Ergün Yıldırım

Star

Narkotik toplumsala karşı başarılı mücadele

Toplumlar, vurucu dalgalarla beraber değişiyorlar. Kendilerini bu dalgalarla tanımlayacak hale geliyorlar. On bir ili vuran deprem bölgesinde toplum, artık deprem toplumu olur. Türkiye'de bunun yakinen yaşadık. On bir ilimizde toplumsal hayata tamamen deprem damgasını vurdu. Kovit zamanlarında da "epitemik toplum" olmuştuk. Şimdi bütün dünyayı sara

Ortadoğu savaşlarının yüzyılı

Post-Osmanlı Ortadoğu'sunda, hep savaş durumu yaşanıyor. Önce işgallere karşı ulusal kurtuluş savaşları verildi. Arkasından darbeler geldi. Nasırcı ve Baasçı rejimler doğdu. Yeni devletler Arap Milliyetçi Sosyalizmi etrafında ve savaşçı komutanlar önderliğinde kuruldu. Saddam, Nasır, Kaddafi, Esad böyledir. Arap-İsrail Savaşları ortaya çıktı. Yılla

Siyonizmin zevkleri

Gazze, Siyonizm'in vahşet sahnesi. Bütün insanlık tarihinde yapılan vahşetleri burada sergiliyor. Sanki vahşetin tarihi üç aylık gibi bir zamana sığdırılmış. Bu zaman, Gazze şehrinde gösterime giriyor. Canlı hem de. Siyonizm, kötülükler tarihinde olan ne varsa onları iştahla ve zevkle yapıyor. İnsanı çıldırtan da kötülüğün zevkle yapılmasıdır. Çünk

Siyonizm'e isyanın şehri: Gazze

Her şehir insanlarla yaşar. İnsanlarla yaşadıkça hayatını sürdürür. Gazze de öyle. İnsanlar Gazze'de katlediliyor. Gazze'de soykırımdan geçiriliyor. Gazze'de evleri başlarına yıkılıyor. İçinde insanın kımıldandığı ne varsa yerle bir ediliyor. Şehir insansız hale getiriliyor.Şehir bir hayalete ve harabeye dönüşüyor. Sanki adı efsanelerde ve savaşlar

Bir sosyolog, bir siyaset ve Atatürkçülük

Bir zamanlar Türkiye'de "yükselen değerler" etrafında demokrasiyi ve insanın özne olmasını savunuyordu. Sonra "Beyaz Türk" kavramıyla egemen elitleri eleştirdi. Dünyada en çok tanınan sosyologlarımızın başında geliyor. Din üzerine önemli çalışmalar yaptı. Anlamayı önde tuttu. Elitist davranmadı. Çalışmaları bana da çok ilham verdi. Nilüfer Göle'den

Âkif'i kutlamalarının büyük anlamı

Bu hafta Âkif'i andık Türkiye'nin dört bir yanında. Aslında dünyada desek yeridir. Çünkü Türkiye Yazarlar Birliği, Mehmet Âkif kutlamaları çerçevesinde Buhara, Taşkent, Bakü, Kosova, Burdur ve Ankara'da önemli toplantılar düzenledi, sempozyumlar yaptı. Birçoğuna ben de katıldım ve tebliğler hazırladım. Hafta içi iki gün de Ankara Sosyal Bilimler Ün

Kızıl Goncalar: PQ

Son dönemlerde tarikat çevreleriyle ilgili diziler furyası başladı. İyi bir şey bu. Çünkü Türkiye'nin görmezden gelinen, yasaklı görünen, ret ve inkâr edilen bir olgusu artık konuşuluyor. Özellikle dizilerde ve filmlerde tamamen yoktu. Şimdi hepsi birden hücum etti ekranlara. Daha da devam edecek. Tarikat kelimesini bile başlı başına bir itham ve d

Kilise eşcinseller önünde diz çöktü

Kilise, diz çökenlerin tarihidir âdeta. İlk büyük diz çökme, İznik Konsülünde gerçekleşir. Sonra seküler çağda devletin önünde gerçekleşir. Kapitalizm ile beraber de Protestan ahlakına dönerek diz çöker. Weber, bunun sosyolojik teorisini yapar. Olmayan bir şeyin teorisini yapacak hali de yok.Fanon, Yeryüzünün Lanetlileri kitabında şöyle der: "Sömür

Anadolu ruhunun güneşi: Mevlana

13. Yüzyılda yaşadı. Belh'den yola düştü. Bağdat'a vardı. Oradan da Konya'ya geldi. Buraya yerleşti. İrfani ruh Horasan, Mezopotamya ve Anadolu bilinçaltında pişti. Anadolu'da olgunlaşarak çiçeklendi. Renkleri, meyveleri, dalları, tatları ile Osmanlı Çınarına eşlik etti.Moğolların saldırılarıyla ne Horasan, ne Bağdat, ne de Anadolu kaldı. Her taraf

Gazze'nin semaya uçan çocukları

Gazze'de çocuklar vuruluyor. Her gün, her dakika, her saniye katlediliyorlar. Kan, bütün bedenlerine bulaşıyor. Kolları ve bacakları kopuyor. Buz gibi bedenleriyle uzanıyorlar sokaklarda. Beyaz kefenlerde, küçücük bedenleriyle dünyaya veda ediyorlar. Hastane küvözlerinde bebek halleriyle nefessiz kalıyorlar. Artık kefenler de yetmiyor. Kana bulanmı