Sinan Genim

Milliyet

Oğuz Kağan Destanı

Binlerce yıl önceden günümüze aynı hikâye: Güç bölünür, düzen dağılır…Dünya yüzünde var olan her kültürde olduğu gibi, Türk kültürünün de ilk ürünleri mitler, masallar ve destanlardır. Bunlar, bir kültürün edebiyat ürünlerinin ilk örneklerini oluşturmaları nedeniyle, erken dönem insanlarının yaşayış biçimlerini, duygularını, düşünce ve hayal âlemle

İstanbulun baruthaneleri

Şehri tanımayan yöneticiler, İstanbul'un zenginliğini heba etti; yanlış kararlar büyük kayıplara yol açtı. Geçmişin hataları, bugünün planlamasına ışık tutmalıKuruluşundan itibaren neredeyse her yıl savaş yaşayan Osmanlı İmparatorluğu, o dönemin savaşlarının en önemli malzemesi olan barutu, hüküm sürdüğü toprakların çeşitli şehirlerinde kurduğu bar

İstanbulun meydanları

Bir şehrin ruhunu meydanları anlatır İstanbul'un kayıp meydanlarının hikâyesi...İstanbul, günümüzde meydan açısından oldukça fakir bir şehirdir. Her ne kadar gerek İstanbul'da gerekse Beyoğlu bölgesinde "Meydan" adıyla anılan bazı alanlar bulunsa da bunların hiçbiri geleneksel meydan anlayışını yansıtmaz. "Meydan" sözcüğü, sözlüklerde "Üzerinde bin

Benim gazetem

"Milliyet", sadece bir gazete değil; belleğimde iz bırakan bir yol arkadaşıdır...İlkokula 1950 yılı Eylül ayında başladım. Yaşım oldukça küçüktü ama evimiz okula komşu olduğu için, biraz da "Bakalım ne yapabilir" diyerek beni birinci sınıfa kabul etmişlerdi. O yıllarda bizim eve günde iki gazete alınırdı. Sabahları, omzuna astığı meşinden yapılmış

Deutschland über Allah

"Deutschland über Allah" sadece bir söz oyunu değil, bir niyetin özetiBir dönem İngiliz ve Alman istihbaratçıların fink attığı ülkemiz ve onun üzerine oynanan oyunlar hakkında son zamanlarda çok sayıda yayın yapılmakta. Geçmişte yazılmış, ancak pek çoğumuzun haberinin olmadığı kitaplar dilimize tercüme ediliyor. Bu yayınların yanı sıra, üzerindeki

ALMAN ÇEŞMESİ! Görkemli bir hediye mi, yoksa bir gövde gösterisi mi

Sultanahmet Meydanı'ndaki Alman Çeşmesi, her ne kadar Sultan II. Abdülhamid'e bir şükran hediyesi olarak yaptırılmış gibi görünüyorsa da gerçekte Almanya'nın Müslümanlar üzerinde hamilik rolüne soyunmasının ve II. Wilhelm'in, bir imparator olarak spina üzerine anıt diktirmeye hakkı olduğunu düşündüğünün göstergesidirİstanbul'un pek farkına varılmay

Nemrut Kalderası