Merhum Necmettin Erbakan'ı andık

Necmettin Erbakan bu millete Allah'ın lütfu; bir iman, siyaset ve devlet adamıdır.

Aynı zamanda Türkiye'de henüz akademik başarı rekoru kırılamayan, bir başarının ve zekanın sahibidir.

Türkiye'de dindarlar, Selçuklu ve Osmanlı Tarihine hatalarıyla sevaplarıyla nankör bakmayanlar ve yurdunu, milletini canından çok sevenler, ırkçılık değil nizamı alemci, davasına meftun olup İ'lay-ı kelimetullah sevdasında olanlar, maalesef 19231950 arası bir mağaraya hapsedildiler. Mağarada ışık yok Dışarı çıkmaya kapı yokCinnet mustatili

Azap, sürgün ve ölüm mustatili

Merhum Menderes bu mağaranın duvarına bir pencere açtı. İçeri aydınlık dolmaya başladı. Demirel ise pencereyi ne genişletti ne de daralttı. Rahmetli Özal daha geniş bir pencere açtı. Merhum Erbakan ise mağaraya kapı açıp mahpusları oradan kurtaran insandır.

Şu yazdıklarımı, çekenler anlarlar.

Almanya'da öğrencilerime ilkokul yıllarındaki kurşun kalemini yontma serüvenimizi anlatıyorum bir gün. İki tarafı keskin jiletle nasıl kalemin ucunu yonttuğumuzu, yontarken terleyen parmaklarımızdan jiletin kayıp parmağımızı kestiğini

O çocukların sahip oldukları imkanların ne büyük bir lütuf olduğunu v.s.

Öğrenci soruyor: "Hocam! Neden markete veya kırtasiyeye gidip kalemtıraş almıyordunuz"

Bilmeyene nasıl anlatacaksınız Yaşamayana neyi hatırlatacaksınız o tarihlerde yaşadığımız muhitte yol, kırtasiye ve kalemtıraş olmadığını!

1973 tarihinde duydum adını ilk kez. Yeni bir parti kurulmuş ve lideri de Necmettin Erbakan'mış. Yakında da seçim olacakmış.

Henüz orta üçüncü sınıftayım. Sadece Demirel'in Başbakan olduğunu biliyorum. Bunun dışında siyasi gelişmelerden bilgim de yok, ilgim de yok.

Ailem Adalet Partili Daha sonra da ANAP'lı

Biz, önce MSP ve "Erbakan'ca" bir siyasi duruşa sonra da MTTB ve Akıncılar Teşkilatlarındaki aldığımız feyiz, bilgi ve terbiye ile İslami bir dünya görüşüne sahip olduk. Çok şükür.

Dünyada üç iktisadi düzen vardı. İkisi dünyaya icraat olarak hâkim biri de hakim olacağı günleri bekliyordu. Kapitalizm, komünizm ve İslam Çok şükür ki; doğru yerdeydik. Kapitalizm ve komünizm denendikleri için merhum hocamızın tabiriyle: "Denenmiş denenmez" noktasındaydı. Komünizm felsefi olarak da fiili olarak da iflas etti. Aslında kapitalizm de çoktan iflas etti ama sermaye ellerinde olduğu için kuyruklarını dik tutmaya çalışıyorlar. Bir de dünyada İslami ekonomik sistemi dört başı mamur uygulayan yok. Bunun da sebebi; dünyaya siyaseten de iktisaden de Yahudi lobisinin, Batı hegemonyasının, Siyonist embesillerin hakim olması.

İşte merhum Necmettin Erbakan, tam da burada daha iyi anlaşılır hale geliyor. Gözü görenler, kulağı duyanlar için tabii.

Daha ortaokul son sınıfta bir öğrenciyim. Ailem anne ve baba tarafından Adalet Partili Karşımda üç şiddetli muhalif çevre oluştu. Bunlardan biri Giresun ve civarında müridanı olan ve benim sülalemden de oraya intisaplıların bulunduğu bir tarikat

İkincisi sülalemden bazılarının içli dışlı olduğu Süleyman Efendi Cemaati

Üçüncüsü de Adalet Partinin bana uzaktan yakından akraba, komşu, çevre, ahbap olanları

Öyle saldırıyorlar ki; "Erbakan kızılbaş Bir abdestle beş vakit namaz kılmış Sekreteriyle evlenmiş İrancı VehhabiYalancı Yeşilkomünist"