Abdüllatif Uyan

Türkiye

"İyi insan nasıl olur efendim"

Derviş Ahmed Semerkandîhazretleri, Mâverâünnehr bölgesinde yetişen âlim ve velîlerin büyüklerinden bir mübârek zâttır.Bir zaman, kadıhâkimyapmak istediler bu zâtı.Ancak o, kabul etmedi.Kadı olursam "kul hakkına" girerimdiye korktu!Isrâr ettiler.Yine kabul etmedi.Zorladıklarında;"Ben hâkimlik yapamam!"buyurdu:"Hayır yaparsın" dediler."Yemînle söylüy

Ben kötü söz bilmem ki

Demirtaş Muhammedî"rahmetullahi aleyh" Mısır'da yetişen büyük velîlerden olup, kabr-i şerîfi, Mısır'ın Hüseyniyye beldesinde bulunan kendi zâviyesindedir.Bir gün birkaç sevdiğiyle yolda giderken birisi hakaret etti bu zata.O, hiç cevap vermedi...Ve devam etti yoluna.Adam bunu görünce ileri gidip daha çirkin şeyler söyledi. Yine cevap vermeyince yan

"Sen verirsen Allah da sana verir"

Demir Hoca"rahmetullahi aleyh", Nevşehir'de yaşayan velîlerden olup, kabr-i şerîfi oradadır.Çok cömert bir zâttı.Kendisine bir hediyegelseydi hemen fakîrlere dağıtır, kendine bir şey ayırmazdı.Kendisi de muhtaçtı hâlbuki...Hanımı bir gün dert yandı kendisine.Dedi ki:"Efendi! Biliyorsun ki, bizler fakîr ve muhtâcız.""Evet hanım.""İhtiyaçlarımızı tem

Allah dostlarını üzenlerin cezâsı!

Bâlî Efendi"rahmetullahi aleyh" hazretleri, Anadolu Evliyâsının büyüklerindendir...1572'de İstanbul'da vefât etti. Bu zâtı bir düğün yemeğine dâvet ettiler.Kabul edip teşrîf etti.Ancak yemek sırasında birisi yüksek sesle malayani, boş şeyler konuşup üzdü bu büyük velîyi.Mübârek zât onun bu hareketinden rahatsız olmuştu...Ev sâhibini çağırdı.Yavaşça

"Hesâbına bir daha bakın!"

Bedreddîn Serhendî"rahmetullahi aleyh" hazretleri, Hindistan'da yetişen büyük velîlerdendir. 1688'de Hindistan'da vefât etti...Bu zât bir gün şunu anlattı sevdiklerine:Vaktiyle bir mümin vefât eder.Mîzan'da amelleri tartılır.Günahları ağır gelir.Melekler, onu tutup, cehenneme sürüklerler. Cenâb-ı Hak, bildiği hâlde"Ey melekler! O kulumu nereye götü

"Kimse eli boşdönmesin!"

Dede Ömer Rûşenî"rahmetullahi aleyh"evliyânın büyüklerindendir...Aydın'da doğdu.Tebriz'de vefât etti...Bir sene hacca gitti.Arafat ovasında, hacıların yalvarmalarını ve içli iniltilerini görünce, ellerini duâya açıp;"Yâ Rabbî! Bu Müslümanların haccını kabul et. Haccı kabul edilmeyen biri varsa, benim hac sevâbımı ona yaz. Kimse 'eli boş' dönmesin b

Hazreti Hızır'ı görmek için...

Baba Nîmetullah Nahçıvânî"rahmetullahi aleyh", Osmânlılar zamânında yetişen velîlerdendir. 1514'te Konya'nın Akşehir kasabasında vefât etti.Bir gün biri geldi.Arz etti bu zâta:"Hocam! Size bir şey sorabilir miyim""Buyur kardeşim, sor.""Hocam! Ben, Hızır aleyhisselâmla görüşmeyi çok istiyorum, ne yapmamlâzım acabâ"Buyurdu ki:"Üç şeye dikkat et!""Onl

"Mümin kardeşlerine ikrâm et!"

Dede Halîfe"rahmetullahi aleyh", Osmânlı âlim ve evliyâsının meşhurlarındandır.Amasya'da yaşadı.İznik'te vefât etti...Bu zât birkaç talebesiyleseyahate çıktı bir gün.Az sonra suları bitti.Ancak hem içmek için lâzımdı su, hem de abdest için...Talebeler etrâfa dağılıpsu aradılar.Ancak bulamayıpgeri döndüler.Namaz vakti de geçmek üzereydiki, telâşla b

"Ne nâzik el yanmasa bâri!"

Bir gün Halîfe Hârun Reşid, Ebû Yûsüf hazretlerine (rahmetullahi aleyh)"Beni, Dâvud'a götür. Öğüt nasîhat isteyip duâsını alayım"dedi.Evine vardılar.Müsâfeha ettiler.Hazret-i Dâvud, Halîfenin elini tutunca"Ne nâzik el, cehennemde yanmasa bâri"buyurdu.Halife duygulandı!Ve nasîhat istedi.O zaman;"Ey Halîfe! Allah'ın kullarına zulmetme ki, âhirette al

"Nimet gelince şımarma, gelmeyince de üzülme!"

Dâvud-i Tâî"rahmetullahi aleyh" hazretleri; bir kabrin yanından geçiyordu ki, gâipten bir ses duydu.Kulak verdi."Ben zekât vermedim mi, namaz kılmadım mı, oruç tutmadım mı, falan hayırlı işi yapmadım mı" diyordu.İkinci bir "ses" de,o kişiye cevâben;"Evet yaptın, ama Allah için değil; insanlar beğensin diye yaptın. Yalnız kalınca da Allah'a âsi oldu