Ünal Bolat

Türkiye

"Fatma teyze olmasın bu"

"Ramazan amca buraya geleli çok olmuş. Fatma teyze ile evlenmiş. Üç çocukları olmuş..."Armutlu Tatil Köyü'nün güzelliğine güzellik katan bir de çevresi var... Armutlu içerisinde pazar yerine doğru yol üzerindeki caminin arka sokağında bir kaynak suyu olduğunu öğrenmiştik. Suyumuzu oradan dolduruyorduk. Bir hafta o kaynak suyunu içiyor, bitince tekr

"Buranın yetkilisi kim"

"Belki senin için zor gelecek ama sen o altınları alanlara hediye et!"Sivas Suşehri'nde kitap dağıtımı ve pazarlama yaparken karşılaştığımız hoş sürprizi anlatmaya bugün de devam ediyorum...Biz Rahim Ağabeyi görüp onunla buluşmuş olmanın sevincini yaşarken işletme sahibi "Sizinle bir şey daha istişare edeceğim efendim" dedi. Belli ki önceden de bir

Mola yerinde hoş sürpriz

"Yanımıza Hakikat Kitabevi'mizin kitaplarını da alır yol boyunca satış ve hediye ederdik..."Sene 1991, Erzincan'da Türkiye gazetesi aktif pazarlama bölümünde çalışıyorum. Gazeteye ait Kartal taksi ile rahmetli Şevket Aksoy Ağabey, ben ve bir arkadaş daha varız, üç kişiyiz. Aktif pazarlama yapıyoruz. Pazarlama alanımız küçük ev aletleri, saç kurutma

Arkadaşımı taklit edince...

Cami imamı o hâlimizi görünce şaşırarak "çocuklar ne yapıyorsunuz" diye seslendi...Ömer Seyfettin'in çocukluk hikâyeleri olur da bizim yok mu Çocukluğumda bir tatil günüydü... Babam beni elimden tutarak en yakınımızdaki camiye götürdü. Hoca efendiyle konuştular.Benim dinîbilgileri ve namaz kılmayı öğrenmemi istiyordu. İmam Efendi babama dediki:-Bir

"Bilim mi, çene mi"

"Adamın yalnız çenesi değil, yüzü de şişti. Artık ağzını açmakta zorlanmaya başladı..."Bu anlattıklarımı fıkra gibi düşünebilirsiniz ama değil... Anlatacaklarım elli altmış sene önceki yaşananlardan bir kesittir. Size o yıllarda, köyümüzde dişlerin nasıl çekildiğini de anlatayım. Küçük dişlerimizi sallaya sallaya iplikle asılarak çekerdik. Azı dişl

Ameliyata girerken yaşanan şok!

Hemşire geldi "sizi alamıyorum, maalesef sizin kan grubunuz az bulunan kan" dedi!..Bundan altı sene önce bir ramazan günü yaşadığım hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum...Doktor bana ameliyat için randevu verdi;"Şu anda seni bu hafta ameliyata almam zor ama bir dahaki hafta seni arayabiliriz" dedi.Çıktık dışarı. Artık çocuklar bir arayış için

Başka bir çaresi yok mu

Doktor"Maalesef bu böbreği almamız lazım, diğer taraflara sıçramadan" deyiverdi...Bundan altı sene önce bir ramazan günü yaşadığım hatıramı anlatmaya bugün de devam ediyorum...Artık hastaneleri yol etmeye başlamıştık. Sabah gittim sıramız geldi, doktora girdim. Durumu izah ettim. Sağ olsun doktor çok ilgilendi:"Önce bir tahlil ve ultrason isteyelim

Ramazanın üçüncü günüydü

"Hayırdır bu ne durgunluk Canını sıkan bir şey mi oldu Sende bir hâl var!.."Bundan altı sene önceydi. Yıl 2018. Ramazan ayının 3. günü orucumu tutarken, iftardan önce "abdest alayım" diye lavaboya gittim. Af buyurun idrar yaparken idrarın simsiyah aktığını görünce bir tuhaf oldum. Doğal olarak bir endişe ve merak hasıl oldu. Kendimi toparladım evde

Salondaki gölge!..

"O arada boğazımı biri sıkıyor hissi oluştu. Sanki gözlerim ve bedenim taş kesildi..."Evliliğimizin ikinci senesiydi... Bir gece sabaha karşı saat dört civarı, tahta pencereden salona girip koridorun ışığını açıp ortalığı karıştıran; halıfleksin üzerinde spor ayakkabılarının sesini işiterek, yatak odasında tam da göz hizamdaki gardırobun camlı bölm

Umudu öldürmeyin!..

"Hâlen merakım devam etmektedir. O ağaçlar nasıl kavak ağacıyla böyle yarışabilir!.""Ne yaparsanız yapın umudu ve hatırı sakın öldürmeyin" derdi büyüklerimiz. Öyle ya, tanıdığımız birisi bizim olduğunu bildiği hâlde köpeğimize taş atsa, o taş köpeğe isabet etmese bile bu dostumuza karşı sevgimiz azalır. Bu elde değil...Babam okuyup yazmayı askerde