1927 kitabe katliamı! Bunun özrü dilenmedi daha

Hattat Râkım'ın emsalsiz tuğraları, Yesarizade'nin talik kitabeleri kazındı. Sanatsız kaldık, hayat damarlarımız koparıldı.

15 Haziran 1927 tarih ve 1057 sayılı Kanun'la "bi'l-umum mabâni resmiye ve milliye üzerindeki tuğra ve medhiyelerin kaldırılması" emredilir.

Ki bilhassa resmî daire, mektep, belediye binalarındaki arma, tuğra ve kitabeler hedef gösterilir. Kanun "neşri itibarı" ile muteberdir.

Yani geciken hesabını verir! O tuğra ve kitabeler orada durduğu müddetçe bina faaliyetten menedilecektir.
Şunu da söyliyelim henüz Latin alfabesine geçilmemiştir.

Rejim ceberuttur, halk istiklal mahkemelerinden korkmakta, ürkmektedir. Üstelik karar mercii, icra heyeti tespit edilmemiştir.

Bazı aferin delileri acelecidir, hademelerin eline murç, çekiç verir, güzelim kitabeleri kırdırtır, bunu sicil, terfi, makam mansıp için basamak edinir.

Medreseymiş, sebilmiş, çeşmeymiş bakmaz, hayatında iki tuğlayı üst üste koymayanlar balyozlara sarılırlar.

Kanunu çıkaranlar da tam bunu arzu etmiştir, tepki geldiğinde kenara çekilecek. "Aaa kırmışlar mı Tüh haberimiz yoktu" diyeceklerdir.

Abdülaziz Han Çeşmesi
1939'da Gümüşsuyu Hastanesinden koparılıp Edirnekapı Şehitliği'ne taşındıSAF KILIKLI UYANIKLAR

Yurdun dört bir yanından yağan şikayetleri duymazdan gelir, cevap verme lütfunda bulunmazlar.

O hengamede giden gider tarihi miras ortadan kalkar. (bk. E. Deniz Subayı Osman Öndeş "Vurun Osmanlıya!") Hattat Râkım'ın nice tuğrası, Yesarizade'nin talik kitabeleri kazınarak yok edilir. Sanatsız kalırız, hayat damarlarımız kopar.

İstanbul Üniversitesinin kapısının üzerindeki zarif Osmanlı tuğrası, Şevki Bey'in şaheseri Fetih Ayetleri ve Dâire-i Umur-ı Askeriye yazısı ilk hedeftir. İleri!

Galatasaray Lisesinin kapısındaki muhteşem Osmanlı tuğrası da sökülür, birileri tarafından götürülür.

Lisenin mezunlarından Ziyad Ebuzziya, taklidini yaptıracak, astıracaktır daha sonra.

Eyyûb Sultan'da Reşat Han tarafından yaptırılan mektebin kitabesi de akıbeti meçhuller arasında. Ki ünlü sanatkâr Hattat Vasfi tarafından yazılmıştır zamanında.

İstanbul Valiliği, Sirkeci Tren Garı, Darülaceze ve Çırağan Sarayı da devrimcilerin hışmına uğrar.

TSK Deniz Müzesi
Cezayirli Gazi Hasan Paşa'nın yadigârına yapılır mı CEHALET MEZİYET OLUNCA

Cevrî Kalfa Sıbyan Mektebi (Türk Edebiyatı Vakfı) akça pakça mermer çehresi ile göz alan zarif bir binadır.

O gün Müzeler Müdürü ve İstanbul Mebusu Halil Edhem Bey önünden geçmektedir, baksa ki bir odacı elinde balyoz, bam güm yazıları kırıyor. "Bi' dakka" der, "Sen ne yaptığını sanıyorsun orada"

- Müdür Bey emretti, yazıların kazınması lazımmış da...

- Git söyle o Müdür'üne, gelsin buraya!

Adam el pençe divan olur, yalvarmalar, yakarmalar. Kusura bakma...

Ama giden gitti, ki yeri çekilmiş diş gibi boştur hâlâ.

Hatırlarsınız, divan yolunda Sultan Ahmed'in tam karşısında.

Camialtı Tersanesi-Kasımpaşa
Çimento ile sıvananlar bu kadar kurtarıldılar anca.

AYETLER AYAK ALTINDA

Prof. Dr. Semavi Eyice dolaştığı yerlerde bir sürü yıkık duvar ve kırık tuğra görür. Bazı mermer kitabeler ayak altına düşmüş, bazıları çimento ile sıvanmıştır insafsızca. Arkeoloji Müzesinin alınlıklarında sanatlı metal tuğralar vardır, söküp indirirler aşağıya. N'oldu bilen yok, kaybolur gider bodrumlarda. Hiç edilir ustaca. Hâlbuki bunlar bizi mazimize bağlar.

Osmanlı Yunan'dan, Pers'ten, Roma'dan kalan hiçbir kitabeyi kırmaz, tek kelime kazımaz. Gelgelelim Türkiye Cumhuriyeti, Türklerden kalan, Türkçe eserlere müşfik davranmaz.

Malum Rus, Sırp, Bulgar, Yunan ve Suud idareciler buna benzer kıyımlar yapar. Ancak öz yurdumuzda ve bizim insanımız tarafından yapılınca... Ne diyelim acaba

Nedeen sonra AK Parti Kocaeli Milletvekili Zeki Aygün'ün teklifi ile adı geçen kanun yürürlükten kalkar.

Bazı kitabeler iliklerine işleyen çimento yüzünden vasfını kaybetmiştir, bir kısmı kurtarılır zahmetli çalışmalarla.

CEVRÎ KALFA MEKTEBİ


Yeniçeri cellatlarının gözlerine kül atarak II. Mahmud Han'ı kurtaran Cevrî Kalfa cesur ve sadık bir hanımdır. Sultan bir sıbyan mektebi yaptırır, bağışlar bu kadının adına. Kitabesi kazınanlar arasında.

Halidağa Çeşmesi-Kadıköy
Mermer çeşmeye plastik yamaMERMERE PLASTİK YAMA

Kadıköy'de kitabeleri kazınmış çeşmenin alınlıklarına plastik tuğra yapıştırılmış, tabii ki olmamış, besbelli yasak savma babında.

1927- 2025 Neredeyse bir asır oldu CHP bir özür dilemedi hâlâ.

Biz gazeteciyiz dolaşıyoruz, es kaza gözüme çarpanları çekmişim. Sayısız vukuat var İstanbul'da. Eğer sırf bu iş için yola çıkılsa var ya, on cilt ansiklopedi doldurulur kolayca.

Tarabya Vilayet Evi Çeşmesi, Fındıklı Zevki Kadın Çeşmesi, Silahtar Yahya Efendi Çeşmesi, hatta Dolmabahçe Saat Kulesi saldırıya uğrayanlar arasında

Hâlbuki kitâbe gibi epigrafik kaynaklar verdikleri bilgilerle tarihçilerin önünü açar. Kesindir, itimada şayan, tartışmaya mahal bırakmaz. Araştırmacılar onlarda döneme ve mimari tarza dair izler bulurlar.