Ünal Bolat

Türkiye

Şimdi o iş yerinde çalışıyorum

"O gün eve geldim ama o gece bitmek bilmedi O bir gün sanki bir yıl gibi geldi." Bir işe müracaat etmemle ilgili hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum. Askerlik şubesinde hâlime acıyıp, bana yardımcı olmak isteyen tecrübeli memur ağabey oturdu üst makamlara kendi diliyle bir e-Mail yazarak yüreğime su serpti. Ardından da mailin cevabını bir

O memur bana umut oldu...

"Anlat bakalım nedir durumun" dedi. Ben de bütün samimiyetimle durumumu anlattım... Bir işe müracaat etmemle ilgili hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Askerlik şubesinde celp kâğıdımı ve yol paramı filan almıştım. İşsizliğin gözü kör olsun, ele geçen hazır para olunca onu da yola bekletmeden hemen dışarıda harcayıp bitirmiştim. Askere

Sürücü belgem olmayınca!..

"Durumumu evde kimseye söylemedim. Çünkü onların da canı sıkılsın istemiyordum." İyi hatırlıyorum 2013 yılıydı. Bir iplik fabrikasında çalışıyordum. Yaklaşık 3 ay kadar çalıştım. Astım hastası olduğum için tekstil tozu nefes almamı zorlaştırdı ve işten ayrılmak zorunda kaldım. İşten çıktığım gün eve gitmeden önce bir internet kafeye gidip oturdum.

Salçalı bir dilim ekmek...

"Rabbim bizleri vefalı, kadir kıymet bilen insanlardan eylesin, karşımıza böylelerini çıkarsın..." Ortaokul 2. sınıfta okurken sıra arkadaşımın evi okulun karşısındaydı. Bir gün defterini almak için teneffüste onunla beraber evlerine gittim. Annesi ikimize de birer dilim ekmeğin üzerine salça sürüp ikram etti. O zamana kadar hiç salça sürülmüş ek

O ablanın gözyaşı içimi yaktı

"Ben bile o genç yaşımda ablanın o ihlaslı ağlayışı karşısında kendimi tutamayıp ağlamaya başladım..." Manisa'da bir gazete abone hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Tesettürlü bir şekilde hanımefendi kapıyı açtı. Merhabalaştıktan sonra "Abla ben Akhisar'a taşınıyorum. Sizinle vedalaşmaya geldim. Bu Tam İlmihâl'i de size hediye getirdim,

"Orhan, sakın aboneliği kesme!"

"Manisa Adliyesinden öyle bir çıkışım vardı ki, sanki Manisa'yı fethetmiş gibi seviniyordum..." Manisa'da bir gazete abone hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Neyse o işlerini tamamladı. Ben çayımı yudumladım. Sonrasında ben mahzun bir şekilde Hâkim Bey'in ağzından çıkacak "gazeteyi artık getirme" cümlesini bekliyorum. Hâkim Bey bana dö

Hâkim Bey'in tek şartı!

"Hâkim Bey iki orta kahve söyledi. Allah'tan durum müsaitti, kahve içimi sohbete daldık..." Manisa'da bir gazete abone hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Hâkim Bey, "buyur otur" derken samimi duygusunu da söylemekten çekinmedi: "Yahu kardeşim ben öyle sana şaka olsun diye söylemiştim. Sen ciddiye alıp gelmişsin!" Ben de, "Beyefendi sizi

Hâkim beyle görüşmeye gidiyorum...

Cahit Abi beni görünce gülümseyerek "Ooo Orhan Abi bu ne yakışıklık, hayırdır" dedi... Manisa'da bir gazete aboneliği hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Avukat Burhan Bey: "Yahu Orhan Kardeş, o bir adam dediğin kişi adliyede memur değil. -Ya -O Asliye Hukuk Hâkimi, sol görüşlü ve çok zor bir hâkim. Sen onun yanına gidersen de seni içeri

"Senin bu lojmanda ne işin var"

"Beyefendi ben sizi çok sevdim. Ziyaretinize gelmek istiyorum, nerede çalışıyorsunuz" Manisa Adliyesi eskiden şehir merkezindeydi. Adliyenin hemen bitişiğinde de adliye lojmanları vardı. O yıllarda Manisa'nın neredeyse en yüksek binasıydı. Zemin kat ile beraber sekiz kattı. 1986-87 yıllarında bu bölgenin Türkiye gazetesini ben dağıtıyordum. Temsil

Babama yine borçlu kaldım...

"Elimden geldiğince yardım etmeliydim babama. Başka çaresi yoktu; yüreğimi susturmanın." Köydeki çocukluğumla ilgili hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum... Sabah serinliğinde yürümenin güzel olduğunu, tecrübelerimden bilirdim zaten. Güneş, özellikle kış mevsimi güzeldir. İçini ısıtır insanın. Ya haziran, temmuz ve ağustosta Hele Antalya ve