M. Said Zeki

Yeni Asya

Hak ve adalet yenecek bir şey midir

Adalet bizim neyimiz olur İnsanlığımız!.. Adalet öldüğü gün, insanlığımız da ölür!..Hak nedir Yüce Yaratıcının her insana doğuştan verdiği vazgeçilemez, devredilemez ilahi armağanlar.. Peki, hak ve adalet yenilir mi Yemeye heveslenenler çıkabilir, ancak; yemeye kalkanların fitil fitil burnundan gelir. Hak ve adalet demir leblebidir, yemek isteyenle

Sonbahar çiçekleri

Ve Sonbahar... İçinde 'bahar' geçse de; artık bir bahar değil, hazandır. Vedasıdır İlkbaharın.. Sonbahar aslında soluk-bahardır. Belki, bu mevsimin adı bundan böyle soluk-bahar olmalıdır.Hazanın çiçeği hem öksüz, hem yetimdir... Çünkü zamansız açmıştır, zamansız uyanmıştır.. Her sabah soluk bir güneşle avunmuştur, soluk bir baharın bahçesinde. Duyg

Unuturlar seni bîçare...

Hayat bir armağandır. Vefa dostluğun nişanesidir; sevgi ve ümit insanı yaşatır ve yeşertir.Ayrılıklar ise, hüzün verir her zaman. Yaprak dökümü başlayınca, evimizden, şehrimizden ayrıldığımız gibi, dünyadan da göçüp gideriz bir gün. Azrail geldiğinde, bütün sevdiklerimizden.. sahibi olduğunu düşündüğümüz mal ve kıymetli eşyalardan.. şan ve şöhrette

Seslerin huzuru

Kâinatta yükselen musikinin ne kadar farkındayız İlahî bir orkestra; duymak isteyenlere her an ayrı bir beste fısıldıyor, bir mânâ söylüyor, bazen bir hakikati haykırıyor.Geçen gün dostlarla Âyetü'l-Kübra müzakeresi esnasında, konu seslerden açıldı. Allah, insana nimetlerini adeta yağdırmış, yağdırıyor. Nimetin yanında, nimetten istifade edecek cih

Genç yazarlar nerede

Okumak... okumak... okumak ve yazmak... Genç kardeşlerimizi yazmaya davet ediyoruz. Çünkü yazmak yaşadığını hissetmektir.Nefes almak, kendini geliştirmektir. Bekliyoruz okumayı ve yazmayı seven genç kardeşlerimizi. YAZAR OKULU Bir nefis muhasebesi yapmak adına; 12 Eylül 1980 ihtilali sonrası öğrencilik yıllarımızda başlamışız yazmaya. O zamanki yaz

Tevhid ittihadı emreder

Müslümanlar, artık din düşmanlarıyla değil, birbirleriyle uğraşıyor. Halbuki İslâm Tevhid dinidir ve ittihadı emreder. 'Bölünüp, parçalanmayın' der.İnsanları farklı kılan ve her birisini diğerinden başka bir âlem yapan şey, Allah'ın isim ve sıfatlarının farklı mana ve hükümlerinin bir iz düşümüdür. Allah çeşidi sever demiştik. FARKLILIK İÇİNDE BİRL

İhtilaf kültürü

Hiçbir insan diğerinin 'fotokopisi' değildir, olamaz ve olmamalı. Allah her insanı, fizikî ve ruhî yönden diğerlerinden farklı yaratmıştır.Farklılığı zenginlik vesilesi yerine, ihtilaf konusu yapmak bir nevi zulümdür. Çünkü Yüce Yaratıcı her insanı biricik yaratıyor. Şahsiyeti, huyu suyu, kabiliyetleri, zevkleri, üzüntüleri, güçlü ve zayıf yönleri

Eylül ya da soluk bahar mültecileri

'Buğday başakları gibi alçak gönüllü konuş. Sen kendine kötülük edip, sonra iyilik umuyorsun dostum!' Renklerden Eylül! Eskisi kadar yakmıyor güneş. Eskisi kadar yeşil değil yapraklar. Kendimizi kandırsak da, zaman affetmiyor. Her zamanki ikazlarıyla boyuyor her yanı. Sarılar, kahve tonları ve eflatuna kaçkın kırmızılar, en muhteşem ölüm şiirini ya

Yalana karşı kalkan

Doğruluk ile yalanın, adalet ile zulmün ezeli mücadelesi devam ediyor. Dürüst ve adil insanlara ihtiyacımız var. Aslında; yalanlarımız ortaya çıkmadıkça, hepimiz dürüst insanlarız!Fakat; hiç bir yalan sonsuza dek gizli kalmıyor. Gerçekler ortaya çıkıyor. İnsanın verdiği tepki ise, bahanelere sarılmak. Ancak vicdanımız bahanelerimize asla kanmıyor.

"Bir Damla Gülümseyin!"

Düşünceyle en çetrefilli olayları çözümleyebilir, sıkıntılarına karşı göğüs gerebiliriz. Ümit ve azimle, şevk ve gayretle üstesinden gelebiliriz. Yeter ki; doğru bakış açısını yakalayabilelim.Bu gün eğitimci yazar merhum Mustafa Canelli'nin yıllar önce söylediği, günümüzde de geçerli tavsiyelerine kulak veriyoruz: "Varsın sıkıntılar sarsın dünyanız