İttifak Siyasetinde Normale Dönüş

AKŞENER yerel seçimlerde 6'lı masanın iliştirilmiş bir parçası olmayacağına dair her gün daha iddialı açıklamalar yapıyor.
Ancak kamuoyundaki genel eğilim Akşener'nin bu açıklamalarını ilkesel değil taktiksel olarak değerlendirmek yönünde. Daha açık söylemek gerekirse herkes Akşener'in pazarlık masasına daha güçlü oturmak için ittifaktan vazgeçmiş gibi yaptığını düşünüyor. Bu düşüncenin iki nedeni var; birincisi Akşener daha önce aynı şeyi yaptı. Oturmam dediği masaya oturdu, kalkmam dediği masadan kalktı ve asla geri dönmem dediği masaya geri döndü. Dolayısı ile karmaşık ve analitik açıklamalardan önce insanlar bu basit tecrübeye dayanarak Akşener'in yine masaya döneceğini varsayıyor. İkinci ise Akşener'in CHP'nin peşine takılıp, 6'lı masaya ilişmesi, üstüne Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığına dolgu malzemesi olması o kadar büyük bir siyasi hataydı ki insanlar zamanında böyle bir hata yapmış siyasetçinin bugün 6'lı masaya bir daha oturmama ileri görüşlülüğünü göstereceğine inanmakta sıkıntı çekiyor.
Akşener bugün ittifak siyasetinin Türkiye'ye yaramadığını söylüyor.
Modeli kabahatli buluyor ve tüm siyasi partileri ittifaktan toptan vazgeçmeye çağırıyor. Ancak sorunun ittifak kurmakta değil kendisinin ve partisinin ittifak kurma biçiminde olduğunu anlamamış gözüküyor Siyasi ittifaklar basitçe asgari ortak paydası olan aktörler arasında asgari ortak hedeflere ulaşmak için kurulur. Akşener'in büyük bir hevesle dahil olduğu hatta kendi iddiası ile yerel seçimler bazında kurucusu olduğu 6'lı ittifak ise bu en basit ve asgari ortaklaşmalardan yoksun. İYİ Parti ile CHP'nin birçok temel konuda benzerlikleri yok. İYİ Parti benzerlikler ve ortak hedefleri olmadığı bir dizi konuda CHP'nin peşine takıldı. Akşener CHP'lileşirken, CHP'nin çok daha hızlı bir şekilde HDP'lileşmesi işleri iyiden iyiye içinden çıkılmaz hale getirdi. Akşener de bu durumu partisinin HDPPKK ile ilişkisi olmadığını anlatmak zorunluluğunun siyaseten ellerini kollarını bağladığını söyleyerek itiraf ediyor - kendisi bunun AK Parti'nin bir algı operasyonu olduğunu söylese de arif olan lafın tamamını anlıyor!
Akşener'i bu hatalı ittifaka iten yegane neden CHP ile İYİ Parti arasındaki seçmen geçişliliğiydi. Akşener bu geçişliği yanlış değerlendirdi. Daha fazla CHP'lileşirse CHP'den daha fazla oy alacağını zanneti. Halbuki CHP'den aldığı oylar laiklikirticahayat tarzı korkusu ile tahrik edildiği için CHP'ye kayan merkez seçmenin bir kısmının asıl mecrasına dönme arayışıydı. Akşener bu arayışı göremedi. Seçmen geçişliliğinin yeni mecrası olmak için çabalamak yerine CHP'den oltasına düşürdükleri ile yola devam etmeye çalıştı. Netice ise ortada; eğer el yükseltmiyorsa ittifaka, siyasete küsmüş bir siyasetçi!