İrfan Özfatura

Türkiye

Asitane'den enstantaneler baba Nakkaş

Baba Nakkaş, yaşı ve ustalığı ile nakkaşbaşı ya da nakkaşların babası mevkiindedir. Tezhib ve bezemede kendine has bir üslubu vardır (Rûmî Hatâyî).Biliyorsunuz Sultan Fatih ilme ve sanata meraklıdır. Dervişe ulemaya muhabbeti vardır. Şehzadeliğinden itibaren kitap toplar. Kütüphanesini Manisa'dan Edirne'ye taşır, Edirne'den İstanbul'a. Enderunun is

Rockefeller'in rakibiydi Hacı Zeynelabidin Tağıyev

Hacı Zeynelabidin Tağıyev 1823 Bakü İçerişeher (Kale içi) doğumlu bir Azerbaycan Türküdür. Babası Taghi işleri yolunda gitmeyen bir kunduracı, anası Ummuhanum çamaşır yıkayan bir kadıncağızdır. Annesi leğen başında urba çitilerken hayatını kaybeder. Hacı, kız kardeşlerin ve analığın yükünü de omuzlar.Bileğine güçlü bir çocuktur, dar mekânlarda dura

Dost başa, düşman tekere bakar! Jantların canti olacak

Koleksiyon sahipleri kıyafetine göre jant kapağı takar, âleme akar. Altın sarılar, pırlantalılar, fosforlular, alev alev yananlar.Eski arabaların jantları kalınca bir saçtan preslenir. İki parçadır ortadan kaynatılırlar. Bunlar taşa kaldırıma değdikçe eğilir, ayrıca da şık değildir. Bijonlar ortada durur, ıslanır kurur, kıpkırmızı pas akar.Zevahiri

CEVAHİR GİBİ CAMİ MİLYAR KIRAT PIRLANTA

Altunizade, bugün İstanbul'un mutena semtlerinden biri, İsmail Zühdi Paşa'nın cami, hamam, mektep ve medrese yaptırdığı yıllarda kır bayırdır oysa...Atmışlı yıllarda Altunizade küçük bir mahalleydi, 1 numaralı tramvay (Kadıköy-Kısıklı) buradan geçerdi. Sanırım ihtiyari duraktı, vatman nadiren durur, bakar boş, hız kesmeden devam eder yoluna. Sağda

ALTIN ORAN ALTINI OLANA!

Estetik ile iktisat ters orantılıdır, birinde şekil yapan oburunu kırar. Estetik masraflıdır oranı kovalayan altınına kıyar.İnsan yüzü ve vücudu hakkında sunulan ideal ölçüler İtalyan'a çıkar. Çekik gözlüler, Kızılderililer, Afrikalılar kale alınmaz.Bir zamanlar Yunan ve İtalyanlar altın orana takar, garip manalar yüklerler ona. Sayı sayı olmaktan

Muhabere muharebeleri! İçinizde ince uçlu şarjı olan var mı

Eskiden muhabere (haberleşme) sultanların işidir. Düşman ordusu nerede Kaçı süvari, kaçı piyadeÇaşıtlar sotelere yatar. Ulakla, güvercinle, dumanla haber ulaştırırlar.Derken efendim iş ayağa düşer, çulsuzlar da katılır halkaya. "Nassın bakam", "Eee daa daa"Mektup kolay bir yoldur, yazarsın atarsın kutuya. Bunlar tasnif edilir, torbalanır, mühürleni

Mısır'a giderken bulgurdan olduk! Suriye, Lübnan, Irak, Ürdünve Filistin'iverdik geldik

Cemal Paşa bakar, ordu kırılıyor, ricate kalkar. Alman komutan von Kress "Olur mu canım" der; "Biz dönmeye değil ölmeye geldik buraya!"İttihat ve Terakki iktidara gelince Almanlara yakınlaşır, Talât, Enver ve Cemal üçlüsü 5 B (Berlin, Belgrad, Bosfor, Bağdat, Bombay) hayaline kapılırlar. Karşı cenahta İngiltere, Rusya, Fransa, Sırbistan, Romanya, B

Kuru gürültüye pabuç bıraktık

Yılbaşı geceleri şamata etmek kazanılmış hak oldu. Yarın tatil ya, sabaha kadar eğlenirsin yatarsın akşama kadar. İyi de belki komşun esnaf işi var, belki talebe imtihana hazırlanıyor. Motosikleti ben de severim ama 1.000 cc'lik makineye ses katlayan egzoz taktırıp on bin devirle gazlarsan millet yatağından fırlar.Apaçiler ayrı vaka. Arabaları dökü

Azın çoğa tahakkümü... Dünya beşten...

Sadece Gazze değil, Bağdat, Herat, Bosna, Grozni, Halep, Rakka... Katliamların arkasında ya Amerika var, ya Rusya... 2. Cihan Harbi 30 ülkeden 100 milyon insanı savurur, 60 milyonu gün yüzü görmez bir daha. 1940'larda dünya nüfusu 2,3 milyar olduğuna göre her yüz kişiden üçü mezara...Bombardımanlar, yağma ve tecavüze uğrayanlar, yıkılan şehirler, n

Kutlanacak! Kutla!

1960'lı yıllar... Mektepliyiz daha. Anadolu'dan bile mahrum olan Ümraniye'de oturuyoruz o sıra.Sınıf arkadaşlarımın neredeyse tamamının babası inşaat işçisi. Boş kaldıkça kendi evlerini yaparlar.Bir kısmı Kum İskelesi'nde çalışır, Salacak'ta. O yıllarda kamyonlar ekseri Commer ya da Bedford'dur, damperleri yoktur. Balyozla saplamalara vurur yan kap