Şifa hazinesi: Gül -3

İnsan ruhunun derinliklerine cezbedici kokularıyla sükûnet ve huzur estiren gül çeşitleri, psikolojik alemimize olduğu gibi, organizmamıza da, şifa kaynağıdır.

Pratik kullanım alanında en çok gülyağı veya gülsuyu olarak tüketilen bu şifa hazinesi, yeteri kadar değerlendirilememektedir. Gülsuyunun unutulmaması gereken faydalarının başında: "Ruhlara gıda olmasıdır. Gülsuyunun psikolojiye etkisi ve ruhlara şifalı olduğu, hekimler ve kullananlar tarafından çok iyi biliniyordu. İmam Celaleddin-i Süyutî'nin mısralarında, "Güzel kokulu nebâtatın padişahı olan gülüm, Canlara safâ, ruhlara gıdayım." denilerek bu fayda çok güzel özetlenmişti. Gülsuyunun ruhlara etkisini Şeyh Hâkim Muinüddin "Sufî Tıbbı" kitabında; "Gül bitki alemindeki tüm çiçeklerin en üstünüdür. Gül fiziksel, duygusal ve ruhsal yapıların tümü üzerinde aynı anda iş görür ve her üçünü de saflaştırıp, yüceltir." diyerek özetler." (1)

Güzel kokuların tedavi edici etkisinde özel yeri olan gülün, destekleyici ve tamamlayıcı olarak geniş kullanım alanları bulunmaktadır. Yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda: "Gülün ruhsal-duygusal etkisi çok önemlidir. Gülyağının içinde bulunan FENİL-ETANOL rahatlatıcı, uyku verici etkiye sahiptir. Rahatlatıcı etkisi, DEPRESYON tedavisinde destekleyici olarak kullanılır. Ruhsal sıkıntılardan kaynaklanan ağrıları gidericidir. Üzüntü, teselli gerektiren gerilimlere karşı etkilidir. Sinir sistemine etkisi ile depresyon, uykusuzluk, sinirsel gerginlikler ve strese bağlı nedenlerde faydalı sonuçlar alınmıştır. Baş ağrısında başarılı sonuçlar verir. Midede spazm çözücü olarak faydalı olmaktadır. Kuvvetli bir mikrop giderici, antifungal (mantarlara karşı) etkiye sahip olduğu göz önüne alınarak, tavsiye edilmektedir. Sindirim sistemi üzerinde etkisi, mide ve karaciğer problemlerinde temizleyici, iltihap giderici, spazm çözücü ve ince bağırsak fonksiyonlarını düzenleyici etkisinden dolayıdır.

2007 yılında SCİENCE dergisinde yayınlanan bir diğer araştırmada, Lubeck Üniversitesi araştırmacısı Björn Rasch'ın çalışmasıydı. İnsanlar üzerinde kokuların etkisi araştırılmış, bu kokuların içinde gül de var. Gönüllülerce önce bir hafıza testi yapılıyor. Sonra kokulu bir odada uyuyorlar ve bu arada beyindeki süreçler daha yakından inceleniyor. Bu araştırmada gül kokusunun özellikle hatırlamaya olan etkisinin önemli olduğu tespit edilmiş. MR görüntülerinde de, gül kokulu odada uyuyan deneklerin hipokampus bölgesinde, daha yüksek etkinlik saptanmış olduğu bildirilmektedir. Yapılan başka araştırmalarda, kokulu gülün içindeki maddelerden, TERPENLER, GLİKOZİTLER, FLAVONOİDLER, antosiyonin ihtiva eden kimyasal bileşikler, insan sağlığına faydalı etkileri olan maddelerdir. Farmakolojik etkisine bakıldığında; hipnotik, analjezik, kas gevşetici, solunum sistemi düzenleyici, kalp kuvvetlendirici, şeker hastalığına ve mikroplara karşı etkisi, ateş düşürücü, ANTİOKSİDAN etkilerinin önemli olduğu görülmektedir." (2)