İskender Öksüz

Karar

Evrim düşmanlığı: Hristiyan misyonlarının zaferi

Müslüman dünyasında evrimle ilgili düşüncelere bir göz atın. Beklenmeyen bir sürprizle karşılaşırsınız. Müslüman düşünürler, Batı'dan asırlar önce evrimi anlatıyor, evrimden söz ediyor. Daha dokuzuncu asırda Cahiz Kitab el-Hayevan'da, ve İbn Miskeveyh, Tahzib ve Favz al-Asghar'da evrimin temel fikirlerini basbayağı anlatıyor. On dördüncü asrın dâhi

Taha Akyol laf dinletmeye çalışıyor

Taha Akyol, son iki kitabıyla hem gazetecilik hem tarihçilik yapıyor. Gazetecilik yapıyor çünkü kitapları bugünün siyasi hataları, hatta aptallıkları üzerine yazıyor. Tarihçilik yapıyor, çünkü ele aldığı siyasi kurumun, neredeyse bir asırlık gelişmesini ve tarihini de araştırıyor, bugünle karşılaştırıyor, bugünkülere benzer hataları gösteriyor. Kuv

İletişim teknolojileri ve demokrasi

Şehir devletlerinde halk bir meydanda toplanır, seçim yapar, karar alır, kanun çıkarırmış. Demokrasinin böyle başladığını, özellikle Atina'da böyle başladığını söylerler. Atina'da nüfusun pek küçük bir kısmının meydana gitme hakkı olduğu da eklenir. Kuzey İtalya'nın başarılı şehir devletleri de benzer usullerle yönetiliyordu. Şehir meclislerinde bi

Gözetleyen ağabeyden 'Edep ya hû!'ya

Geçen yazımda, ekonomide malumattan- enformasyondan bahsetmiştim. Malumat, ekonomiyle ilişkiliyse toplumun başka kurumlarıyla da ilişkilidir. Mesela siyasetle Şirketlerdeki ağabeylerin sizi gözetlediğinden söz etmiştim. Ya devletin tepesindeki büyük ağabeyler Aklımda diktatörlüklerin vatandaşlarının her adımını izlemesi var. Bunun önde gelen örneği

Ağabeyler bizi gözetliyor

Malumat, malumat, malumat. Hani şu enformasyon- information dediklerinden Ben de bir gün teslim olup "bilgi" derim belki ama bilgienformasyon değildir.İşte medeniyet bunun üzerinde yükselmiş. Tam olarak verilerin toparlanıp malumata, malumatın işlenip bilgiye, sonra da bilginin sindirilip bilgeliğe dönüşmesi üzerinde yükselmiş insanlık. Malumat alı

Batı niçin hükmetmiş

"Niçin geri kaldık" sorusuna birçok yönden baktım ve birden fazla cevap buldum. Tabii asıl bulan ben değilim. Bilim adamlarının analizlerini buldum ve onları toparlayıp anlattım. Burada saymayayım, bulduklarımı "Niçin Geri Kaldık"ta uzunca özetlemiştim.O kitabı yayımladıktan da sonra, kök sebebi, belki kök olmasa da en önemli sebebi kavrar gibi old

Niçin geri kaldık

Dostum ve patronum İbrahim Kiras, 7 Mayıs tarihli yazısında mealen soruyor: Niçin geri kaldık Yukarıdaki satırdaki "meal"de biraz nalıncı keserliği yapıyorum, çünkü "Niçin Geri Kaldık" benim bir kitabımın adı. Ben bu sorunun cevabını bulmak için sanırım yıllar yıllar harcadım. Hepimiz de öyle yapmalıyız, soru ortadan kalkana kadar. ZİYA PAŞA'YI GÖZ

Ülkeler iki cinstir

Hesap verilebilirlik. Bu kavram, bu imkân, demokrasinin olmazsa olmazı sayılıyor. Bir tarafta bu anlayış, diğer tarafta, geçen gün Sayın Adalet Bakanımızın sözü: "Herkes kendi işine baksın." Öyle ya, bizim nasıl yönetildiğimiz, ülkenin kurumlarının nasıl çalıştığı, çalışıp çalışmadığı bizi ilgilendirmez. O sadece yüce yöneticilerimizin işidir, bizi

Siz milliyetçilikle ilgilenmeseniz de

"Seçkinler milliyetçiliği tamamiyle yanlış anlıyor. Rusya, ABD ve AB'nin her biri, bu yanlış anlamadan doğan felaketlerin acısıyla kıvranıyor." Bu cümleler, Harvard Üniversitesi Uluslararası İlişkiler profesörü Stephen M. Walt'ın, Johns Hopkins Üniversitesi'nin desteğinde yayımlanan, Foreign Policy (Dış Siyaset) Dergisi'ne yazdığı makalesinin başlı

Kötü insan iyi insanı kovar

Geçen yazımda, her şey pahalılaşmıyor, biz fakirleşiyoruz demiştim. Her şey pahalılaşmıyor, biz ucuzluyoruz, insanlarımız ucuzluyor.Bir ülke ucuzlarsa ne olur Yabancılar bakar, ülkede satın alıp kullanabilecekleri neler var Hani konvertibl paralar vardır ya. Doları, euroyu, sterlini, Japon yenini her yerde kullanabilir, her paraya çevirebilirsiniz.