Emin Pazarcı

Akşam

Bırakalım böyle mi gitsin

Garip ve anlaşılmaz bir zihniyetle karşı karşıyayız. Hemen her konuda şikayetleri vardır. Beğenmezler hiçbir şeyi. Ancak, değiştirmek için adım attığınızda da bağırmaya başlarlar:-Hayır, olmaz, yapamazsınız, istemeyiz...Milli Eğitim de yıllar boyunca 18 milyon öğrencisi, 1 milyon 200 bin öğretmeni ve sahip olduğu 75 bin okulla en çok eleştirilen ku

Ya bunları dinleseydik!

Çok var da, ben sadece bir tanesine dikkati çekeyim: Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanı olduğu dönemde ÖSO diye adlandırılan Suriye Milli Ordusu'na verip veriştirmişti. "ÖSO'nun kahraman ordumuzla birlikte anılması ağırıma gidiyor" demişti.Tek formülün Şam Yönetimi ile temasa geçilmesi olduğunu savunup, "Bir de bizim sözümüzü dinlesinler. Ben hi

Yaparlar...

Toplumun her kesiminde var ve dört bir yanımız bunlarla dolu. Sosyal medyanın yaygınlaşması ile iyice açığa çıktılar. Bunlar, kendilerini her şeyi yapma hakkına sahip görür, sürekli olarak başkalarını suçlar ve çamur atarlar...Başkaları için "kabahat" olanlar, onlar için "hak"tır.İşledikleri her kabahat ve suça kılıf bulmakta mahirdirler. Ayrıca, i

Kirli siyaset

CHP'li eski TBMM Başkanvekili ve Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş, dün sosyal medyada bir paylaşım yaptı. "Seçim yenilgisi bıçak yarası gibidir, soğudukça acısı artar" dedi.Gerçekten de öyle...Hem Cumhurbaşkanlığı Seçimi, hem de CHP Genel Başkanlığı Koltuğunu kaybeden Kemal Kılıçdaroğlu da bu durumda. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a haka

Samimi değilsiniz

Bu ülkede belli çevreler, yıllar boyunca karşılarındakileri "din istismarı" yapmakla suçladılar. Toptancı bir bakış açısıyla, dinine ve mukaddesatına bağlı kim varsa "istismarcı" ilan ettiler.Ama mezhep üzerinden siyaset yapanlara kimse ses çıkarmadı. Mesela Mustafa Timisi'nin Türkiye Birlik Partisi ve Ali Haydar Veziroğlu'nun Barış Partisi, mezhep

Siyasi eşkıyalık

Yıllarca Meclis Muhabirliği yaptım. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin son 35-40 yıllık çalışmaları sırasında Abdülrezzak Ceylan'ın kuliste bir başka milletvekili tarafından tabanca ile vurularak öldürülmesi dahil, pek çok olaya şahit oldum. Ama böyle organize bir siyasi eşkıyalık görmedim.CHP'li milletvekilleri toplandılar, pankartlar hazırladılar.

Bir pilot da sen yetiştir

Çocukluğumuzda, yılda bir ya da iki defa okullarda elimize üzerinde THK yazılı bir zarf verilirdi. Boş olurdu o zarflar. İçi doldurulur öğretmene geri verilirdi. Herkes gelirine göre mutlaka üç-beş kuruş koyar, boş çevirmezdi.Zaman içinde ve özellikle de kurban derileri tartışmalarında çok yıprandı Türk Hava Kurumu. Atatürk'ün kurduğu dernek bünyes

QUO VADİS CHP

Cumhuriyetin ilk yıllarında Fransızcanın etkisinde olan gazetelerde bu başlığı çok görürdünüz. Mesela, Türk Lirasının Sterline karşı değer kaybetmeye başladığı yıllarda gazetelerin çoğu şu başlığı atmıştı:"Quo vadis (nereye) Sterlin"Gerçi CHP'nin nereye doğru gittiğini on küsur yıl önce ortaya koymuştum. Türkçe yazmıştım, anlamayanlar oldu. Bu defa

Testiler çarpışınca

Garip bir durum! Hırsları, ihtirasları; muhakeme kabiliyetlerinin de önüne geçti. Masa altından birbirlerini tekmeleyip duruyorlar...Düşünemiyorlar herhalde, iki testi çarpışınca sonuç hep aynı olur. Biri çatlar, diğeri de parçalanıp dağılır. Ama hırs böyle bir şey demek ki! İşin o tarafına bakan yok. "Tencere dibin kara" muhabbeti, giderek daha da

Meydan savaşı!

Yok, hayır, siyasi mücadele ve çekişme değil bu. Tam bir meydan muharebesi! Hem de aynı partinin içinde, sözde aynı hedefe doğru koşanların birbirini yediği acımasız bir savaş!Cumhuriyet Halk Partisi içinde yaşananlardan bahsediyorum. Kemal Kılıçdaroğlu, "Para ile gelen, para ile gider" demişti. O yüzden CHP içinde yaşanan bu savaşta sonuç alabilme