M. Said Zeki

Yeni Asya

Güven zedelenirse...

Güven, insan ruhunun sığınağı, beslendiği hayat kaynağıdır. Güven zedelendiğinde insan ruhu da, toplum da sarsılır. Birlikte yaşamanın tadı kaçar.Rousseau'nun sözünü ettiği toplum sözleşmesi, fertlerin kendi iradeleriyle bir organizasyona katılmalarıdır. Bu sözleşme, ferdî hürriyetlerin korunması ve ortak iyiliğin sağlanması gayesiyle bir araya gel

Ahlâk ve adaleti gündemde tutmak

Fıtratı bozulmamış her insan; dünyanın bir köşesinde yapılan haksızlık ve zulme üzülür, iyilik ve güzelliğe sevinir. Sevgi, şefkat, merhamet, güzel ahlâk beşeri "hazret-i insan" yapan özellikler.İslâm güzel ahlâktır, güzel ahlâkı tamamlamak için insanlığa davettir. "Mü'minlerin iman bakımından en mükemmeli, ahlâk bakımından en güzel olanıdır." Öyle

Caddeyi patikaya çevirmek

Dehşetli bir zaman dilimindeyiz.Şuurlu ve basiretli davranmaya, ehl-i tahkik olmaya her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Müslümanları birbirine bağlayan binlerce 'bir'lik rabıtaları varken; siyasetin, cehaletin onları tefrikaya atması ağlanacak bir durum. Allah insanı, kâinatı muhabbet üzere yaratmış. İmtihan gereği zıtları iç içe karıştırıp

İslâm istibdada müsait mi

Bediüzzaman, 'delil ve ikna'dan ibaret manevî elmas kılıcının bir tarafını İslâm düşmanlarına savururken; diğer tarafını 'dinde hassas, muhakeme-i akliyeden noksan, ahmak dostlara' vurduğunu söyler.İslâmın barış, adalet, hürriyet, meşveret, şûra, kul hakkına riayet gibi hakikatlerini nazara almayan yanılabilir. İnsanların her işinde asıl olan meşv

Hazine denizde, anahtar kimde

Deniz hayat gibi dalgalı... Temel dikkatsiz... sandık kıymetliydi. Önceki yazımızdaki balıkçı Temel, bu defa 'Gülcemal' vapurunda bir yolcu. Babası sürekli onu uyarıyor. Çünkü sandık mücevher dolu."Aman dikkat et, oğlum!" Her Temel'in seferinde cevabı: "Merak etme babacığım!" şeklinde. ... Biraz sonra Temel korku ve endişe içinde babasına sorar: "B

Kayık küçük!

Belâların yağmur gibi üstümüze geldiğini düşündüğümüz anlarda 'belâ vereni' bulmak ve O'na iltica etmek, zahmeti rahmete çevirebilir.Pozitif bir telkin, bazen ilâçtan daha tesirlidir. Tebessüm çiçeği güvenli bir limandır. * Temel ile Dursun balığa çıkmışlar. Derken fırtına çıkmış. Temel'de bir telâş, bir telâş... Dursun: 'Telâş etme, Allah büyü

Gözümüzdeki perdeyi niçin kaldırmak istiyorsun

Görmezden gelsek, yok saysak... Haksızlıklar ortadan kalkar, her şey düzelir, zulümler biter, acılar diner mi acabaÖlümü inkâr etmekle ondan kurtulacağımızı sanıyoruz. İnsanlığımız tehlike altında. Hadi... başımızı kuma soktuk.. uyumuş da görmemiş duymamış gibi yaptık. Aklımızı güzelce uyuşturduk, kalbimizi kilitledik, vicdanımızı da susturduk! Pek

Cahiliye çağına dönüş: "Vicdanınızı vestiyerde unuttunuz Bayım!"

"Belkıs, bak; biz bir daha giriyoruz, cahiliye çağına Bak, bir daha giriyoruz vahşete Geriliğe, çirkefliğe, zillete Bir daha giriyoruz barbarlık çağlarına." N. KabbânîFarkında mısınız; dünya gittikçe çoraklaşıyor, yaşan(a)maz oluyor. Her şey maddede aranıyor. Karanlık bir cahiliye çağı... İnsanî, ahlâkî, hukukî değerler buhar olup uçuyor. Bir çölde

Kendimizle yüzleşmek; samimiyet ve cesaretle!

Can alıcı sual şuydu: Bilinen yol mu doğrudur, yoksa gidilen yol muEğer, "bilinen doğrudur" dediğimizde; can yakan ikinci soru geliyordu: Öyle ise; bildiğimiz yol ile, gittiğimiz yol aynı mı Bilgimiz ile fiilimiz örtüşüyor mu Yeni tabirle "söylem ile eylem" tutarlı mı Öğrendiği hakikatleri "emrolunduğu gibi dosdoğru" yaşayanları tebrik ve tenzih ed

Övmek serbest, tenkit ve ikaz yasak!

Müsbet eleştiri ve ikaza açık olmak olgunluk göstergesidir. Gurur ve kibire esir olan insan, en küçük bir ikaza bile tahammül edemez. Âdeta "nefsini ilâh gibi görür" kendini bütün kusur ve noksanlıktan takdis eder.Çevresindeki kişiler onu ikaz etmek yerine, methiyeler dizerse; akıbeti çetindir. Sadi Şirazî'nin ifadesiyle "Kusuru kendisine söylenmey