Abdüllatif Uyan

Türkiye

"Süheyb kazandı..."

Hazret-i Süheyb (radıyallahü anh), hicret için Mekke'den çıktı.Bin türlü sıkıntılar çekti.Nihâyet Medîne'ye vardı.Ve doğruca Efendimize gitti.Zîrâ çok özlemişti.Mübârek huzûruna gelince;"Yâ Resûlallah! Hicret etmek için yola çıktığımda, müşrikler beni yakaladılar. Onlara bütün servetimi teklîf ettim ve bütün malımı vererek kendimi ve ailemi kurtarı

"Ben Müslüman olacağım"

Süheyb-i Rûmî (radıyallahü anh) Eshâbın büyüklerindendir. Efendimizin; "Bir kimse Allah'a ve âhiret gününe inanıyorsa, bir ananın evlâdını sevmesi gibi Süheyb'i sevsin" hadîs-i şerîfiyle metholundu. Ammâr bin Yâser (radıyallahü anh), Hazret-i Erkam'ın evinin önündeydi. Hazret-i Süheyb'i gördü. Ve ona sordu ki: "Burada ne yapıyorsun" Hazret-i Süh

"Allah seni görüyor evlâdım!"

Bir gün Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin huzûruna bir genç geldi ve "Efendim, gözlerimi yabancı kadınlara bakmaktan menedemiyorum. Bu hususta tavsiyeniz nedir bana" dedi.Büyük velî ona;"Kolay" buyurdu.Delikanlı sevindi;"Amân hocam o nedir"Buyurdu ki:"Sen o kadına baktığın anda Allahü teâlânın da sana baktığını düşün. Hattâ senin o kadını görmenden da

Günahla kararan yüz!..

Bağdat evliyâsından olan Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerini sevenlerden bir kimse vardı.Bir gün çarşıya çıktı.Alışveriş yapacaktı.Bir miktar yürüdü.Ve "güzel bir kadın" gördü.Birden vuruldu kadına.Gayriihtiyârî baktı.Ama hemen toparlandı.Alışverişini yaptı.Sonra eve vardı.Ve aynaya baktı.Lâkin "simsiyah" gördü yüzünü.Derhâl anladı sebebini.Harama bakmış

"Şeytan sizden niçin kaçıyor"

Bağdat evliyâsından olan ve kabr-i şerîfi Bağdat'ta bulunan Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerini tanıyan "sâlih bir kimse" vardı. Hâl ehli biriydi. Kalp gözü açıktı. Bu zâtın yanına geldiğinde kalp gözüyle şeytanların hızla uzaklaştığını gördü bu büyük velîden. Fakat bu zâta baktı. Kızgın ve öfkeliydi! Bu işe aklı ermedi. Kendi kendine; "Şeytan, öfkeli ki

"Cüneyd'e sor, cevâbını al!"

Sâlihlerden biri, bir gece Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerini gördü rüyâsında.Hem de Resûlullah'ın yanında.O anda bir kişi geldi.Efendimize yaklaşıp;"Yâ Resûlallah! Size bir şey sorabilir miyim" diye arz etti.Resûl-i ekrem ona döndü.Hazret-i Cüneyd'i gösterip;"Cüneyd'e sor, cevâbını al" buyurdular. Bir gün de "zengin" bir kişi Cüneyd-i Bağdâdî hazretle

"Meğer hasta benmişim!"

Bağdat evliyâsından olan ve kabr-i şerîfi Bağdat'ta bulunan Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerinin, gözünde bir rahatsızlık olmuştu...Hristiyan bir tabip geldi.Gözünü muâyene etti.Ve kendisine;"Birkaç gün gözünüze su değdirmeyin" dedi.Hazret-i Cüneyd:"Su değdirmeden nasıl abdest alacağım" buyurdu.Tabip şaşırdı!Ve tekrar;"Bu gözler size lâzımsa, su değdirme

"Günahta ısrarçok tehlikeli!"

Bağdat evliyâsından Cüneyd-i Bağdâdî hazretleri bir gün talebesiyle sohbet ediyordu.Bir ara kapı açıldı.Zengin biri girdi içeri.Bu büyük velîye, bin dirhem "gümüş" hediye etti ve;"İhtiyâcınıza harcarsınız" dedi.Büyük zât sordu ona:"Bundan başka paran var mı senin""Evet, var efendim.""Daha çoğalmasını ister misin""İsterim tabii efendim."O böyle deyi

İhlâs sahibi berber...

Bir gün Cüneyd-i Bağdâdî hazretlerine, bâzı sevdikleri "Efendim, bize ihlâs hakkında bir misâl verir misiniz" dediler.Şunu anlattı onlara:Mekke'de bulunurken tıraş olmak üzere bir berbere gittim.Ve "Allah için saçımı düzeltir misin" dedim.O ara birini tıraş ediyordu.O da mevkî sâhibi biriymiş.Berber, o kimseye;"Beyefendi! Bir zahmet siz kalkar mısı

"İstişâre etmek, nefsi kırar!"

Bağdat evliyâsından Cüneyd-i Bağdâdî hazretleri bir gün talebesiyle sohbet ediyordu ki, bir ara içeriye bir "genç" girdi...Ve ön safa oturdu.Ancak bu geleni kimse tanımıyordu talebeden.Bir müddet geçti.O genç ayağa kalktı."Bir şey sorabilir miyim" dedi.Hazret-i Cüneyd;"Sor" buyurdu.Genç sordu:"Bir hadîs-i şerîfte meâlen 'Mü'minin firâsetinden sakın