Prof. Dr. Osman Kemal Kayra

Türkiye

Yirminci yüzyıl ve değişen dünya düzeni

Devrimler Rusya'da, Fransa'da ve Çin'de halk hareketleri olarak gerçekleştirilirken bizde askerî sistemle yapılmıştır. Osmanlı Devleti yerine kurulan yeni rejimde tam bir kültür ihtilâli yaşanmıştır.Yeni devlet redd-i mîrasla yeni bir kültür geliştirmeye çalıştı. Batı medeniyeti kabûl edildi ama biz ne kadar Batılı olduk veyâ Batı ne kadar bizi ken

Batı'nın 'romantik' silahı

Roman denen edebî tür aslında Kilise'nin "günah çıkarmak" müessesesinden doğmuştur. Günah çıkarmak sonradan bir ifşâ yoluna dökülmüş, günahkâr olan kişi günahlarını râhibe söyleyeceğine kendi nefsine söylemiş, yaptıklarını veyâ yapamadıklarını hayâlhânesinden kâğıda dökmüştür.Rus romanları biraz daha ahlâkîdir. Bu romanlarda Hristiyanlık da önemlid

Muâsır medeniyet mi çağdaş uygarlık mı

Değişimler, toplum direnişleri şehir ve kültür çevrelerinde teşkilâtlı, kırsal alanda duygusal olur. Şeklî değişmeler orada toplumsal bir sıkıntıdır. Fesi çıkartıp kasket takan köylü buna bir anlam dahî veremezken yılların alışkanlıklarından nasıl soyutlanacakları sosyal bir problemdir.Asyalı bir kavim geçen asırda her şeyiyle Avrupâîleşme sürecine

Osmanlının yerini kimler doldurdu

Harf inkılâbından sonra yeni sisteme göre formatlanan "yeni sistem uygulayıcıları", bir ideoloji geliştirmeye başladı. Belli bir süre sonraKöy Enstitüleridevreye girdi. Kentle münâsebeti olmayan bu okullarda sosyalizme meyilli ve lâ-dînî bir eğitim veriliyordu. Nitekim ileriki yıllarda yetişen sosyalist yazarların menşei de genelde burası olmuştur.

Yakın târihten ders aldık mı

Kültür yozlaşması öyle bir şeydir ki, bir küp temiz (tâhir) suya bir damla necâset koymak gibidir. O tertemiz su hemen necîs olur. İşte Tanzîmât'la bu yapıldı. Su bir kere necîs olmuştu. Bu necîs suyu birkaç kez boşaltarak tekrar tâhir etmek mümkünkenGenç Osmanlılar, Jön TürklerveİTCdef'alarca suya necâset koydu.Artık dünyâda yeni bir akım hızla ge

Yeni Türk inkılâbı, ihtilâli veya devrimi

Genç Osmanlılar, Jön Türkler ve İTC'nin faâliyetleri sonucunda yeni bir devlet kurulmuştu. Devlet yeni ama millet yine aynı milletti. Emr-i vâkî ile millet değişemez. Çünkü milletin altyapısını kültür oluşturur. 5000 yıllık Türkistan uzantısı olan bir devleti hemen Batılı yapmak o kadar da kolay değildi. O hâlde âcilen değişimler devreye girmeliydi

Kime göre eski, kime göre yeni

Çin ve Rusya, 20. asrın en sıra dışı rejimini yâni komünizmi idârî şekil olarak aldı. Genelde dinlere savaş açtılar, ibâdethâneleri baskı altına aldılar ve diğer devletlerle iletişimi asgarî seviyeye indirdiler;fakat alfabelerini değiştirmediler ve dile de müdâhale etmediler.Esâsında eski diye bir kavram oluşmayıp sâdece medenî temâyüllerde birtakı

Tefrîkada birlik olmak

Osmanlının son döneminde edebiyat denince tahrîkin ideolojik deklarasyonu romanlardı. Tanzîmât'ın ortalarıyla berâber bir roman furyası başladı. Osmanlıda önceleri roman ve hikâye yoktu. Osmanlı estetik tablomuzun en renkli göstergesi dîvân şiiri idi.Osmanlıda çıkan her yeni şey devlete muhâlefet hâlindeydi. Yeni yetme muhâlifler devletle devamlı b

Besle kargayı

Özellikle İngilizlerin beslediği Osmanlı kargaları, sâhibinin gözlerini oymuştur. İttihâtçı zulmünün sıfır noktasının bunlardan başladığını bilmeliyiz. Kimdir bu nankör takımı Halktan mıdırlar, zadegândan mıdırlar, ricâlden midirler, kimdir bu nankörlerSultan II. Abdülhamîd'e "Sultânım, Mekteb-i Tıbbiyye-i Şâhâne'yi, mühendishâneleriaçtınız ama yar

Tarih içinde ayrı bir tarih

Bazı Osmanlı aydınlarını hayran bırakan birkaç manken ve bir opera oldu. 1930'dan sonra bunların hepsini yaptık. Oratoryolar da besteledik, tiyatrolar da sahneye koyduk. Opera galaları da yaptık. Balolar da tertipledik. Bunlar hepsi bizi kültür olarak Batılı yaptı. Ama yeni yazılan târihimizde bizim kültürümüz hangi sayfalarda gizli kaldıBatılı zım