Emin Pazarcı

Akşam

Açın kulağınızı

Kirletiyorsunuz" diyorum, kızıyorlar. "Ayıp" diyorum, utanmıyorlar. "Türkiye'de tarım ve hayvancılık bitti" tekerlemesine devam ediyorlar. Televizyonlarda "Yandık bittik, kül olduk" diye bağırıp duruyorlar... Yalan tabii ki, hem de kuyruklu yalan. Bu ülkenin 2002 yılında 3,8 milyar dolar tarımsal ürün ihracatı vardı. Geçen yıl 25 milyar dolara yüks

Unutmam, hatırlatırım

Sözde hak, hukuk ve özgürlük şampiyonları bunlar. Çok güzel nutuk atarlar, mangalda kül bırakmazlar. Hatta bazen ellerine pankartlar alıp "adalet" ararlar. Parsellemişlerdir o alanı, ellerine su bile dökemezsiniz. Bu söylemleri hiç kimseye kaptırmazlar. "Özgürlük" denince, sembol olarak kendilerini görür aynada bunlar. O yüzden bu alanda nasıl isti

Bu da mı tesadüf

Şehit olan bir polisimizin sayesinde facianın eşiğinden döndük. Mersin'deki o iki terörist Polis Evine girebilseydi, içerideki polislerle birlikte çoluk-çocuk pek çok masum insan hayatını kaybedecekti. Başaramadılar ve kendilerini patlatmak zorunda kaldılar. Ardından geniş bir operasyon başladı.30'a yakın şüpheli gözaltına alındı. İçlerinden 17'si

Madalyalılar!

Parçalanmış pislik, sıkışınca kendini patlatmış. Bu polis katili pisliğe, CHP vaktiyle "gazeteci" payesi vermişti. Şimdi de milletin karşısına geçmiş, saldırıyı kınıyor, timsah gözyaşları döküyorlar... Mersin'de Polis Evine saldırıp, polislerimizi kurşunlayan kadın teröristlerden bir olan Dilşah Ercan'dan bahsediyorum. Altında Veli Ağbaba ve Özgür

Ateşe atlayanlar

CHP'den seçilip Meclis'e girdi, İstanbul Milletvekiliydi. İslam'a ve Müslümanlara şaşı bakan tavırlarıyla öne çıkıyordu. Kendi ifadesi ile onları "yobaz" olarak görüyordu. Kimse O'na dokunmadı, "Sen yanlış yoldasın" diyen olmadı. Tersine, 3 dönem boyunca CHP'nin en yüksek karar organı olan PM üyeliğine seçildi. Ama Sera Kadıgil kendini daha rahat h

Ben de bıktım

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM 77. Genel Kurulu'nda kürsüye çıkıp dünyaya seslendi. ABD başta olmak üzere, emperyalistlere, Yunanistan ve Ermenistan'a önemli mesajlar verdi. Hakkın, hukukun, adaletin ve mazlumların sesi oldu... Peki, biz ne yapıyoruz Neyi tartışıyoruz.. Harala-gürele Altılı Masa'nın Cumhurbaşkanı adayını. Oradaki ayak oyunlarını, itiş k

Bay Kemal

Önce son derece süslü laflar etti. "Bay Kemal'i" tarif ederken, kendi kendine "ahlaklı" sıfatını verdi. Sonra da ardına iyi ve güzel olan ne varsa ekledi. O günden bu yana "Bay Kemal'im ben" diye ortalıkta dolaşıyor. Dikkatle izliyorum. Her gün farklı bir "Bay Kemal" çıkıyor karşıma! O mu, bu mu Öyle mi yoksa böyle mi Orada mı duruyor, yoksa burada

Korkumuz yok

Avrupa kara kara düşünüyor! Çok sert tasarruf tedbirleri alıyor. Paniğe kapılan siyasetçilerden akla zarar tavsiyeler geliyor. Çünkü kış yaklaştı, korku dağları sardı... Gazetelerine, dergilerine bakıyoruz. Artık onlar da gerçekleri bütün açıklığı ile ortaya koyuyor. Yapılan haberlerde genellikle "Bitti o eski günler. Bu kış çok zor geçecek, hazır

Kemal'in askerleri

Çok iyi tanırım kendisini. Hakkında kötü bir şey söylemek de istemen. Ancak, yaşananların ardından süreci paylaşmak zorundayım... Ülkücüydü, devlet görevlisiydi ve lidere en yakın isimlerden biriydi. Alparslan Türkeş'in vefatının ardından siyaset yapmak istedi. Olmadı, istediğini bulamadı. Hedefini büyüttü, en tepelere oynamaya çalıştı, ancak peşin

Oy, oy, oy...

Hayret, acı ya da karşılaşılan başka bir olay karşısında, dudaktan dökülen sözleri kast etmiyorum. Sandığa gidildiğinde, halkın verdiği oylardan bahsediyorum. Zaten son dönemde atılan adımların çoğu da buna yönelik. Hedef, sadece ve sadece oy toplamak. Oy gelsin, oy alınsın da ne şekilde alınırsa alınsın! Dün, Fox TV'de İyi Parti Genel Başkanı Mera