Süleyman Seyfi Öğün

Yeni Şafak

Kutuplaşma notları

Dünyânın ağır bir kriz yaşadığının herkes farkında. Kimi derin kökleri itibârıyla, kimi de intiba düzeyinde bunu görüyor. Kriz çok taraflı bir şekilde tezâhür ve tecessüm ediyor. Bir tarafıyla ekonomik, diğer taraflarıyla da siyâsal ve kültürel.. Türkiye de bundan nasibini alıyor... Belki de 1930'ların dünyâsına çok benzeyen bir tablo ile karşı kar

İki hat

Türkiye Cumhûriyeti'nin son zamanlarda dış siyâsette dikkâte değer bir dönüşüm içinde olduğu tâkip ediliyor. Bu, aşağı yukarı Biden'ın liderliğinde Demokratların Amerika'da ikitidâra geldiği noktadan itibâren başlatılabilecek bir süreç olarak değerlendirilebilir. Bâzı aceleci yaklaşımların sözcüleri, Türkiye'nin yeniden NATO ayarlarına döndüğünü il

Atlantik çatlağı

II. Genel Savaş sonrasında kurulan dünyâ düzeninde, sermâyenin yoğunlaşma merkezlerine dikkât etmek çok mühimdir. Bu yoğunlaşmalar, aynı zamanda dünyâ işbölümünün nasıl şekillendiğini gösterir. Buna göre, ABD ile Kıt'a Avrupası arasındaki bağ, ana yoğunlaşma merkezini oluşturmaktadır. Diğer sıklet merkezi, Pasifik üzerindeki ABD-Japonya ekonomileri

Düşmanlaştırma üzerine

Emperyalizm, hegemonyasını garanti altına almak için bir düşman kampın varlığına ihtiyaç duyar. Soğuk Savaş esnâsında, ABD'nin hegemonik açılımlarını sağlayan, Sovyetler Birliği'nin merkezde olduğu, adına Demir Perde denilen bir kampın varlığıydı. ABD emperyalizmi, bu kampa karşı ekonomik, kültürel, siyâsal ve ideolojik alanda bir mücâdele yürütüyo

Muhit mi, takı mı

Farkındayım, başlık biraz tuhaf oldu. Ama iki Frenkçe kavramı, habitus ve bijüteriyi karşılamak adına bulduklarım bunlardı. Evet, ikincisi nispeten karşılayıcı; ama muhit ne dereceye kadar habitus kavramını karşılar, tartışılır. Her neyse, ama yine de en çok yaraşanı, yakışanı o Haydi, başlayalım..Tabiatta yaşamıyoruz. Târih bir bakıma, tabiattan d

Geçiş süreçleri üzerine düşünmek

ABD-Rusya-Çin arasındaki gerilimler tırmanıyor. Tablonun hiç de hayra alâmet olmadığını söyleyebiliriz. Sürece, kuvvetlerin iç kırılganlıkları eşlik ediyor. ABD'de ekonomik hayat, ortaya hiç de iç açıcı bir manzara koymuyor. Aşırı borçluluk, sınırsız para basımı, ekonomik durgunluk, işsizlik ve nihâyet kamuoyunun pek alışık olmadığı enflasyon oranl

Savaş rüzgârları

ABD-NATO çevreleriyle Rusya arasında, Ukrayna üzerinden yaşanan kriz tırmanıyor. Bu gelişmelerin tahripkâr bir savaşa yol açıp açmayacağı bir tedirginlik mevzuu. Farklı değerlendirmeler mevcût. Bâzı çevreler, tarafların silâh kapasiteleri sebebiyle savaşı göze alamayacağı; bir noktada uzlaşmanın yolunu bulacaklarını iddia ediyor. Bunu siyâsal târih

Komedyenler, silikler ve otokratlar

Ukrayna ile Rusya arasındaki militarist tırmanmanın tozu dumanı içinde belki de ikincil plâna düşen bir hususun; liderlerin nitelikleri üzerinde durmak istiyorum. Bir taraftan ,kimilerine göre Yeni Çar veyâ Yeni Petro olarak görülen, yüz hatlarından ne düşündüğünü ve hissettiğini anlamanın imkânsız olduğu, KGB'den yetişen Putin, diğer tarafta ise k

Duygular ve düşünceler üzerine

Sezen Aksu tartışmaları büyüdü. Doğrusu yazıp yazmama husûsunda çok düşündüm. Başlangıçta yazmamak karârındaydım. Daha sonra, bu gündemin bâzı değerlendirmelerimi yazmak için bir fırsat olduğunu hissettim. Bilge mîmar Turgut Cansever'in parça-bütün ilişkisi üzerine yapmış olduğu değerlendirmeler çok dikkâtimi çekmiştir. Turgut Bey, Osmanlı estetiği

Türkiye ve İsrail

Türkiye'nin yakın zamanlar îtibârıyla, bilhassa Biden ABD'de iktidâra geldikten sonra bir sıkışmışlık yaşadığı sır değil. Bu sıkışmışlığın sâdece 1990'lardan başlayarak Türkiye'nin ABD, NATO ve AB tarafından dışlanma süreçleriyle mahdut olmadığını da kestirebiliyoruz. Rusya'nın Suriye'ye girmesi, Libya'da karşımıza çıkması bu sıkışmışlığın başka bi