Abdüllatif Uyan

Türkiye

"Çabuk terk et burayı!.."

Fas'ta yetişen velîlerdenEbû Ya'zi Mağribîhazretleri Fas'ta vefât edip, Bâît kasabasında defnedildi. Bir gün birkaç talebesiyle kırlara gezintiye çıkmıştı.Yolları bir ormana çıktı nihâyet.Derken bir ayısesiyle irkildiler!Ve bir adam peydah oldu o ara.Can havliyle kaçıyor bir ayı da arkasından kovalıyordu onu!Talebeler korktular.Hemen hocalarınınark

"Çağırmasak geleceğin yoktu evlat!"

Hindistan evliyâsındanAhmed Şeybânîhazretleri zamânında, o yerin vâlisi rüyâ gördü bir gece...Nûr yüzlü bir ihtiyar yanına gelip"Evlât! Bizim ev şu adrestedir, gelirsen görüşür, sohbet ederiz"dedi.Vâli çok sevmiştibu nûrâni ihtiyarı."Peki efendim" dedi.Uyandığında kalbi heyecânla çarpıyordu. "Allah Allah" dedi kendi kendine "Bu sevimli zât kimdi ac

Hatasınıanlayan genç...

Anadolu'da yetişip Bursa'da vefât edenAçıkbaş Mahmut Efendi'yi bir genç üzmüştü bir gün.Nâzik kalbini incitmişti.Ve lâkin bu yaptığı,hayır getirmedi ona.Aynı gün yakalandı bir hastalığa. Öyle ki; ağrıdan kıvranıyor, ilâç da tesir etmiyordu...Ne yapsa, faydasızdı.Sonra anladı hatasını...Bir "Allah adamını" üzdüğü için bu derde yakalandığını idrak et

"Hemen git, helâlleş o kadınla!"

Trablus'ta vefât eden büyük velîAhmed bin Süleymân Ervâdîhazretleri Ervâd kasabasında doğdu. 1858 senesinde Trablusşam'da vefât etti. Dibâ Mescidi yanına defnedildi.Bu zât henüz gençti...Bir gün sordu annesine:"Anneciğim! İbâdetlerimden pek lezzet alamıyorum, acabâ sebep ne olabilir"Annesi;"Bilmiyorum" dedi.Kalbi rahat etmedi."Bir düşün"dedi."Neyi

Kul hakkı mühimdir...

Semerkant'ta yetişen büyük velîlerdenEbül Abbâs Dîneverîhazretleri aynı yerde vefât etti.Bu zât, bir cumâ günü,namaz için çıktı evden...Ancak hava yağmurluydu.Yerler de çamurdu.Biraz yürüyünce çamurlandı pabuçları. Temizlemek için bakındı etrâfa.Bir bahçe duvarı gördü.Taşlarına sürüp temizledi.Sonra câmiye gitti.Namaz kılarken "Eyvâh" dedi kendi ke

Misâfiri hiç eksik olmazdı...

Evliyânın büyüklerindenAhmed bin Abdurrahman es-Sekkafhazretleri, çok cömert olup,misâfiri eksik olmazdı evinde.Ancak kendisi, hanımıyla birlikte mütevâzı bir hayat yaşıyordu.Hanımı bir gün hamur yoğururken şeytan "vesvese" verdi kendisine.Ve işini yarım bırakıp, koştu beyinin yanına."Efendi.""Buyur hanım.""Biliyorsun gelenimiz gidenimiz çok, hattâ

"Aradığım rehber bu işte!"

Ahmed Abdülhak Radulîhazretleri, Radul şehrinde doğdu, bu şehirde vefât etti.Gençliğinde bir "mürşit" arıyordu.Bir gece rüyâda"Aradığın rehber, Pani-püt şehrindedir"denildiSevinçle uyandı...Ve o an çıktı yola...O mürşit, Celâleddîn-i Pâni Pütî hazretleriydi. Talebeyi toplayıp;"Mükellef bir sofra donatın ki, kıymetli bir misâfirimiz geliyor"buyurdu.

Fakirlerin sığınağı mübarek zat...

Antalya civârlarında yaşayan velîlerdenAhmed bin Osmân Şernûbîhazretleri, aynı yerde vefât etti.Cömert bir zâttı.Maddî sıkıntısı olan, bu zâta gelirdi.Talebelerinden birinin fakîr bir komşusu vardı.O adam, bir gün bu talebeye gelip "Evlât! Yüz dirhem borcum var, ödeyemiyorum" dedi.Talebe sordu:"Ne yapayım amca""Hocana söyle de, temin etsin bana bu

Hatalarını anlayıp özür dilediler...

Büyük velîlerdenEbû Alî Sekafîhazretleri, Nişâbur'da doğdu. 939 yılında aynı yerde vefât etti.Bu zâtın ziyâretine, fıkıh bilgisi olan üç kişigelmişti bir gün.Oturup sohbet ettiler.Sonra yatsı ezânı okundu.Büyük velî imâm oldu.Cemaatle kıldılar namazı.Ancak mübâreğin okuyuşunu beğenmedi bu 'bilmiş' kişiler!Gûya tecvîde uygunbulmadılar kıraatini.Gece

"Senden altın kokusu geliyor!"

Cezâyir'de yetişen velîlerdenEbül Abbâs Müstegânimîhazretleri "rahmetullahi aleyh", Müsteganim şehrinde yaşadı, burada vefât etti.O devirde bir genç, ilim öğrenmeyi çok istiyordu.Yetîmdi de.Annesi, hırkasına "dört altın" dikip gönderdi ilim tahsîline. Genç, birkaç yer dolaştıktan sonra nihâyet geldi bu zâtın dergâhına.Ve arz etti:"Ben talebe olmak