Zeynep Oral

Cumhuriyet

Işığı hiç sönmeyecek

O, Nermin Abadan Unat. Neden mi ona minnet borcumuz var Başta kadın hakları, insan hakları olmak üzere hukuktan siyasete, iletişimden bilim insanlığına ve kadın olmaya uzanan; yaşamın her alanında örnek oluşturduğu için... Öncü olduğu için... Emeğini savunduğu ilkeler ve insanlık uğrana cömertçe sunduğu için... Birkaç kuşağın rol modeli olduğu için

Roman gibi

Sabiha, Zekeriya ve Yıldız Sertel. Sabiha Sertel (1895-1968) ve Zekeriya Sertel (1890-1980). Osmanlı'nın sonu, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yıllarında duygu ve düşünce dünyamıza sonsuz katkılarda bulunmuş bu iki önemli ismi bu ülkede yaşayan herkesin, hele hele gazeteciliği meslek edinmiş her insanın çok yakından bilmesi gerekir. Onlar bizim il

Aşkla ölüm arası

O kadar güzeldi ki tadı damağımda kalmıştı. Dayanamadım yeniden izlemeye gittim. Daha kapıdan adımımı atarken o koca kamusal mabedin -AKM'nin- fuayelerinde her yaştan genç kalabalığa karıştığımda, İstanbul'un ve ülkemin tüm yaraları, tüm yanlışları, tüm yokluğu ve yoksulluğu, tüm kaosu sanki dışarıda kalmıştı. İçeriye yalnızca "insanın kırılganlığ

Yok etmek/Yaratıcılık

Bir yanımda yaratıcılık, bir yanımda yok edicilik. İkisi de çekiştirip duruyor iki kolumdan. Arada parçalanmamak çok zor! Mücadeleden yorgun düşüyorum. Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü'nde "Yıldızlı Ağaç" diye bilinen ağaç, gençler tarafından yılbaşı yaklaşırken süslenir. Kış soğuğunda bir yılbaşı ağacının ışıklarıyla neşelenmekten daha

Tiyatro hazinemize yolculuk...

Duvardaki dev afişten fırlayıp kucaklaşacakmışız gibi bana bakan genç kadın, Suna Pekuysal. Afişe bir de not iliştirilmiş: 23 Nisan 1964 tarihli. "...Gel diyorum, artık gel" diye başlayan; "Tuhaf değil mi, seni seviyorum Suna" diye biten bir not... Ergun Köknar'ın ömür boyu eşi olacak Suna'ya, "tuhaf" karşılasa da "Seni seviyorum Suna" çığlığı kada

Hukuk bitti

Dünkü gazetemizde, "Korkma Biz Kadınız!" başlığını görmek çok hoşuma gitti. "Korkma" sözcüğü müthiş bir sözcük. İstiklal Marşı'mız o sözcükle başlar. Anaların ağzında o sözcük tılsımlı bir okşayış olur. ocuklarımıza, sevgilimize, eşimize, dostumuza "Korkma, yanında ben varım" dediğimizde yeryüzünün en büyük güvencesidir. Nicedir korku egemenliğinde

Çocuklar için...

ocuklarımız için neler neler yapmayız ki... Kimi nutuk atar, bebeklerden katil yaratır, kimi döver söver, kendi çocuklarını değil, başkalarının çocuklarını hedef alan kararlar verir, kimi okşar şımartır yoldan çıksa da benimdir der. Sadece kendi çocuğu için yaşayanlar elbet başkalarının çocuklarını dert edinmez. (Bu kadar girizgâh yeter. Sadede gel

Grup Yorum'dan mektup var

Ülkemin hapishaneler coğrafyasından sık sık mektup gelir. Onları okur okur, kahrolursunuz. Elinizde acıyı, haksızlığı, yanlışı düzeltecek, hak hukuk ve adaleti sağlayacak bir sihirli değnek yoktur. Kahrolmakla kalmaz, isteklere yanıt vermeye çalışırsınız ama imkânsızdır. İçinizdeki yara büyür, özgürlüğünüzden utanırsınız. Geçen hafta Grup Yorum'dan

BACH, Diyarbakır'da...

Neredeyse 30 yıldır Hakan Erdoğan Prodüksiyon "Bach İstanbul'da" başlığıyla klasik müzik konserleri düzenler. Nicedir aklına koymuştu, bu konserleri Diyarbakır'da da düzenleyecekti. Diyarbakır konseri gerçekleşti. Bu konseri izleme şansını buldum. Hayatımın en güzel deneyimlerinden biriydi. Önceleri kuşkuluydum. Memleketin bunca derdi varken, ülke

Oktay Ekinci kitabı

Oktay Ekinci... Bu isim Cumhuriyet okurlarının hiç ama hiç yabancısı değil. Yıllar boyu köşe yazılarıyla hepimizin gözlerini açtı. Kültüre, doğaya, çevreye, mimariye, kentsel ve kültürel mirasa bilincimizi biledi. 15 Ekim 2013'te aramızdan ayrılan sevgili Oktay Ekinci anısına, TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi çok değerli bir kitap yay