuksuzluğun, adaletsizliğin zirvesinde geziyorlar. Rüzgar ektiler, şimdi fırtına biçiyorlar.Bilmiyorlar mıydı Türkiye Cumhuriyeti'nin kanunlarını Biliyorlardı, daha önce de yaşadılar. Buna rağmen Devlete meydan okuyup, terör suçundan yargılanan ve ceza alma ihtimalleri yüksek olan is

Tarihi mesajlar...

Önce MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısı geldi. Ardından da Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çağrının içini doldurdu. Taşlar da yavaş yavaş yerine oturmaya başladı.Başından bu yana aynı noktanın altını çiziyorum: Bahçeli'nin yaptığı çağrı, asla bir teslimiyet içermiyordu. Tam tersine, kardeşliğe uzatılan bir zeytin dalı ve teröre yapılan bir "tes

Başaramadığım suikast!

Büyük bir utanç, ama yüzü kızaran yok. Haberler ve yorumlar yapılıyor, CIA'nın Fethullah Gülen'in ardından çetenin liderliğine kimi getireceğine yönelik isimler sıralanıyor...İşin garibi, içlerinden bir tanesi bile "Nereden çıktı bu, bizim hakkımızdaki kararı Amerika mı verecek" demiyor. Tam tersine, "O benim, ben" türünden tavılar sergileniyor.Ada