Mehmet Yaşin

Sözcü

Ehlikeyfin mutfak kültürü

Ehlikeyf dediğin biraz da malumatfuruştur. Sofralar böyle bilge insanları sever.Zaten sofralarda meze kadar malumat da önemli değil midirEhlikeyfin bilgilisi makbuldur. Onun ağzından bal damlamalıdır ki, sofranın neşesi tam olsun.Ehlikeyf, yediğinin içtiğinin gelmişini, geçmişini bilir. Araştırır, okur, öğrenir.Çaba sarf eder.Bildikleri lüzumlu bil

Kalkan balığından özür diliyorum

Kalkan balığından herkesin gözü önünde özür diliyorum. Meğer ki ben, önceki yazılarımda, ballandıra ballandıra kalkanın lezzetinden bahsederken onun katliam fermanının imzalanmasına çanak tutuyormuşum.Bir kez daha yazıklar olsun bana!Üstelik bu suçu ilk kez de işlemiyorum.Kalkanların tanrısı bağışlasın beni! Pişmanım!Tezgahlardaki kalkanların "hami

Ata'nın kara tahtalı sofrası

Konuya, evirip çevirmeden girmekte yarar var: Atatürk, sofrayı severdi ama yemekle arası iyi değildi. Yani moda deyimle "gurme" değildi. Onun için sofra, bilgi alış verişinin yapıldığı bir toplantı yeriydi. Veya, "Ulusal yazgının dokunduğu bir tezgahtı." Onun için, yemek masasının bir kenarında kara tahta dururdu. Yemeğe katılanlar, düşüncelerini b

Bir zamanlar Haliç

Balat'ın veya Fener'in sırtlarına çıkıp, etrafa bakacak olursanız şunları görürsünüz: Daracık sokaklar, çoğu yıkılmak üzere olan 3-4 katlı cumbalı, kagir evler. Bu yaşlı ve yorgun binalarda hala yaşam sürmektedir. Yaşayanlar, evlerinin kırığını döküğünü, renkli badanalarla örtmeye çalışmışlardır.Balkonlara gerilmiş iplerdeki yıpranmış, renkleri sol

New Orleans'ta kaçak işçi olmak

Dünyanın sunduğu olanaklardan, kendilerine de düşen payı almak, insanca yaşamak, açlıktan ölmemek için ölmeyi göze alan insanların dehşet veren yolculuklarını okudukça, unutmaya niyetlendiğim geçmişim gözümün önüne geliyor.Ölmemek için, ölüme gidenlerin ne istediklerini, bazılarından daha iyi kavrayabiliyorum.Çünkü !..Ben de bir zamanlar onlar gibi

Anadolu'nun en eski yemekleri

Bugünlerde Prof. Ahmet Ünal'ın, "Anadolu'nun En Eski Yemekleri" adlı kitabını okuyorum. Münih Üniversitesi Hititoloji ve Eski Anadolu Dilleri bölümünün başkanı olan Ahmet Ünal, kitabında Hitit ve eski Anadolu sakinlerinin gıda maddelerini hangi kaynaklardan sağladıklarını, neler yiyerek, nasıl beslendiklerini belgeler ışığında anlatıyor.Kitapta, dü

Podyumlardaki uzaylılar

Akşam üstü, saati gelince haberleri izlerim.İzlediklerim, tabii ki kimilerinin "bağımsız", kimilerinin "muhalefet" dedikleri kanallar !Onlar da bir elin parmakları kadar bile yok !Biraz orada, biraz burada takılıp kalıyorum. Aslında onların da bağımsız haberciliğe pek dikkat ettikleri yok gibi.Röportaj yaptıkları insanlar bile "seçmece". Kim ne der

Soğansız yemek olmaz

Geçenlerde soğan çorbası yapmak için mutfağa girdim. Bu çorbayı çok severim. Tek sorun, çorbayı içerken üstüne rendelenen peynirin sünmesi. Uzayıp giden peynir, bir türlü kopmak bilmez, insana zor anlar yaşatır.Bu çorba her ne kadar lüks restoranların mönülerinde yer alsa da aslında fakir yemeğidir.Yemek tarihi kitapları, antik Yunan ve Roma'da fak

Damağımın tarihi

Damağımın geçmişini hatırlamak istedim. Ne kadar geriye gidebilirdim acaba Altı yaş civarında, sis perdesinin arkasında bir şeyler hatırlıyorum.Malatya'da, Taş Mektep'te, ilkokulun ilk sınıfına gidiyordum. Hatırladıklarım:Boğazıma kaçan leblebi tozu. Sararmış çitlembikler. Yol kıyısındaki ağaçlardaki iğdeler. Bir de komşu bahçedeki ağaçtan topladığ

Hoşgeldin balık !

Geçen hafta balıkçılar, bir umut, yine ağlarını denize bıraktılar. Her yıl olduğu gibi , bu yıl da medya aynı şeyleri yazdı: "Bu sezon balık bol olacak. Doya doya yiyeceğiz !"İlk toplanan ağlardan beklenildiği gibi, biraz hamsi, biraz sarı mezgit çıktı. Onların da kilosu 100 lira civarında. Balıkçılar, hale gelen tekne sayısı artıkça fiyatlar düşer