Ali Haydar Haksal

Milli Gazete

Biz İşimize Bakalım

Hayatın kimi anlarında, durumlarında beklenmedik dalgalanmalar olur. Hayatta her an ve zamanda kendimiz ile bir sınavdayız. Kendi kendimizle sınanıyoruz. Yapıp ettiklerimiz, edeceklerimiz hayatımızın yönünü belirliyor. Bir insan bir yön üzere ise, kendisinin belirlediği, tayin ettiği iledir. Kişinin tercihi kendisi için belirleyici olur. Bizler göz

Zihinler Çarpılınca

Düşünme yetisi insanın önemli özelliği ve insanın insan olma göstergesi. Düşünen de düşünmeyen de elbette insandır. Düşünen ile düşünmeyen arasında fark var. İnsanı insan kılan, özgürleştiren inanç ve bağlamının sınırlarının Hakikat merkezli oluşudur. Zihnini duruluğu, sağlıklılığı inanç özgürlüğü ile olabilir. Zihinleri karmaşıklaştıran, insanı as

Modernizmin Dini -II-

İnsanın bilinç kazanması belli süreçlerde oluşur. İnsanın kendisine uyguladığı ya da yaşadığı hayatın uçlar olmadan esnekliği insanı daha da rahatlatır. Konuşurken, yazarken, yaşarken insanın bir başkasına buyruk ve baskıyla, şiddetle olan tutumlar tepkiler oluşturur. Modernizm bir ideoloji değildir ama bir tutku ve bağlanıştır. Sınır tanımazlık, t

Modernizm Dini - I -

Yaşanmakta olanların genişliği sınır tanımazlığı, ilkesizlikleri, savurganlıkları insanların kural tanımaksızın bir yolculuğudur. Bu hayatta hemen herkes bir biçimde payını alıyor. İnsan teklerinin sınırsızlığı sorumsuzluklara itiyor. Kışkırtıcı yanları var. Âdeta belli merkezlerden kumanda edilmiş, yeryüzüne salınmış bir varlığa dönüşen bir insanl

İnsanın geçmişi geleceğidir

Her insan yapıp ettiklerinden sorumludur. İnsanların değer bulması da bunlarla ilgilidir. İnsanlar fikren ve düşünsel olarak farklı olabilir, tercihlerde ortak yanlar bulunmayabilir. İnsanların duruşları onları büyük ölçüde tanımlar. Günümüz ortamında ve yaşanmakta olan süreçte insanların değişkenlikleri, yol ve kulvar değiştirmeleri sıklaştı. Bunu

Ustam Rasim Özdenören

Ne çok acı var" sözü merhum Cahit Zarifoğlu'nun şiirinde bir metafor. Üst üste öncülerimizin bu dünya hayatına veda edişleri ağır bir hüzün oluşturuyor. Onlar ebedî hayata geçerken geride kalanların yüreği burkuluyor. Ve bir dönemin sonu. Diriliş Ekolü'nün ilk kuşağının son yolcusudur Rasim Özdenören. Onlardan sonra gelenler ise bir sonraki kuşak.

İktidar Gücü mü Hakk'ın Gücü mü

Hayatın doğal akışında insanlar içinde bulundukları durumlara çeşitli nedenlerden ötürü alışırlar. Hayatı yönlendirme ve değiştirme, insanın iradesine, arzusuna bağlı olduğu gibi, dışındaki gelişmelerden ötürü de değişebiliyor. İnsan hakikat ile karşıtı inançlar arasında bulunuyor. Özellikle de bu çağ ve zamanda. İnsanlığa peygamberler aracılığıyla

Yenilenme

İnsanları bunaltan, âdeta çıkış yollarının kapandığına inanan, umutsuzluğa kapılanların sayısı bir hayli. Gidişattan memnun olunmadığı, bundan dolayı şaşkınlık içinde çaresiz kalındığı gözlemleniyor. İnsanın var olduğu yerde hem olumlu hem de olumsuz anlamda iniş ve çıkışların olması doğal. İnsan kendisiyle sınanma içinde. Hayatta bu, zaten hep var

Toparlanış ve Yola Koyuluş

Zaman, sürekli bir akışta. İnsanlık nehrin akan suları gibi akış sürecini tamamlayan bir başka âleme, öteye gidiyor. Bu İlâhî bir yasa. İnsanlık, bu oluş içinde kendine düşen zaman için var olur. Kendini bildiği andan itibaren ne yapacağını koşullar beliyor. Dönemlerin kimi özellikleri var. Biz, reklâm ve medya çağındayız. Hızlı bir değişim olduğu

Çok Şey Bilen Bilmezler

Haddini, sınırlarını ve çapını bilme insanın ağırlığını oluşturur. Medya dünyasının aşırılıklarına kapılanların hemen her gün, durmadan konuşmaları insanı yoruyor. İzleyenleri ve dinleyenleri yoruyor. İnsanın itibarsızlaşması, hakikatler karşısında susması, sürekli konuşmasıyla ancak olabilir. Özellikle okuma ve yazmayla, belli konumlara konumlanma