M. Latif Salihoğlu

Yeni Asya

73 yıl önceki (1950) seçim süreci

Fiili olarak çok partili seçim sistemine ancak 1945'te geçilebildi. 1946 yılı genel seçimlerine katılarak Meclis'te etkili bir grup kuran Demokratlar 60 kadar milletvekili çıkarabildi.Ne acıdır ki, bu milletvekillerinin yaklaşık yarısı, Fevzi Paşanın gönüllü olarak başında göründüğü Millet Partisine (MP) transfer edildi. Böylelikle MP de Meclis'te

Dirayetli olma zamanı

Arzî fay hatları gibi, zamanla siyasî fay hatları da geriliyor.Gerilim had safhaya çıkınca kırılmalar oluyor. Şimdilerde olduğu gibi: Sismik sarsıntılarla eş zamanlı olarak, siyaset âleminde de şiddetli sarsıntılar yaşanıyor. Muhtemelen, bu sarsıntılar seçim tarihine kadar da devam edip gidecek. Seçimden sonra artçı şokların yaşanması yine ihtimal

Bana helâl, sana cezâ

İnsanların her bakımdan "mutlak eşitlik" içinde olduğu, öyle olmaya mecbur kaldığı çok nadir haller vardır. O nadir hallerden biri ölüme karşı, biri de hukuk önündeki vaziyettir."Muhakkak ki, her canlı ölümü tadacaktır" ifadesi ile "Hukuk önünde herkes eşittir" ibaresi, sözünü ettiğimiz mutlak eşitliğin en açık, en çarpıcı birer örneğini teşkil edi

1940'lı yıllarda Anadolu depremleri

Bugünlerde yaşadığımız deprem felâketleri ile 1940'lar Türkiye'sinde çok kısa aralıklarla vukua gelen şiddetli depremler arasında bazı benzerlikler var.Daha açık bir ifade ile, bugünkü sarsıntıların bir benzeri bundan seksen yıl evvel yine bu topraklarda yaşanmış. Aradaki farklardan biri şudur: Seksen yıl önceki depremler, daha çok Kuzey Anadolu Fa

28 Şubat'ın bir meyvesi

Ağacı gösteren meyvesidir. Bir meyve, ait olduğu ağacın ne ağacı olduğunu bildirir, isimlendirir, tarif ederSiyasî ve sosyal hadiselerin doğurduğu neticeler de, bir nevi ağacın meyvesi gibidir. Bu genel doğrulara göre "28 Şubat Süreci"ne (1997-2003) bakıldığında, o dönemde yaşanan şiddetli sancılanmaların bazı meyveleri netice verdiğini, başka bir

Demokrasi ve diktatörlük

Lâfı hiç dolandırmadan direkt konuya girelim ve o can alıcı soruyu hemen sorarak başlayalım: Demokrasinin olduğu yerde diktatörlükten söz edilebilir miElcevap: Normalde söz edilememesi lâzım. Çünkü, normal hal ve şart altında, bir yerde demokrasi varsa eğer, orada diktatörlüğün esâmisinin dahi okunmaması icap eder. Amma ve lâkin, aşağıda sıralayaca

Çarlık rejiminin sonu

GÜNÜN TARİHİ 27 Şubat 1917Rusya'daki Çarlık rejimi (Menşevizm) henüz yıkılmadan ve Bolşevizm (sosyalizm-komünizm) henüz kurulmadan yıllar evvel (1910), Üstad Bediüzzaman, Tiflis'de konuştuğu bir Rus zabitine söylediği "Sizde, birbiri üstünde üç zulmet inkişafa başlayacak" şeklindeki iddialı sözler, zaman içinde aynen tahakkuk etti ve ediyor. Çarlık

Bağdat Paktı'nın hedef-i maksadı

GÜNÜN TARİHİ: 24 Şubat 1955İslâm Birliğinin çekirdeği hükmünde olan Bağdat Paktı kuruluşu. Bilâhare ismi "Merkezî Antlaşma Teşkilâtı CENTO" şeklini aldı. Bu teşkilâtın kurucu üyesi olan devletler şunlar: Irak, Türkiye, İran ve Pakistan. Başlangıçta gözlemci olan İngiltere de sonradan üyelik sıfatını kazandı. 1956'da, pakta iştirak etmesi beklenen S

Vedâ Hutbesi'nde insan hakları

GÜNÜN TARİHİ: 23 Şubat 632ÖNSÖZ: Temel insan haklarıyla ilgili ilk metin, Hz. Muhammed'in (asm) bundan bin dört yüz küsûr sene evvel sahabe topluluğuna hitaben ifade etmiş olduğu Vedâ Hutbesidir. O tarihten bin üç yüz küsûr sene sonra (10 Aralık 1948) Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından İnsan Hakları Evrensel Bildirisini kabul edilen metin,

Başarısız bir darbe hareketi

Başkent Ankara'da, 22 Şubat 1962 tarihinde Harp Okulu Komutanı Kurmay Albay Talat Aydemir'in başını çektiği bir askerî darbe teşebbüsü oldu.Yakın tarihin kayıtlarında "22 Şubat Darbesi" ismiyle geçen bu hadise, zahiren iki ana gerekçeye dayanıyor: Biri, 27 Mayıs darbecilerinin ordu içinde yapmış oldukları atama ve tutuklama tasarrufu... Diğeri ise,