Hakkı Yalçın

Takvim

Affetmek!

BİR öğretmen derste öğrencilerine bir teklifte bulunur. "Yarın birer torba ve 5'er kilo patates getireceksiniz!" Ertesi sabah öğrencilerin sıralarının üzerinde patatesler ve torbalar hazırdır. Öğretmen, "bugüne dek affetmeyi istemediğiniz her kişi için bir patates alın, o kişinin adını patatesin üzerine yazıp torbanın içine koyun" der. Bazı öğrenci

Filistin!

FİLİSTİN'İ tanıyan ülkeler çoğalıyor ama Gazze'deki insanlara yaşam hakkı tanımayan İsrail'e hiçbir şey uygulanmıyor. Rusya'nın Ukrayna savaşında Rusya futbol kulüplerinin Avrupa'daki şampiyonalara katılması yasaklandı. Avrupa ülkesi olmadığı halde Ortadoğu'dan Avrupa kupalarına katılan tek ülke İsrail. Ne işi var Gitsin kendi bölgesinde mücadele e

Mucize!

Kurulan cümlelerle, yapılan eylemler arasında uçurum olduğu için Gazze'deki dram devam ediyor ve edecek. Dünyanın işleyiş biçimde başkalarının lokmasına ve toprağına göz dikmenin hükmü sürüyor artık. Gözü doymayan çakallar ellerindeki silahlarla, teknolojiyle dünya haritasını değiştiriyorlar. *** Hitler'in gerçek yüzü savaş başladıktan dışa vurdu,

Hayat ve şeref!

Hayat ne için Kendi hayatlarımızı yaşayabilme mücadelesi vereceksek eğer, önce başkalarının hayatlarına müdahale etmekten vazgeçmek gerekiyor. Beynimizde çok kullanılmış hücreler işi alışkanlığa dönüştürüyorsa, hakimiyet kayıtsız şartsız bencilliğin! *** Özgürlükten tasarruf ederek zenginleşmek isteyenler dünyanın en yoksul insanıdır. Başkaları nas

Her şeyin ilki!

Bir insan hapşırdığında kendisine "çok yaşa" diyen ilk insan büyük bir ihtimalle hümanist biriydi. Mürekkep balığının boyasını ilk fark eden de sanırım bir ressam. *** İpin bir ucunu ağrıyan dişine diğer ucunu kapıya bağlayıp kapıyı iterek dişini çeken ilk kişinin bir Anadolu insanı olduğunu düşünüyorum. Kulakları çınlayınca "biri beni anıyor" diye

Boynumun borcu!

İNSANLIK vardı bu topraklarda, komşuluk altın çağında. Anahtarlar kapıların üzerinde kalırdı. Çocuklar saçlarını taramadan sokağa çıkardı. Her sokaktan bir satıcı çıkardı çocukların önüne. Satıcılar çocuklardan garip, çocuklar satıcılardan masum. *** Delikanlılar afili saksılar karanfilli. Aşıklar temiz duygularla o ağacın altında buluşurdu. Bir an

Dünya görüşüm!

Ben hayatım boyunca çocukların tarafını tuttum, emanet aldığımız dünyayı o çocuklara en güzel şekilde teslim etmek borcumu unutmadım. Onlara aydınlık yarınları, hukukun üstün olduğu, yasaların her bireye eşit davranması gereken ülke düzenini layık gördüm. O yüzden haksızlıklar dünyasında siyasetten uzak durmayı seçtim. *** Nietzche'nin bir sözü var

12 Eylül 80

Amerika'nın ürettiği karanlık yıllardı. 12 Eylül döneminde Milliyet Gazetesi'nde çalışıyordum. Gündüz üniversitede okuyor, geceleri Milliyet'in karanlık odasında filmleri yıkıyordum. Darbeci generallerin 20'li yaşlardaki gençleri asmakla gurur duyduğu görüntülerin filmleri. Bir gecede yaşı büyütülüp asılan 17 yaşındaki Erdal Eren. Ormanlarına bile

Taş yürekli!

Geçenlerde evimin önündeki parkta adamın biri selamlaştıktan sonra "biraz da ağır meseleleri yazsana" dedi. Bizler tanımadığımız insanlara "siz" diye hitap ederken adamın "senli benli tarzını" yine de hoş gördüm. "Ağırlıktan kastınız nedir" diye sordum, "siyasi meseleler" diye karşılık vardı. "Ben insan hikayelerini tercih ediyorum" dedim" ardından

Kadınlar için!

Deniz kenarında birkaç dakikalığına yaşamak gezintisine çıkan bir kadını öldürdüler gördüm.Suçu martıların üzerine attılar.Katiller hiç oralı olmadan ağızdan ağıza cigara tüttürüyordu, sadece bir martıya kelepçe taktılar. O sırada güvertesinde halay çekilen yatlar geçiyordu denizden, "durun" diye haykırdım durdular. Durumu anlattım, "kuru iftira" d