Osman ZENGİN

Yeni Asya

Diyar-ı Bekir'de Nurun bayramı

Diyar-ı Bekir'den muhterem, naif ve nazik insan Ömer Ergün kardeşimiz telefon edip "Ağabey, Diyarbakır'da, Doğu ve Güneydoğu mes'elesi ile alâkalı bir panel tertib edeceğiz, sizi de bekleriz" daveti üzerine gitmeye niyetlendik.Cemaatî ve iftirakî olmayan her davete, elimizden geldiğince, iştirak etmeye çalışıyorduk. Bursa'da, elli kûsur senelik tal

"Tanrı gibi görünüyormuş her yerde" (hâşâ)

Geçen sene, başta genç kardeşlerimizin ısrar ve arzularıyla başlayıp, devam edemediğimiz Risale-i Nurlarla müşerref olma serencamımızı anlatacağım inşaallah da şimdi ,başlıkla alâkalı kısma temas edeyim.İşte o gün Risale-i Nurlarla müşerref olduktan sonra, hemen Kocatepe Ada Apartmanındaki dershanemize yakın Mimar Kemal Ortaokulunda okuyan teyzemin

Kocaeli Valiliği M. Kemal için mevlid okutacakmış

İşittik ki, 10 Kasım günü, Kocaeli Valiliği, müftülüğe verdiği talimatla, M. Kemal için mevlid okutacakmış.Hani, bazı yerlerdeki CHP'li belediyelerde Kemalistlik huyları depreşti de, her tarafı heykeller ve resimlerle donattılar ya... Önce, CHP'li belediyelerin bir marifeti sandık. Ama değilmiş. İktidarda bulunan AKP'nin va-lisinin marifetiymiş bu.

Said Nursî'nin Cumhuriyeti başka, M. Kemal'in Cumhuriyeti başka (2)

Evet, Üstadın târif ettiği hakikî Cumhuriyet buydu.Bir asırdır tatbik edilen idare ve rejimi de, Üstad o şahane cümleleriyle şöyle anlatıyordu: "İstibdad-ı mutlaka [mutlak baskı, diktatörlük] 'cumhuriyet' nâmı vermekle, irtidâd-ı mutlakı [kayıt altına alınmayan mutlak dinsizlik] rejim altına almakla, sefâhet-i mutlaka [mutlak ahlâksızlık, nefsin em

Said Nursî'nin Cumhuriyeti başka, M. Kemal'in Cumhuriyeti başka (1)

Bugün, Cumhuriyetin 102. senesi. Ama hangi Cumhuriyetin Herkesin, kendine göre bir Cumhuriyet anlayışı var. Meselâ; Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin Cumhuriyet anlayışı başka, M. Kemal'in Cumhuriyet anlayışı başka.Cumhuriyeti kısaca "halkın kendi kendisini idare etme rejimi" diye tarif ederler. Yani burada; padişah, şah, kral, vs. gibi tek adam

Hayreddin Gümüş'e binler rahmet

70'li senelerde, gazetemiz Yeni Asya'da çıkan reklâmlardan memleketin neresinde kim varsa, âdeta ezberlemiştik.Bunlardan biri de, Bursa'da "Sultan mobilya-Ruşen Gümüş" idi. Kardeşi Hayreddin Gümüş'ün de, "Gümüş Mobilya" isimli mağazası vardı. İşte şahısları gıyaben, böyle reklâmlardan tanıyordum. Ama bundan otuz yedi sene önce Bursa'ya gelip yerleş

Yıktırdın Gazze'yi eylettin viran

Gazze mes'elesi için, Hamas sulh istemiş. Bu mevzuudaki fikrimizi, başlığı açarak söyleyelim.Eğer, hatırlayanlarınız varsa, Gazze'de, İsrail alçağının yaptığı katliamların ilk günlerinde, Yeni Asya'da, şu makaleyi yazmıştık; (https://www.yeniasya.com.tr/osman-zengin/ah-yaser-ah-leyla_591208) Ve o makalede şu ifadelerde bulunmuştuk: "Ne olduğu, kiml

Dahleden dinimize bâri Müselman olsa

Bir çoğumuzun bildiği bu mısra, Osmanlı Şeyhulislâmlarından "Bâhai"ye aittir.Ve günümüzde de bu, hani "kraldan kralcı" gibi davranıp, hiç alâkası olmadığı işlerde ortalığı tozu dumana katanlar için, bilhassa da, dinle, dindarlıkla, camiyle, mescidle alâkası olmayıp da, oraların içine parmağını sokanlar için kullanılır. Diyanetin, son zamanlarda oku

Ispartalılar hoş geldiniz

Bugün, güzel bir Pazar günü. Bugün Isparta'ya Nur doğdu. Bugün Isparta'da Nur'un bayramı var...Bugün Bediüzzaman Hazretlerinin, "Madem Isparta benim hakikî bir memleketimdir. Ben ruh-u canımla bu hakikî memleketime ve insanlarına hayır kazandırmak istiyorum. " 1 dediği Isparta'da, başta Peygamberimiz olmak üzere, Üstadımız, ahirete irtihal etmiş tü

Elhamdülillah, yirmi bininci nüsha

Üstad Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin, Şark (Doğu) Üniversitesinin, DP tarafından hayata geçirilmesi üzerine, Emirdağ Lâhikasında şöyle bir ifadesi var:"İşte, nasıl ki bu vatan ve millette Risale-i Nur –emniyet ve asayişin ihlâline sair memleketlerden daha ziyade esbab bulunmasına rağmen– asayişi temin etmesi gösteriyor ki, o Doğu Üniversitesi