Rahim Er

Türkiye

Kırım'ı kurtarmak!

Sosyolojinin kurucusu, Muhammed ibn Haldun'un "coğrafya kaderdir" sözü malûmdur…Anadolu, medeniyet yahut gönül coğrafyamızın Endülüs'ten Doğu Türkistan'a, Kırım'dan Yemen'e kesişme çizgisinin merkezindedir.Tasvir ettiğimiz bu coğrafya, kaderimizdir.Kader karşısında boynumuz kıldan incedir!..Anadolu'nun fethi, Muhammed Alp-Arslan'ın, İstanbul'un fet

Türkiye, garantör devlet!..

Garanti, temînat kelimesi karşılığı olarak dilimizin kıyıma uğradığı yıllarda Fransızcadan Türkçeye girmiştir.Teminat, himâye etmek, korumak, zarar-ziyan çıkmamasına çalışmak, çıktığı takdirde telâfi etmektir. Bir anlamda kefalettir. Şahıslar ve devletler arasında olabilir. Bu te'mîni, temînatı veren hakîki veya hükmî şahsa"temînat veren"bir başka

Gazze, müşterek vatandır!

Sevgili Peygamberimizin -aleyhi's selâm- "komşusu aç iken; tok uyuyan, bizden değildir!" diye buyurdukları hâdis i şerîf, meşhurdur…Burada bir kişi veya kişilerin kimliği değil, içinde bulundukları hâl ve yaşadıkları fiilî duruma dikkat çekilmektedir.Bu Peygamber uyarısında insanın açlığı ve bu açlıktan habersiz olmak; daha fenâsı haberli olmasına

VAKİT GİRDİ…

Siyonist; bir başka ifadeyle, ırkçı, faşist ve kaatil İsrail, önceki gün Türkiye'ye karşı dolaylı şekilde üç ayrı saldırı tertipledi:Bunlardan biri, Asrın Sulh Kararı denebilecek Terörsüz Türkiye sürecini sekteye uğratmak için teslim olma yolunda sağduyuya yaklaşan bölücü örgütün Suriye uzantısı YPG'nin meşru Suriye kuvvetlerine iltihak etmesini en

Zafer Gazze'nindir!..

Takvimler, 1979'u gösterdiğinde dünyada iki süper güç vardı; Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği. Biri Kara Kapitalizmi, diğeri Kızıl Komünizmi temsil ediyordu…1945'te II. Dünya Harbi, bitmiş fakat bu defa da ''Soğuk Savaş'' denen bir dönem başlamıştı. Süper güçler, Soğuk Savaş'ın iki kutup başıydı. İkisi de yayılmacı siyaset güdüyordu

Ordu Gazze'ye!..

Bizler, üstümüzde siyah önlük, beyaz yaka ile şehir meydanına toplanıp bir ağızdan ''Ordu Kıbrıs'a, Orrrdu Kıbrıs'aa, Orrrdu Kıbrıs'aa!!'' diye avazı çıktığı kadar bağıran nesilleriz…Kıbrıs Türklerini ''kara dinli kâfir'' zalim Makarios'un katliam ve soykırımından kurtarmak için yalnızca bu sözle hançerelerimizi paralamaz, günü gelince bu defa da "

Ayasofya

2017 yılı olmalı; Topkapı Sarayı'ndaki AŞK-I NEBÎ hat sergisine davetliydim. O sırada Ayasofya, hâlâ ibadete kapalıydı, milletin, ümmetin muhalefetine rağmen hâlâ müzeydi…Topkapı Sarayı'na giderken Ayasofya'nın önünden geçecektim. İkindi namazını kılmam gerekiyordu. Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi, ibadete kapalıydı ama Sultan Ahmed Çeşmesi'nin karş

Çözüm çıkmazı!..

"İki Devletli Çözüm'' uzun senelerdir hükûmet edenlerimizden işitilen bir sözdür. Bu kalıp cümle, iç ve dış müzakerelerde hem Kıbrıs, hem Filistin için telaffuz edilmekte.Filistin ve Kıbrıs'a dairsamimiyetle yaptığımız bir tekliftir. Muhataplarımız, Kıbrıs'ta Rum tarafıyla, Atina, Londra ve ilgili başkentler olduğu gibi Filistin meselesinde de İsra

Öfke ve fikir

Edebiyata âşina olanlar, yazımızdaki başlığı görünce Amerikalı romancı William Faulkner'in "Ses ve Öfke" adlı eserini hatırlamış olabilirler. Hayır!.. O vâdiye uğramayacağız… ama; oradan hareketle şunu diyebiliriz ki öfke varsa; mukabili de var demektir. Bu bâzen sestir, bâzen fikir, bâzen çok başka bir şey…Bize şu yakınlarda "kızmadan yazmak mümkü

Suriye, kimsesiz değil!!!

2011'de başlayıp 14 yıl 4 ay süren iç harp öncesinde Suriye, 23 milyondan fazla bir nüfusa sahipken göçler ve çatışmalarda yarım milyonu bulan ölümler sebebiyle bu nüfus, 15 milyon küsura gerilemiş bulunuyor…Suriye nüfusu, Araplar, Kürtler, Türkmenler gibi unsurlardan meydana gelmektedir. Ülkede diğer bazı azınlıklar gibi yedi yüz bin küsur Dürzî a