İdris Günaydın

Yeni Akit

Karpuzun kayanı

Karpuzun kayanı İDRİS GÜNAYDIN Yıl 1988 yılı idi. Ankara Balgat Ortaokulunda öğretmenim ve Çukurambar'da bir evde kiradayım. Dört nüfusuz. Tek maaşla geçiniyoruz. Bir gün Balgat'a kurulan haftalık Çankaya pazarı adıyla maruf pazardayım. Her hafta o pazardan alışveriş yapıyoruz. Okulun yaz tatiline girmesine az bir zaman var. Pazarda dolanırken sezo

Bana akıl verin ne olur

Bana akıl verin ne olur İDRİS GÜNAYDIN Allah biliyor ki ben bu CHP'ye oy vermek istiyorum. Ak Parti iktidarının en yorgun zamanında, CHP'den başka alternatif bir partinin olmadığı gerçeği karşısında, emekliler de böyle sızlanıyorken, ben ve eşim de bir emekli olduğumuzdan fırsatı fırsat bilerek, CHP'ye oy vermek istiyorum. Ama bunun için CHP'yi bir

Adam-insan

Adam-insan İDRİS GÜNAYDIN Annesinden doğan her iki ayaklı canlı, tavuklar hariç insandır. Yer, içer, düşünür, heyecanlanır, korkar, üşür, iş yapar, üretir. Bu özellikleriyle var olan varlık kendi çabası olmadan, anne ve babasının ameli ile dünyaya gelmiştir. Genler üzerinde yapılan araştırmalar gösteriyor ki; bitkilerimeydana getiren kromozomların

İmam Hatip meslek hocaları

İmam Hatip meslek hocaları İDRİS GÜNAYDIN Her fırsatta adalet, hakkaniyet der dururuz. Eğer hakkaniyet olsaydı İmam Hatip meslek hocaları Türkiye'de, mesleklere göre en yüksek maaşı almalıydı. Cumhuriyetin başından beri dine ve dini meslek ve gruplara şaşı bakan anlayış İmam Hatip meslek hocalarına da aynı şaşı bakışını devam ettirmiş. Eğer verilen

Birsempozyumun ardından (3) Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz

Birsempozyumun ardından (3) Bir zamanlar biz de millet, hem nasıl milletmişiz İDRİS GÜNAYDIN Bir sempozyum, eğer hedefini buluyorsa maksat hasıl olmuştur. Ne var ki bize ait olanı konuşmak yeni şey duyuyormuş hissi veriyor. Hatta yerli olanı konuşurken bile Batı'nın idrakimize giydirdiği terimlerle (elbiselerle) düşündüğümüz oluyor. Bu sempozyumun

Bir sempozyumun ardından (2) Meseleye kökünden bakabilmek

Bir sempozyumun ardından (2) Meseleye kökünden bakabilmek İDRİS GÜNAYDIN Bundan önceki makalemde Giresun Üniversitesi İlahiyat Fakültesinin "Ahilik" konusunu işlediği bir sempozyum yaptığını ve bu tür sempozyumların bize, vaktiyle nasıl dik durduğumuzu öğrettiğini söylemiştim. Sempozyumun açılışında, İlahiyat Fakültesi Dekanı olan Sayın Muharrem Ak

Bir sempozyumun ardından (1)

Bir sempozyumun ardından (1) İDRİS GÜNAYDIN 15-16 Mayıs tarihlerinde Giresun Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öncülüğünde fakat asıl organizasyonda hakim ruh kıymetli arkadaşımız tarihçi Mehmet Fatsa olan bir sempozyum yapıldı. Üniversitenin konferans salonunda iki gün, Yağlıdere'de de bir oturum süren sempozyum bizim tarih olarak aslında ne büyük z

Böyle durum gözükmedi

Böyle durum gözükmedi İDRİS GÜNAYDIN Tarih üzerine araştırma ve yorum yapanlar derler ki; Osmanlı Devletinin en güçlü olduğu zirve dönemi, Kanuni Sultan Süleyman devridir. Lakin gerileme de o devirde başlamıştır. Recep Tayyip Erdoğan'ın en zirvede olduğu dönem bu dönemdir. En popüler olduğu dönem, en akil olduğu dönem, muhaliflerce en çok eleştiril

Çok şükür; bu aralar malzeme çok çıkıyor

Çok şükür; bu aralar malzeme çok çıkıyor İDRİS GÜNAYDIN Bir yazar için en zor şey konu bulmaktır. Yazı yazmak çocuk oyuncağı. Ama ne yazacağım Ne yazmalıyım ki tekrar olmasın Giresun küçük yer. Burada İstanbul - Ankara gibi siyaset bilgileri, kulis bilgileri duyulmuyor. Ülke insanını ilgilendiren olay da olmayınca iş düşüyor haber kanal ve portalla

Yüz yılın barışı: Biri er baktı diğeri er doğdu

Yüz yılın barışı: Biri er baktı diğeri er doğdu İDRİS GÜNAYDIN Şurası muhakkak ki; PKK'nın silah bırakması yüz yılın barışıdır. Şeyh Sait'in, Koçgiri'nin, Ağrının, Dersim'in barışıdır. Eruh baskınının barışıdır. Bu barışın iki önemli kahramanı vardır. Bunlardan biri Sayın Devlet Bahçeli'dir. O, gerçekten Türkiye Devletine yapabileceği en büyük hizm