Hakkı Yalçın

Takvim

Aşk ve yağmur!

AŞK belasını arayan bir militandır, yağmur mülteci. Aşk bir akıl hastalığıdır, yağmur ahmakları bile ıslatma ustalığı. Aşk iki kişinin yazdığı kaderdir, yağmur camlara vuran ritmik bir seramik sanatçısı. Aşk bazen kibritçi kızların aşk oyuncağıdır, yağmur evlerin önünde biriken sulardaki çamurlu oyuncağı. Aşkta omuzlarına yaslandıklarımızla kalır

Çocuklar için!

BÜTÜN çocukların yaradılışındaki sihir masumiyettir, o sihri yok eden zamandır Kendi çocukluklarını unutan büyüklerin yok saydığı zaman. Şimdiki bayramlarda eski güzelliklerin kalmamasının sırrı da budur, çocukların aklını oynatan da! Hayatın arka sıralara attıkları çocuklar, sorulara pek parmak kaldırmazlar ama gün gelir ülkeyi ayağa kaldırırlar.

Çocuk masalları!

KAÇ yaşında olursak olalım kendimizi ölüme genç hissederiz. Ama genç insanları kaybettiğimiz zaman acıyı katlamalı hissederiz. Şu sıralar her türlü kötülüğün koynuna atılan çocukların ihtiyar olduğu bir zaman diliminden geçiyoruz. O yüzden onlara çocuk masalları anlatır güneşli günlerden bahsederiz. Siyasetle ilgimiz yoktur, kara kara düşünürken b

Bayram

ÇOCUKLUĞUMUZUN en güzel rüyasıydı bayramlar. Aylardan Mayıs'sa her çocuk kendi uçurtmasının kuyruğuna takılırdı. Parasız sevinçlerin çocuklarıydı onlar, bahar kokarlardı. Mavi nurdan bir ırmak gölgede bir salıncak üzerinde gökyüzüne çıkarlardı merdivenle. Sizler görmemiş olabilirsiniz ama ben gördüm! Ben mahallelerdeki komşuluk bağlarını da gördüm,

Resimler!

YAŞIMIZ küçük diye sinema kapılarının dışında kalırdık. Bizler de film afişlerinin içine dalardık inadına. O zamanki filmleri bütün çocukların izlemesi gerektiğini bilirdik çünkü. Yerde bulduğumuz cüzdanın sahibini aramayı Sadri Alışık'tan öğrendik. Kimselere minnet etmeyen onurlu duruşu Türkan Şoray'dan. Gömleğini tellere kaptıran çocuklardık ama

Barış

BAZILARI için yaşamak sadece hayatta kalma mücadelesidir, bazıları için 'at bombayı ölsünler!' O yüzden bütün teklifleri geri çevirir barış! Bir taraftan Ukrayna'ya yardım eder gibi görünüp öte yandan el altından Rusya'nın gücüne güç katanların barışla ne işi olur ki zaten! Yüksek sesle konuşan alçakların dünyasında çocuklara mışıl mışıl uyumak bil

Cennet kuşları

SABAH yürüyüşlerinde selamlaştığım bir adam iftardan sonra hava almaya çıktığım parkta yanıma geldi. "Sizi her sabah izliyorum kuşlardan bile erken uyanıyorsunuz" dedi. "Guguklu saatim var" dedim, "penceremin önündeki kuşlarla bir olup beni uyandırıyorlar!" "Kuşlara kaldıysak yandık" dedi. Gülümsedim "onlar cennet kuşlarıdır güneşe doğru uçar" dedi

Savunma!

ÖNCE evlerde televizyon ve bilgisayar karşısında başladı kaybolmalar, sonra karanlık sokaklarda. Babaların kulaklarını çektiği çocukluk da kalmadı, çocukların büyüklerini saydığı asil yıllar da! Yaşlılık; gençlerin vurdumduymazlığı için bestelenmiş bir şarkıdır artık, içlerinde tonlarca yarayla! Ama bilinmesi gereken bir şey vardır ki her şey sıra

23 Nisan!

DÜNYADA çocuklara armağan edilen tek bayramın sahibidir çocuklarımız. Mustafa Kemal Atatürk'ün çocuk sevdasına mahsuben. Gündüz avuçladığımız güneşi geceleri evlerimize doldururduk. Mum ışıklarında parmak oyunları vardı, anneler babalar acılarından gül yapar çocuklarının saçlarına takardı. Dizleri kanayan haylaz çocukluğumuzun hala izleri durur ya

Uyuşturucu!

BUNDAN 3 yıl kadar önce bir yaz günü ayağında şort, üzerinde kan lekeli bir tişört ve çıplak ayakla biri gelmişti evimin altındaki kuaför dükkanının önüne. Kolunda serum izleri vardı, "nerden geliyorsun" diye sorduğumda hastaneden kaçtığını söylemişti. Daha otuzunda bile değildi, "uyuşturucu kullanıyorum" demişti! Hemen eve çıktım; bir ayakkabı bi