Ahmet Can Karahasanoğlu

Yeni Akit

Çekim yasası şeyhi

Çekim yasası şeyhi Ahmet Can Karahasanoğlu İstanbul'un Avrupa yakasında, caddelerin kaldırım taşları parlak ayakkabılar kadar kaygan, mağaza vitrinleri sonsuz bir rüya gibi parıldıyor. Nişantaşı'nda bir kafenin köşesinde oturuyor Çekim Yasası Şeyhi. Kartvizitinde başka bir isim yazıyor elbette: Yaşam Koçu, Enerji Mentoru, Secret Ustası. Ama ben onu

Kayırılanlar ve liyakatin melodisi

Kayırılanlar ve liyakatin melodisi AHMET CAN KARAHASANOĞLU "Şüphesiz Allah size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizde adaletle hükmetmenizi emreder." (Nisâ, 4/58) Eğer gerçekten bir vicdanınız varsa; partiniz de, cemaatiniz de, arkadaşlık ilişkileriniz de, mensup olduğunuz cemiyetin üzerinizdeki etkisi de, hepsini bir ke

Kırık sandalyede kaybolmak

Kırık sandalyede kaybolmak AHMET CAN KARAHASANOĞLU Kahire'nin tekinsiz sokaklarında dolanırken ucuz bir pansiyona denk geldim. Ucuz pansiyonlar her zaman yakası açılmamış hikâyelerin barınağıdır. Küf ve ihanete uğramışlık kokar. Bu kesif kokuyu duyumsamak istemiştim. Tıpkı yıllar önce çıktığım yolculuklarda olduğu gibi, bilinmezliğin büyüsüydü sığı

Köksüzlük

Köksüzlük AHMET CAN KARAHASANOĞLU Yalnızlık, çoğu zaman bir yankıdan ibarettir. Ne söyleyenin ne de dinleyenin tam olarak işitebildiği bir yankı. Belleğin kıvrımlarında saklı bir sancı vardır. Hiçliğin gölgesinde ansızın uyanır; bir bakışta, bir yüzün solgunluğunda, bir trenin kaçışında… Ve insan, kendini kalabalığın ortasında seyirci gibi bulur. H

Emperyalizme karşı direnişte sürpriz çıkış: Grup Yorum

Emperyalizme karşı direnişte sürpriz çıkış: Grup YorumAHMET CAN KARAHASANOĞLU Toplumların ayakta kalmasını sağlayan en temel değer ahlaktır. Ahlakı kaybeden bir toplum, kimliğini, onurunu ve direncini de kaybeder. Bugün karşımızda duran en büyük tehlike, emperyalizmin dayattığı şebek kültürdür. Batı'nın hedonizmle sosladığı tüketim kültürü ve suni

Tahran, Mustafa Prize ve zamanın izleri

Tahran, Mustafa Prize ve zamanın izleri AHMET CAN KARAHASANOĞLU 5 Eylül'de Tahran'a vardığımda, şehir sanki zamana karşı kendi direnişini sürdüren eski bir roman karakteri gibiydi. Kimi sokaklar hâlâ uykudaydı, kimi meydanlarda ise kalabalığın ritmi çoktan başlamıştı. Ritmin içinde küçük bir figür belirmişti. Zaman sessizce akıyordu. Birkaç gün son

Gençleri tehlikeye atan sessiz tehditler

Gençleri tehlikeye atan sessiz tehditler AHMET CAN KARAHASANOĞLU Ahmet Oktay'ın şiirinden bir bölümle başlayalım ki, bu yazıdaki muradımız daha net anlaşılsın. Ürktüm bu yüzlerden/Bu kadın yüzleri ki güzellik saptırır îmânı örtünmelidir Mangalın korunu avcuna koy da hatırla: nasıl unutmuştu 20 yıl Kur'ân'ı İbnü'l Cella Yine bir kız çocuğu. Henüz on

Yaprağın düşüşü ve insan ömrü

Yaprağın düşüşü ve insan ömrü AHMET CAN KARAHASANOĞLU Yaşlılık, insanın soyuna boyun eğmesidir… Bir gün aynaya bakarsınız ve karşınızdaki sanki sizin yüzünüz değildir. Belki de o anki ruhunuza ait olmayan bir siz vardır aynada. Geçmişin façası gibidir her çizgi. Her iz, bir yara darbesi gibi hayatın şiirini fısıldar durur. Çocukluktan ergenliğe, or

Adalet çürürse, milletin vicdanı da çürür

Adalet çürürse, milletin vicdanı da çürür Ahmet Can Karahasanoğlu Bu yazıyı yazıp yazmamak arasında kalıyorum. "Batılın tasviri, saf zihinleri idlal eder" derler. Görmezden de gelemiyorum; çünkü büyük bir sosyal çürüme var. Üstelik kötülük, görmezden gelince kaybolmuyor. Aksine, her seferinde daha da büyüyor. Bu sabah önüme düşen bir haber… Dört ya

Yabancı acılar, tanıdık yorgunluklar

Yabancı acılar, tanıdık yorgunluklar Ahmet Can Karahasanoğlu Baklalı'da, duvarları rutubetten yer yer dökülmüş, kesif bir idrar kokusunun hâkim olduğu kahvede, yirmili yaşlarında bir genç bulduğu sokak köpeğinin hikâyesini anlatıyor. Hayvancağızı açlıktan ölmek üzereyken bulmuş. Anlatırken gözleri yaşarıyor. Önüne konulan çay soğumuş ama aldırmıyor