Gökhan Özcan

Yeni Şafak

Gazze'den Mektup

"Sevgili Mustafa (...) Haziranda bütün eşyalarımı toplayıp tatile geldiğimde, (...) Gazze'yi bir mezbahanın yapış yapış ve kumlu kıyısına atılmış paslı bir salyangoz kabuğunun içe kapanık hali gibi kapalı buldum. Bu Gazze, dar sokakları ve taşan balkonlarıyla korkunç kabusların sancıları içinde uyuyan birinin zihninden daha çok kasılmıştı Bu Gazze!

Akan gündem, akan zihinler

Bir şeye nasıl baktığımız ve o şeyi nasıl gördüğümüz çok önemli... Çünkü Türkçede ifade ettiğimiz gibi hayatla ilgili kanaatlerimiz o 'görüş'lerden ortaya çıkıyor. Arapçada 'nazar', 'nazariye', 'nazariyat' kelimeleri de benzer muhtevalarla kavramlaşmıştır. Yine 'körleşme' kavramıyla da aynı doğrultudaki metaforik durumları ifade eder; bir şeyin asl

Nerede yaşadığımızın bilincinde miyiz

Yeni teknolojiler ve beraberinde getirdiği yeni medya düzeni her şeyi hızlandırdı; bunun zihinsel pratiğimizde birtakım değişikliklere sebep olmaması imkansızdı. Her yenilik, hayatımıza kattığımız her yeni teknoloji insanın psikolojik düzenini de az ya da çok değiştiriyor. Her şeyin hızlı aktığı bir zamanda, insanların da daha hızlı düşünmesi gerek

Yılmadan yorulmadan...

Bugün yazacaklarımı benzer şekilde daha önce de yazdım; muhtemelen Gazze sükun buluncaya kadar müteaddit defalar yazmaya da devam edeceğim. Çünkü bugün en çok yapılması gereken şey, en hayati iş bu. Her birimizin elindeki imkanlarla kendine ve ulaşabildiği herkese bu hatırlatmaları yapması gerekiyor.Neden söz ediyorum, neyi hatırlatacağız insanlara

İsyandan nisyana

Bir şey bize ağır geliyorsa, o yükü içimizde taşımak zorsa onu çabucak unutmayı isteriz. Çünkü onu taşımak kalbimizi yorar. Hafiflemek için bizi meşgul edecek, dikkatimizi dağıtacak bir şeyler ararız. Bunu yapa-mayanlar arasında zihnini uyuş-turacak çarelere yönelenler de olur. Unutmak yaşamaya devam edebil-menin bir yoludur çoğumuza göre. Diğer ya

'Dünya Nöbeti' bitti!

Bir yapının sağlam bir şekilde yükselmesi inşa edildiği zeminin sağlamlığına, o zemine atılan temelin derinlik ve intizamına bağlıdır. Bu gerçeği, acı deprem tecrübeleri ile defalarca yaşayarak öğrendik. Daha hassas malzemelerden kuruluyor olmakla birlikte, toplumsal yapılar da aynı temel kaide üzerinde kurulur, kurulmalıdır. Millet olarak asırlar

Yara

Acıyla, terk edilmişlikle, üşümüşlükle içimize bakan çocuklar... Bakışları birer hançer gibi saplanıyor insanlığımızın tenine. Yiğit insanları için Gazze cennete açılan bir kapı... Bizim içinse acziyetimizi yüzümüze vuran açık sözlü bir ayna... Kanayan bir yara...Dramatik cümleler kurarak kendimi bir parça rahatlatmak, üstümdeki yükün bir kısmını a

Bir şeyler değişirken...

7 Ekim'den bu yana yaşananlar, dünyada her şeyi yeni baştan düşünmeyi gerekli kılacak bir değişimi tetikledi. Bizim de biraz ezberimizi bozmamız, zihnimizi tazelememiz gerektiğini, bunun bir ihtiyaç haline geldiğini gösterdi. Dünyaya ve ülkemize bakarken kullandığımız argümanlar belli ki artık eskisi gibi değil... Ne değişti bu süreçte Ya da ne değ

Otuz yılıncı gün

1995 yılının Mart ayında, yani Yeni Şafak daha iki aylık bir gazete iken bu sütunda bu başlığı taşıyan bir yazı yazmıştım. O gün kastım, kendi hayatımın otuz yılıncı günü idi. Şimdi aradan otuz yıl geçtikten sonra bu defa yine aynı başlığı taşıyan bu yazıyla Yeni Şafak'ın otuzuncu yaş gününü kutluyorum.Dile kolay, bu gazetede ilk yazımın yayınlandı

Utanç

Son birkaç gündür Türkiye Futbol Federasyonu'nun mcdonald's (baş harfler yine küçük) ile imzaladığı sponsorluk anlaşması tartışma gündeminde... Elbette haklı bir tartışma bu; Gazze'de insanlığın tarihi boyunca gördüğü en vahşi soykırım gerçek-leştirilirken, bu cürümü işleyen siyonistterörist devlet israil ile beraber görünmekte, kol kola girmekten