Haşmet Babaoğlu

Sabah

Bir çıldırma hali sanki

Uzaktan selamlaşıyoruz... Yolunu değiştirip yanıma geliyor, iyice sokulup kulağıma doğru eğiliyor... Fısıldar gibi bir şey söyleyecek, belli... "Biliyorum, bıraktın bu işleri ama ne diyorsun, Osimhen Avrupa'da şampiyon yapar mı bizi" diyor... Önce bir dağılıyorum, yalan yok! Daha geçen gün emekli maaşlarını konuşmuştuk; evinin elektrik ve doğalgaz

Güzel olacaksa, rutin hayatımız güzel olsun!

Gün batıyor ama ufuktaki kızıllık nasıl güzel bir veda manzarası... Denizin dibinde bir masadayız çoluk çocuk... Usul usul bir rüzgâr çıkıyor, minicik ayaklar kıpırdanmaya başlayan denizin içinde yürümeye koşuyorlar, onlar için masal gibi bir manzara... Masamızı hazırlayan servis şefi genç adam, "Benim de iki kızım var, biri henüz altı aylık" derke

Haftanın notları: Anlamakta zorlanıyorum

Fransa, Filistin'i tanıyacak diye bir patırtı, bir gürültü... Sabahın köründe başlıyor ekran çubukluları anlatmaya, ama hiçbiri şundan bahsetmiyor: Filistin devletini tanımanın Gazze'ye şimdilik pek bir faydası yok. Mahmud Abbas'ın başında olduğu devlet, Hamas konusunda uyum içinde... Malum, bu konu global medyada cısss... Keşke Filistin devletini

Bir anda Bangladeş olmak...

Çift gidiş, çift geliş yol... 95 ile gidiyorum... Yol üzerinde kavun ve karpuz sergilerinden çok radar ve EDS uyarıları var. Sonra birden hız sınırlama tabelaları başlıyor; önce 90, derken birden 70, hemen ötede 50... Nasıl becerilebilir bu Benim için sorun yok... Ama birden 50 ile gitmek için de gerekçe yok, ortalıkta in cin top oynuyor, yol ağzı

Şaşırdık mı

Gerçekle yüzleşsek mi artık.. Toplumdaki Gazze hassasiyeti, hak ettiği seviyede değil. Anne babalar tanıyorum... "Çocuklar açlıktan ölüyor" diye boğazından lokma geçmeyen anne babalar... Bu anne babaların bile 18-25 yaş arasındaki çocukları bambaşka havalarda... *** Geçen gün... Aralarından biri namazında niyazında üç genç kızla dünyadan, hayattan,

Gazze o haldeyken, ben size ne anlatayım

Ne çok şey var yazacak... Ekran çubuklularının tanıdık kısır tartışmalarının ötesinde geleceğimizi ilgilendiren, tartışacak, sorgulayacak ne çok şey var... Ama Gazze böyleyken başka şeyleri oturup konuşmaya mecalimiz kalmadı... Klavye tuşlarına dokunan parmaklarım cümle kurmaktan kaçınıyor. Gazzeli çocukları HEMEN, ŞİMDİ kurtaramayacak cümleler...

Yalan ama nasıl yalan!

Hayır! Gerçeği eğme bükme falan değil... Benim açımdan şöyle, onun açısından öyle hikayesi falan da değil... Entelektüellerin üzerinde tepinecekleri "post-truth" (hakikat-ötesi) türünden bir söylem hiç değil... Üzerine tonla laf etmemizin de pek alemi yok aslında... Basbayağı yalan yahu bu! Adi, çiğ, maksatlı bir YALAN! *** Üfürükçü vekilin LGS yal

Yaz kokusu bu muydu

"Kokuyor" diyor... "Hafta sonu akşamları buralara gelmeyenler kastımı anlayamaz; basbayağı insan kokuyor, böyle bir koku varmış meğer, coşku kisvesine bürünmüş mutsuzluğun, çürümüş bir şeylerin kokusu sanki..." Benim de geçmişte çok sevdiğim bir kuzey Ege kasabasının yeni halini anlatıyor arkadaşım... "O da yetmiyor, çöp kokuyor, kanalizasyon kokuy

Haftanın notları: İyiliği bekleme, iyi ol!

Yeni Superman filmi için ilk yorumlar şöyle: "İnsanlar iyiliği ve dürüstlüğü özlüyor, o yüzden bu film tam zamanında geldi." Tamam! İşin bu yanını ezberledik. Klişeler uçuşur, popüler kültür tüketicileri iyice aptallaştırılır... Ama niye hep özlüyoruz kardeşim Niye bu özellikler bizde cisimleşmiyor Neden hep "dışarıdan" geliyor iyilik Niye iyiliği,

Çok sıcak bir yaz ve sonbahar

Önce şunu okuyalım... "1967'den bu yana hiçbir Amerikan hükümeti İsrail'i gerçek bir çözüme zorlamadı..." Kim diyor bunu Araplar ve İsrail ilişkileri üzerine çok ciddi çalışmaları bulunan ve İsrail'de "Yeni tarihçiler" olarak tanınan ekolden bir tarihçi, Avi Shlaim söylüyor... Bizim ekran çubukluları da aylardır hikayeler anlatıyorlar: ABD şöyle ka