Türkiye artık resmen olmasa da fiilen seçim sathı mailinde sayılır. Zaten -zamanında yapılacak olursa- yalnızca bir yıl kaldı sandık başına gitmemize. Dolayısıyla iktidar değişimi konusunun bugünlerde daha önceki dört yılda konuşulduğundan daha fazla gündemi işgal etmesi gayet normal. Mevcut hükümetin yönetim pratiklerinin sonucu olarak iyice yıpra
Tarihe baktığınızda görüyorsunuz ki insanları birbirine düşürmüş, kan akıtmış, büyük acılara yol açmış görünen bazı dinî anlaşmazlıklar aslında çoğu defa dinî olmayan anlaşmazlıkların vitrinidir. Yani siyasi anlaşmazlıkların. Elbette siyasi anlaşmazlıkların arkasında da daima ekonomik çelişkiler vardır.Siyasi veya ekonomik birtakım hedeflere yöneli
Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya üyelikleri hususunda veto hakkımızı gündeme getirip bu ülkelerin Türkiye'yi hedef alan terör örgütlerine verdikleri desteği tartışma konusu yapmak işe yarar bir hamle miÖzellikle İsveç'in başta PKK olmak üzere birtakım terör örgütlerine gösterdiği sempatik yaklaşım bizim açımızdan hiç dostane değil. Bu konuyla bağlant
Ümit Özdağ ve partisi artık Türk siyasetinin kayda değer bir fenomeni durumunda. İktidarın ve muhalefetin şu ya da bu sebeple lakayt kaldığı bir alana -bence yanlış ve tehlikeli bir yaklaşımla- el attığı için.Özdağ'ın ülkedeki sığınmacılar sorununu sert bir yabancı karşıtlığı şeklinde siyasetinin ana konusu haline getirmesi kamuoyunda geniş yankı u
Kötü yönetim şanssızlık eseri karşımıza çıkan bir olay değil. Bir zihniyetin eseri. Aynı zamanda bazı tercihlerin sonucu. Mesela devleti liyakat sahibi kadrolarla ve kurumlarla değil sadakat sahibi dar bir grubun desteğiyle tek başına yönetme hevesinin. Bir devletin pekâlâ bu şekilde de yönetilebileceğini düşünmenin. Onun için bugün yalnızca belirl
Geçenlerde denk geldim, sosyal medyada bir grup "yine" İskandinav modelini tartışıyordu. İskandinav ülkelerinde ve Finlandiya'da -aslında genel olarak Batı Avrupa toplumlarında- ekonomik refah, toplumsal gelişmişlik bizim gıpta ettiğimiz seviyelerde, malum.Bahse konu tartışmada kimileri bu ülkelerde nüfusun az olmasına, kimileri oradaki insanların
Adalet duygusu sevdiğimiz insanların haklarının korunması, sevmediklerimizin cezasını bulması arzumuz değildir. Kim olursa olsun haklının hakkını almasına, kim olursa olsun haksızın cezasını bulmasına razı olmaktır. Bu duygunun kurumlaşmış tezahürüne hukuk diyoruz. Hukuk medeni toplumların kurumudur. Medeniyet öncesi toplumlarda yasa ve kurallar ka
Özdemir Asaf'ın herkesçe bilinen dizeleri basit bir gerçeğin ifadesi: "Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu Birinciliği beyaza verdiler." Benzer şekilde Türkiye'de de otokrasi ile birlikte kurumların devre dışı kalması, liyakatın yerini sadakatin alması, siyasi çıkarların milli çıkarların önüne geçmesi sonucunda her alanda bozulma ve kirlenme var
Siyasette yirmi dört saat çok uzun bir süredir demişti rahmetli Demirel. Onun için belki de bir yıl sonra yapılacak bir seçimin sonucunu bugünkü şartlara bakarak öngörebilmek kolay değil. Gerçi iktidar açısından durumun güllük gülistanlık olmadığı belli. Mevcut durumda gireceği bir seçimde başarılı olma şansının çok az olduğunu herkes görüyor. Bilh
Ankara'nın epeydir sorun yaşadığı İsrail başta olmak üzere Suudi Arabistan, Mısır, BAE ile ilişkilerini "normalleştirme" yolunda attığı adımlar bir zorunluluğun sonucu. ABD'de -niye bu kadar gönülden desteklediğimizi bilmediğimiz- Trump idaresi yıkıldıktan sonra Biden ile arayı düzeltmek için bunları yapmaya mecburduk. Ama bu kadar ihtilafı, bu kad
© 2016