CİP, İTO, seçimler

GEÇENLERDE sosyal medyada bir paylaşım gördüm. Belli ki laikçi takıntıları yüksek bir kullanıcı "Neden gördüğüm lüks ciplerin büyük çoğunluğunu başörtülü kadınlar sürüyor" diye sormuş. Aklıma askeriyede yıllarca sivil memur olarak çalışıp emekli olunca bizim apartmana taşınan komşumuz geldi. O da aynı meseleye kafayı takmıştı. Tarikatların başörtülülerin altına cip çektiğini düşünüyordu. Kendisi başörtülülerin aslında kel olduğunu, onun için başlarını örttüğünü de iddia ettiği için haliyle düşüncelerini pek dikkate almazdık. Ancak bu başörtülüler ve cip meselesinin hakikat payı olabilir. Henüz cip dağıtan bir tarikata rastlamadım ama mesele şu; Muhafazakarlar tarihsel olarak akademiden, bürokrasiden dışlandıkları için ticarete yöneldiler. Büyük sermayenin anahtarı devletin elindeydi ama muhafazakarlar küçük ve orta ölçekli ticaret ve sanayi yaptılar. Tabii zamanla da ekonomik olarak büyüdüler ve dünyaya açıldılar. Bu kadar lafı boşuna etmedik tabi, bir yerinden güncele bağlamak lazım. Malum İstanbul Ticaret Odası seçimleri yapıldı. Millet ittifakı seçimlere çok asıldı. İBB'nin imkanlarını da seferber edilerek mevcut yönetimi değiştirmek istediler. Hatta Canan Kaftancıoğlu'nun "İBB'yi AK Parti'nin elinden aldım. İTO'yu mu alamayacağım" dediği iddia edildi. İyi asıldılar seçime. Her seçimde olduğu gibi erkenden zafer ilan ettiler