Haşmet Babaoğlu

Sabah

Haftanın notları: Meseleleri bir kenara bırakmak...

"Kendini bil, kendini sev, kendine değer ver" diye diye... Başkalarından haberi olmayan plaza tipleri çıktı ortaya. Kendi duygusundan; kendi acısı ve sevincinden ötesini göremeyen insanlar, TV açıkken "haberler"i kapatıyor; kahve molasında Gazze'den söz eden arkadaşının yanından hızlıca uzaklaşıyor; çarşı pazardaki fiyatlardan yakınan insanlara "za

Berbat bir kurgu gerçek bir savaş

Büyük savaşlar nasıl çıkar Alalım Birinci Dünya Savaşı'nı... Okuldan aklınızda kalmıştır belki... 28 Haziran 1914'te Saraybosna'nın orta yerinde Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliaht prensi Arşidük Franz Ferdinand suikasta kurban gider. Kim tarafından Ansiklopedik kaynaklar, suikastçıların "Sırp milliyetçisi" olduğunu yazarlar. Öyle ya, Bosna

Hafife alma devri geçsin artık!

Önce şunu söyleyeyim... "Sade insan"ları, milletleri, coğrafyaları ciddiye alan herkesi yavaş yavaş politikadan tasfiye etmeye çalışacaklar... Uzun yolun yarısını kat ettiler bile... Politika bir "sahne" olsun, illüzyon gösterisi olsun, zihinleri dağıtan bir santrifüj işlevi görsün istiyorlar. Önce bunu not edip esas konuya noktaya gelelim... Çocu

Paranoya mı Hayır!

Şimdi diyorsunuz ki... Her duruşumuz... Her seçimimiz... Her bakışımız, görüşümüz, yorumlayışımız... Her duraksayışımız ve yürüyüşümüz... Her kararımız ve kararsızlığımız... Hatta her sosyal meselemiz... Hep "beka" tartışmasına gelip dayanmak zorunda mı "Bundan yorulduk" diyenleriniz var; haksız sayılmazlar... "Başka meselelerimiz ne zaman birincil

Yazık! Çok yazık!

Bazen bu kadarına "Yok artık!" diyorum... İsrail'in Gazze soykırımını bu kadar açıktan destekliyor görünmezler herhalde diyorum... Nişantaşı barlarında, Alsancak kafelerinde eş dost arasında nasılsa öyle laflıyorlardır ama sosyal medyada Filistinlilerin davasını savunan her mesajımıza alçakça karşılıklar verecek kadar "militan" olamazlar, diyorum.

Şimdi size yollardan ve aşktan söz edebilir miyim İmkânsız!

"Hep yanındaydım... Şu an havaalanı yolunda olduğu gibi... Yol uzadıkça uzuyordu sanki... Bir yandan da içimdeki ses, 'Çek kenara, dur ve son kez sor; bizim için bir şans var mı hâlâ' diyordu. Ama ben bunu sormak yerine her şey normalmiş gibi dünyadan söz ediyordum. Çünkü sen dünyadan söz edilmesini çok seviyordun. Öyle ya, kadınlar yeryüzünde 'Keş

Haftanın notları: Bu sevgisiz dünyaya katlanmak...

Dünyayı Biden'la oyalıyorlar... Sisi'ye Meksika Devlet Başkanı demiş... Mitterrand hâlâ yaşıyor sanıyormuş... Çoktan ölmüş Helmut Kohl'le 2021'de görüştüğünü söylemiş... Bu arada medyanın pedofil ünlüler dosyasını ve Epstein'ın dostu siyasetçileri konuşması engelleniyor. Dünyanın hegemonu ABD'yi gerçekten bu adamın yönettiğine inanalım ve bununla "

Ortak operasyon

ABD Dışişleri Bakanı Blinken, tarihin en patetik siyasi figürlerinden biri olmaya doğru gidiyor. Hani olup bitenlere kanacak kadar saf olsanız... Daha ilk gün "Ben de Yahudi'yim" diye yaranmalara kalkan bu adama üzülecek, onun için dertleneceksiniz... Çünkü bu kaçıncı gidişi İsrail'e! Ve vitrine getirilenlere bakılırsa, Netanyahu tarafından kaçıncı

Yorgunluk

Kimin şiirindeydi o dize Artık hafızam destek çıkmıyor bana... Google sağ olsun, tabii ki Alper Gencer'in şiirindeymiş... Böyle teslim alıyor işte bizi küreselci teknoloji... Ezberlememiz gereken nice şeyi elimizden alıp kendi kucağına mecbur bırakıyor. Neyse... İşte o dizeyi not ederek başlamak istiyorum yazıma: "Ortalık putlarla dolu, İbrahim yor

Depremi konuşmak

Hiçbir şey artık 6 Şubat 2023'ten öncesine benzemiyor, benzeyemez. Tam da bu yüzden bazı sosyal bilimciler doğal afetleri şöyle tanımlarlar: "Muhatabını derinden sarsan ve artık eskisi gibi olmasına izin vermeyen olağanüstü olay ve olaylar..." Lakin deprem bölgesinden bir okurumun gönderdiği şu mesaj da sarsıcı: "Hayatımız baştan aşağı değişti fa