Misbah Eratilla

Yeni Asya

Bayrama gider gibi

Denizli Mahkemesi devam ederken, baskın sonucu el konulan ve adliyede muhafaza edilen tüm Risale-i Nur kitaplarını, kâtiplerden biri gizlice tek tek Hasan Feyzi'ye getiriyordu.Hasan Feyzi de mahrem ve gayrimahrem tüm bu eserleri mahkeme süreci boyunca dikkatle okudu. Bediüzzaman'dan ve Risale-i Nur'dan çok etkilenen Hasan Feyzi, mahkemenin görüldüğ

Tayinat

Bediüzzaman Said Nursî'nin asrın imamı olarak öne çıkan özelliklerinden biri, hediye kabul etmeme prensibiydi. Kıramadığı kimselerden gelen hediyeleri ise mutlaka bir karşılık vererek kabul ederdi. Talebelerini de aynı hassasiyette yetiştirmişti.1953 yılında Isparta'ya yerleştikten sonra hayatında bazı değişiklikler yaptı. Bunlardan biri, kaldığı e

Adı sanı duyulmayan biri

Denizli ili Çivril kazasının Homa nahiyesinde, 28–29 Ağustos 1943 tarihlerinde Atıf Egemen isimli bir Nur talebesinin ve birkaç arkadaşının üzerinde yapılan aramalarda el yazması tek bir nüsha "Beşinci Şua" risalesinin bulunmasıyla Denizli davası başladı.Bu hadise üzerine Kastamonu, Ankara, İstanbul, Isparta, Denizli ve Antalya'dan toplam altmış do

Bir Allah dostu

Birinci Dünya Savaşı başladıktan kısa bir süre sonra Osmanlı Devleti de savaşa katılır.Ruslar saldırıya geçince Bediüzzaman gönüllü alay komutanı olarak talebeleriyle savaşa katılır ve gönüllü toplar. Bediüzzaman'ın gönüllü asker topladığını duyan Tinisli Fakih, omzuna mavzerini alarak Bediüzzaman'ın yanına gelir. Henüz on beş yaşında ve kısa boylu

Hayattan emekli olmak

Salih, kırk iki yıllık yoğun bir çalışmanın ardından emekli oldu.Uzun ve yorucu iş hayatını geride bırakırken mesai arkadaşlarını, masasını, makamını ve rütbelerini de arkasında bırakmıştı. Son kez masasına baktığında kendi kendine, "Artık dinlenme zamanın geldi," dedi. Böylece kurumuyla tüm bağlarını koparıp üzerindeki sorumluluk yükünü omzundan a

Unutulmayan Süleyman

Süleyman Taşkıran askere gitti. Bir süre sonra Ankara'da katıldığı kurs sonrası onbaşı oldu.Ardından Isparta'nın Senirkent ilçesine bağlı Büyükkabaca Köyü'ne karakol komutanı olarak atandı. Karakolda toplam dört asker vardı. Büyükkabaca Köyü, Barla-amdağı'na yakındı; amdağı'ndan Eğirdir Gölü'ne bakıldığında köy görülüyordu. Bediüzzaman Said Nursî,

Korktu desinler

Bediüzzaman'ın talebelerinden Molla Hamit ve Esasuddin, Erek Dağı'ndaki harabe bir kilisede hayatlarını sürdürüyorlardı.Bir gün Kör Hüseyin Paşa, iki hizmetçisiyle birlikte Bediüzzaman'ı ziyarete geldi. Önce atlarını harabe kilisenin kapısının önündeki ağaçlara bağladılar, sonra içeri girdiler. Hüseyin Paşa, Bediüzzaman'ın elini öptükten sonra diz

Ta'likat kitabının hikâyesi

Birinci Dünya Savaşı öncesinde köyde imamlık yapan Molla Habib, Bediüzzaman tarafından Van'daki Horhor Medresesi'ne yardımcı olarak davet edilir. Daha önce aynı medresede talebelik yapan Molla Habib, bu daveti memnuniyetle kabul eder.Savaşın ayak seslerinin duyulduğu çalkantılı günlerde, Van'daki Horhor Medresesi'nde Bediüzzaman talebelerine dersle

İsimsiz kahraman

Şehmus Uçar, Hisar Köyü İlkokulundan mezun olduktan sonra ortaokula gitmedi ve tarla işlerinde çalışarak ailesine yardımcı oldu.Delikanlılığa adım attığı yıllarda, Siverekli Hüseyin adında bir karayolu işçisi köydeki ustalara marangozlukla ilgili resmî işler yaptırıyordu. Köye getirdiği iş sayesinde köylülerle yakın dostluk kurmuş, bu dostluk vesil

Tamamen değişen hayat

Mahmut Aydın, Bediüzzaman'ı ziyaret ettiğinde, Üstad karyolasında oturuyordu. Sırtına bir yastık koymuşlardı, üzeri yarıya kadar yorganla örtülüydü. Mahmut Aydın ve arkadaşı elini öpüp tahta zemine oturdular. Bediüzzaman, Mahmut'a:"Nerelisin, nereden geliyorsunuz, ne yapıyorsunuz" diye sordu. Mahmut Aydın, Lice'li olduğunu ve medresede talebelik ya