M. Said Zeki

Yeni Asya

Gogol'ün paltosu ve Yeni Asya-2

Hepimiz insanız ve insanlık kumaşımız aynı. Potansiyel olarak iyiliği de, kötülüğü de içimizde barındırıyoruz. Sınav güzergâhında bitmeyen bir çaba bizimki...Farklı milletlere mensup olsak da, farklı ülkelerde yaşasak da; temel insanî değerler, kaygılar, sevdalar, zaaflar, endişeler, istibdat, zulüm, adalet mücadelesi, adam kayırma, rüşvet, yolsuzl

Gogol'ün paltosu ve Yeni Asya - 1

Dostoyevski'nin "Hepimiz Gogol'ün Paltosundan çıktık" sözü meşhurdur. Bu sözü "Hepimiz Yeni Asya yazar okulundan çıktık" şeklinde uyarlamak mümkün olabilir miGogol, Rus halkının hayatı üzerinden, aslında bütün insanlığın meselelerine neşter vurmuş, çok yazarın yetişmesine öncülük etmiş bir yazar. Yeni Asya ise, "Gayemiz vatan sathını bir mektep yap

Yeni yılda yeni şeyler...

"Her yeni eskir, her beklenen gelir ve her yaşayan ölür." Yeni yılda kendimizi ve vazgeçilmezlerimizi bir gözden geçirelim miDerin bir nefes alıp, kime, neye, niçin çaba sarf ettiğimizi, menzil ve hedefimizin ne ve nerede olduğunu, nereye doğru koştuğumuzu, nereye savrulduğumuzu düşünelim mi Kendimize, çevremize, hizmetimize, insanlığa nasıl bir ka

Rüzgarın savurduğu kelimeler!..

Dünya hayatı bir uykudur.. Soyuta yöneliş ise; uyanış ve kendini arayıştır. Önce kendimizden geçiyor; bir yerlere ulaşmak için gideceğimiz bütün yollar.'Uyku ölümün küçük kardeşi' ise; her sabah yeniden dirilişi yaşıyoruz. Her an yeniden yaratılıyor kâinat, her gün ışıklarını neşredip topluyor güneşimiz. Bir gün tamamen söndürecek ışıklarını! HIZ Ç

"Bana Tılsımlar'ı gönder!"

Soruşturma, telefonda söylediği 'bana Tılsımları gönder' cümlesinin teknik takibe takılmasıyla başladı.. Ona 'akşam sohbete gel, orada alırsın' denilmişti.Sohbete gitmek için kapıdan çıkınca, görevliler onu alıp doğru karakola götürdüler. Zavallı Abdullah amca, sohbetin karakolda olacağını nereden bilebilirdi ki!.. Kendi halinde, halim selim bir a

"Gece kadar karanlık, okyanus kadar derin..."

"Şeytan en çok tövbe etmiş insanla uğraşır. Çünkü kaybettiği bir askerini, tekrar kazanmak ister." (Dostoyevski)Tanpınar'ın kastı bu değildi belki. Lakin, zamana daldım, kayboldum.. Bulunmak istemedim. An'a dönmek cesaret istiyor. Lakin mısra ortada: "Ne içindeyim zamanın, ne büsbütün dışında." An'ın içinde olmak.. olanı biteni O büyük güce bırakma

Kıyamet öncesi tuhaf zamanlar...

Beşinci Şuâ'da anlatılan ilginç zamanları yaşıyoruz. Acayip zamanlardan geçiyoruz. İbre iman ve küfür arasında gidip geliyor.Bir şehre yaklaşırken önce ışıklarının, reklam tabelalarının, bazı fabrika ve evlerin görünmesi gibi; kıyamete yaklaştıkça onun alâmetlerini görüyoruz. Şerrinden Allah'a sığınılan ahirzaman hadiselerini daha çok idrak etmeye

Allah yüzünüzü güldürsün!

Tebessüm ruhun aynasıdır. 'Gülüşünden cennet akan insanlar var' diyor şair.İnsanlar için en güzel hediye, tatlı bir gülüştür. Bazı insanların tebessümü ise, dünyanın en güzel manzarası olabilir. Birine bir iyilik yaptığınızda, yanına biraz da tebessüm duâsı ekleyin. Belki duânın kabul saatine denk gelir, sonucuna şaşırırsınız. Buhara'lı bir dostumu

Mutluluk nerede saklı

Bir yerlere ulaşmak için, önce kendimize uğramalıyız. Mutluluk ulaşılabilecek bir hedef mi, yoksa aramakla bulunabilecek bir hazine miKime sorarsanız mutlu olmak istediğini söylüyor ama; olamıyor, bulamıyor. Belki de yanlış yerlerde arıyor. Sıkıntı, mutluluğun kendisinde değil.. nerede ve nasıl bulunacağında.. yolunun nereden geçtiğini bil(e)memekt

Yâ Huu.. ve Nüktesi

İnsan olmak.. hem en güzel şeref; hem en büyük mesuliyet..Bil ey nefsim; "Kün" -ol- dedi, O.. senin için, yarattı kâinatı... "Belâ" dedin, söz verdin. Hâlâ o ses yankılanır bak ezelden.. Uzak ol masivâ'dan, yüzünü O'na çevir. O'na kul olmaktan çekinme... İblisi kibir yaktı.. İftihar et; sadece O'na kulluktan ve O'ndan yardım istemekten.. Öyleyse O'