M. Latif Salihoğlu

Yeni Asya

Yatıştırma vazifesi

İnsanlık tarihinin belki de en "geçimsiz" çağında yaşıyoruz.Rekor seviyedeki boşanmaların, aile bireylerinin birbirinden koparcasına uzaklaşmaları, bu acı gerçeğin en bâriz bir göstergesi. Aile fertlerinden tutun toplumun en geniş dairelerine kadar görünen aynı geçimsizlik-uyumsuzluk hâli, akıllı hamiyet sahiplerini derinden derine düşündüyor; ayrı

Azamî iktisada riâyet

Bir önceki yazıda kaldığımız yerden devam ediyoruz. Asıl ve daimî konumuz "israf ve iktisad" meselesi.Hem, Risale-i Nur'daki tertibe göre gidecek olursak, "Ramazan"dan sonra "Iktisad-Şükür" risâleleri gelir. Öte yandan, mübarek Ramazan daha bitmeden, emekli ikrâmiyesi, geçim derdi, fâhiş zamlar, boykot çağrıları, bezdiren enflasyon artışı gibi konu

Boykot, israf, iktisad...

İktidar ile muhalefet arasında yaşanan siyasî çekişme, bir taraftan iktisadî hayatı da etkilemeye başladı. Özellikle firmalar ve çalışan kesimler açısındanEvet, çok yönlü boykotaj listesinde piyasadaki bazı ürünlerin, firmaların, markaların yer alması sebebiyle, toplumda bir kutuplaşma hâli belirdi. Bir taraf, boykot listesini yapıp "alışverişi ke

Baba ile kızın başına gelenler

Günün Tarihi: 4 Nisan 1979Dini siyasete âlet eden bir askerî cuntanın yaptığı darbe sonucu iktidardan düşürülen kardeş Pakistan'ın devrik Başbakanı Zülfikâr Ali Butto, uyduruk bir mahkemenin kararı sonucu idam edildi: 4 Nisan 1979. Hadisenin bu noktaya kadar gelişim seyrini şu şekilde özetlemek mümkün: Hemen her ülkede olduğu gibi, Pakistan'da da d

O bir Isparta Kahramanı

İki büyük manevî kahramanımız var: Tahirî Mutlu ve Zübeyir Gündüzalp. İkisinin vefat yıldönümleri arasında sadece 1 gün fark var. Zübeyir, 2 Nisan (1971) günü, Tahirî ise 3 Nisan (1977) günü rahmet-i Rahman'a kavuştu.İkisi de "saff-ı evvel"den olan Nur Talebeleridir. İkisi de hayatını ve her şeyini iman hizmetine vakfeden fedailerdendir. İkisi de u

Muhalefetsiz demokrasi olmaz

Evet, muhalefetin olmadığı bir demokrasiden söz edilemez. Demokrasi var denilse bile, bu, fiiliyatta değil, ancak "kâğıt üstünde" var olduğu anlamına gelir.Merhum Süleyman Demirel'in her vesileyle hatırlattığı meşhur olmuş şöyle bir söz var: "İktidar her rejimde var; ancak, hür muhalefet sadece demokrasilerde vardır." Buna göre, bir yerde muhalefet

Yolsuzluk mu var, yoksa hukuksuzluk mu

Meseleyi gazete lisanıyla ifade etmek gerekirse, sıcak gündeme dair cevaplanması gereken soru kısaca şudur:Başta İBB olmak üzere muhalefetteki partilere ait belediyelere yönelik yapılan operasyonların öncelikli sebebi yolsuzlukluk mu, yoksa hukuksuzluk mu Yani, belediyelerde yolsuzluk tesbit edildiği için mi söz konusu operasyonlar yapılıyor, yoksa

Demokrasi amaç mı, araç mı

Siyasetle uğraşanlar, başlıktaki soruya gayet açık ve net bir şekilde cevap vermeli. Çünkü, demokrasinin zıddı tahakkümdür, istibdattır, diktatörlüktürBakmayın siz bazı muhakeme fukaralarının "Demokrasi küfür rejimidir" demelerine. Eski tâbiri ile "demokrasi" denilen şey, "meşrutiyet"in ta kendisidir. Meşrutiyet manasındaki demokrasi, İslâmiyet il

Muhalefeti kriminalize etme politikası

Çeyrek asra yakındır ülke yönetiminde bulunan siyasî otorite, 2002 yılı sonlarında demokratik yollardan, yani sandık yoluyla iktidara geldi.Ne var ki, aynı yoldan gitmeye hiç, ama hiç niyeti yok. Yani, demokratik teamüllere uyarak ve sandıktan çıkana razı olarak gitmeyi hiç düşünmüyor. Nitekim, bu yolla gitmemek için elinden geleni yapıyor. Üstelik

"Ben Cumhuriyetçiyim" deyince

Altmış beş sene evvel rahmet-i Rahman'a kavuşan Bediüzzaman Hazretlerini anma programları devam ediyor.Mübarek Ramazan ayı olması hasebiyle, programların ağırlık kısmı Nisan ayına kaydırılmış durumda. Dolayısıyla, önümüzdeki Nisan ayı boyunca yurtta ve dünyanın muhtelif merkezlerinde Hz. Bediüzzaman değişik yönleriyle anılmaya, anlatılmaya devam ed