Alen Markaryan

Akşam

Perşembenin gelişi çarşambadan belli olurmuş

Uğursuz hangi else o, o elin çektiği kuranın üçüncüsündeyiz... Oynadığımız maçlar resmen Şampiyonlar Ligi seviyesi... Lakin buralardan güçlenerek çıkarsak, ligi domine ederiz. Bunun için Bronckhorst'un çok çalışması lazım... Bakalım bu gece çalışmış mı İlk 11'i Semih'le yapması lazım deyip de Semih'siz çıktığımız bilmem kaçıncı maç! Paulista'sız ge

Bahsettiğim en az 45 sene ha!

Umut Nayir bir dost sohbetinde, Üç yıl geçmesine rağmen "Sokakta beni kim görse G.Saray'a attığım golü soruyor" demiş... Aldı götürdü beni uzaklara bu kelimeler... Bunu övünmek ve sevindiği için söylediğini varsayarak, ki doğal hakkı O da bir şey mi Umut kardeşim diye mevzuya girecek oluyorum...Ve hala Necdet'i gördüğümde G.Saray'a Sami Yen'de tanr

Yeter ki inanın çocuklar...

Çıkacağımız çakıl taşı dolu yolların ilk adımını bu maçla atıyoruz... Önüne bir çizgi çizilmiş, Her adımını o çizgiye vurursan, yolu bilimsel olarak kısaltmış olursun Hele bir de dikine dikine yürürsen, tadından yenmez! Konya, Lyon, G.Saray maçları birbirinin içinde Nasıl başlarsak, öyle gideriz Eldeki olanaklarla en doğruya yakın bir kadroyu yakal

Yemin mi ettiniz Beşiktaş'a rahat yok diye!

Geçtiğimiz hafta Bahçelievler "Şehit Mustafa Özel" Spor Salonu'nda Beşiktaş'ın küçük kız voleybol takımının (2010-2011 doğumlular) THY kız takımıyla maçı vardı. Maçı 3-2 kaybettik...Lakin mesele maç değil, skor da değil. Mesele maçın 1. hakemine yükselen şikayetler... Maç içindeki genç kardeşlerimize davranışları, sözleri... Göz devirmeleri, takınd

Senin başarın Beşiktaş'ın başarısı demek...

En başta şunu söylemeliyim ki, takımlara gelen hocalar iyi niyetliyse, bildiklerini karşılıksızca seferber ediyorsa, öngörüleri ve taktik anlayıştaki becerileri güven aşılıyorsa ve hakikaten bizi inandırmışsa, ben istikrardan yanayım... Üç beş maç yenildi diye isyan etmem, dört elle sarılırım takıma...Ve sabrederim... Yazının gelişme kısmında şunu

Takıntılara takılmak...

Yarışın içinde olduğun her hafta seni bir evvelkinden daha güçlü kılacaktır... Önemli olan, içinde olduğun mücadeleyi göğüsleyebilmek... Bu minvalde alacağın pozisyon, hep önündeki ilk maçtır... O yüzden geçmişi unut, önüne bak. İşte Antep maçı... Hadi hayırlısı...Son maçtan beri Rashica yok, oraya da Mario düşünülmüş... Semih niye yok diye sorgula

Beşiktaş'a yalnızca Barbaros'tan inilmez

Dün akşam, gün evveli röportajında Bronckhorst "Yarın maçta sürprizim var" deyince meraklanmıştık... "Acaba ne bekliyor bizi" diye düşündük. Maç saati gelip de kalede Ersin'i görünce "Sürpriz bu mu" diye hayıflanıyorduk ki Mert'in omuz ağrılarından dolayı kadroda olmadığını öğrendik... Ndour ve Muçi ilk 11'de... Sürpriz maç içinde inşallah... Sürpr

Futbol bilgisi facia olan bir hakem

Ajax dönüşü Kayseri'ye uğradık... Çıktık eksik kadroya rağmen topumuzu oynadık... Maçı da Atilla Karaoğlan yönetti... Bence kağıt üstünde yönetir gözüküyordu. YÖNETEMEDİ...Futbol bilgisi facia... Kuralları bilmiyor... Gözleri bozuk... İşini takip etmiyor. Etse, daha bu hafta içi sosyal medyayı sallayan Sırbistan'daki meşhur penaltı olayını kanıksar

Liman olması için denize gerek yok...

Fırtınalı bir yolculuğun ardından sığ ve temiz bir liman arayan gemi misali Kayseri açıklarına demir attık... Kayseri'de deniz yok ama olsun!!! Temiz deniz dediğimiz huzur bizim, onu bulmamız lazım... Adeta beklemediğimiz bu şehirden doğru hamlelerle yürüyüp gidelim... Solda Masuaku'nun olmamasını bir kenara bırakın, sağda iki bekin hem Svensson he

Ah Bronckhorst ah!

Her transfer hüsranından sonra, yöneticilerimiz seneler boyu "Önümüzdeki yıl Ajax modeline döneceğiz, çaresi yok" derlerdi ya, işte o mevzu bahis Ajax'la bu gece oynuyoruz...Kadroda dikkat çeken en önemli değişiklik, Immobile'nin yerine ilk 11'e giren genç Mustafa oldu. Bir de son maçta oynayan Mario, yerini Onana'ya bırakmış...Gerisi bildiğiniz gi