M. Latif Salihoğlu

Yeni Asya

Doğruyu olduğu gibi yansıtmalı

Dosdoğru olmak, doğruları olduğu gibi yansıtmak demektir. Hakperest bir insan, bildiği ve inandığı doğruları eğip bükmeden anlatmaya çalışır.Hemen bu noktada bir ölçüyü daha hatırlatarak devam edelim: "Her dediğin doğru olmalı; fakat, her doğru her yerde söylenmez." Bu ölçüden âcizâne şunu anlıyorum: Yazdıkların, anlattıkların muhakkak doğru olmalı

İspanya'dan Osmanlıya Yahudî transferi -2

İspanya hükûmeti, 1490'lı yıllarda anlaşmazlığa düştüğü Yahudîler üzerindeki baskıcı politikaları şiddetlendirdi.Hıristiyanlığı kabul etmeyenleri engizisyon mahkemelerinde cezalandırdı. Hıristiyanlığı kabul ettiğini söyleyenlerin de bir nevî takiyye yaptığı anlaşılınca, iş daha da ciddiye bindi. Devlet yöneticileri ile kilise yöneticileri, "Yahudîl

İspanya'dan Osmanlıya Yahudî transferi (1)

Günümüz dünyasında, savaş ve soykırım suçlusu İsrail'e kafa tutan ülkelerin başında İspanya geliyor.İsrail'e ambargo uyguluyor, silâh ve mühimmat ticaretini durduruyor, ikili anlaşmaları iptal ediyor, Sumud filosuna ev sahipliği yapıyor, Gazze'ye-Filistin'e sahip çıkıyor, İsrail'in saldırgan politikalarına karşı halkını gösteri ve protesto yürüyüşl

Âhirzaman kriterleri

Her zamanın bir hükmü olduğu gibi, şüphesiz "âhirzaman"ın da kendine göre ölçüleri, kriterleri, hükümleri var.Âhirzamanın bir başka önemi, daha doğrusu tehlikesi var ki, bütün ümmet 1450 senedir onun şerrinden-tehlikesinden Allah'a sığınıyor: "Allahümme ecirna min fitneti âhirizzaman" diyerek. Âhirzamanın en büyük zararı ve tehlikesi, mü'minlerin b

Soykırım, lûgâtçe, vefa borcu

Muhtelif yerlerden tarafımıza yöneltilen çeşitli konular var. Bu konuları tahkik edip bir değerlendirmeye tabi tutmamız isteniyor. Alâkadar olan arkadaşların hassasiyetini tebrik ediyoruz.Bu yazıda kısaca ele alacağımız üç konu var. Birincisi: Üstad Bediüzzaman'a atılan "Ermeni soykırımına katıldı" iftirası. İkincisi: Risale-i Nur Külliyatına dahil

Kronikleşen sigara salgını (2)

İnsan sağlığına zararı sebebiyle, bazı yerlerde sigara içilmesinin yasaklanması ve bunun için cezaî müeyyide konulması, en fazla şimdiki siyasî iktidar zamanında görüldü.Aynı şekilde, sigara içilmesinin en fazla yaygınlaştığı ve oran itibarıyla da en fazla tüketilmesi, yine bugünkü iktidar zamanında gerçekleşti. Bu demektir ki, getirilen cezalar ve

Kronikleşen sigara salgını (1)

Asıl branşımız tarih. Kırk yılı aşkın süredir gazetecilik-yayıncılık üzerinden yazı sanatıyla meşgulüz.Kronolojik tarih, yahut "günün tarihi" çerçevesinde ele alıp yazıya döktüğümüz konuların çoğu, yine tarih boyunca insanların hayatını ciddî mânada etkileyen şahıs, hadise, fikir ve alışkanlıklarla ilgilidir. Bu konuları da başlıklar hâlinde şöyle

Yıkılmayan kim var (2)

Bir önceki yazıyı Osman Yüksel'in Said Nursî hakkında söylediği "Üç devirde yıkılmayan kalmamış; yalnız bir adam var, o ayakta" şeklindeki senâkâr sözleriyle noktalamıştık. Yüksel, üç devirden şunları kast ettiğini ifade ediyor: Meşrutiyet, İttihat-Terakki, Cumhuriyet.Gerçekte ise, Said Nursî 3 değil, tam 5 devir yaşamış bir şahsiyet: 1. 1908'den

Yıkılmayan kim var (1)

Son iki asrı baz alarak başlıktaki "Yıkılmayan kim var" suâlinin cevabını bulmaya çalışalım.Asırlarca cepheden cepheye fetih için gitmiş olan Yeniçeri Ocağı, iki yüz sene önce çok kanlı bir şekilde söndürüldü: 1826. Devlet ile vatandaşı karşı karşıya getiren "Fes ve Kıyafet İnkılâbı"nın üzerinden yine iki yüz senelik bir zaman geçti: 1829. Osmanlı'

"Boykotajlarla harb-i iktisadî"

Bir önceki günün (7 Ekim) yazı konusu da boykot ve "harb-i iktisadî" ile ilgiliydi.Bundan 117 sene evvel Osmanlı'nın liman şehirlerinde görülen boykot ve protesto gösterileri, Avusturya'nın Bosna-Hersek'i kendi topraklarına ilhak etmesi sebebiyle vuku bulmuştu. Demek ki, ateşli savaş olmaksızın da zalim ve işgalcileri caydırıcı ve onlara ders veric