Aday ama söyleyemiyor

Aylardır aynı soruyla yatıp, aynı soruyla kalkıyoruz: Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı kim Henüz karar verilemedi ve belirlenemedi; ama namzetler belli. İçlerinde en heyecanlısı ve isteklisi ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu. Aday olmak için yanıp tutuştuğunu söyleyebiliriz. Aslında aday adayı olduğunu her fırsatta ortaya koyuyor. "Benim, ben" mesajlarını peş peşe veriyor. Hatta seçilmiş de koltuğa oturmuş gibi "Ben yapacağım, ben edeceğim" diyor. Türkiye'nin ve toplumun önünde ne kadar mesele varsa hepsini peş peşe çözeceğini iddia ediyor. Elindeki sihirli değneği yere vuruyor, ne kadar sıkıntı varsa "hokus-pokus" yapıp tamamını hallediyor. Ama "adayım" diyemiyor. Önüne gelene mavi boncuk dağıtıyor. "Düşün peşime, takılın arkama" diyor. Bir gün "solcu", bir başka gün "muhafazakar" oluyor. Aynı konuşmanın içinde kendisine taban tabana zıt misyonlar biçiyor. Bir gün HDP'ye göz kırpıyor, ertesi gün ülkücülük nutukları atıyor. Gün oluyor batıya göz kırpıyor, gün geliyor emperyalizm karşıtı olduğunu söylüyor. Herkese şirin görünmek için, önce NATO'yu sahipleniyor, hemen ardından "Ülkemde yabancı asker postalı istemem" diyebiliyor. Kemal Bey, adaylık uğruna renkten renge bürünüp, birbirine aykırı bir söylemden diğerine koşuyor. İşe yarayacağını bilse, sarık ve cübbeye bürünüp cami cemaatinin arasına karışacak bir ruh hali içinde. Ama aday olduğunu söyleyemiyor. CHP içinde adaylık için adı geçen ne kadar isim varsa "olmaz" diyor, baskılıyor. Partisinin bütün kurmayları sıraya girmiş, "Bizim adayımız Kemal Kılıçdaroğlu'dur" diyor. Ama kendisi susuyor, konuşamıyor, "Ben adayım" diyemiyor. Yanıp tutuşuyor, ama açıklayamıyor. Cumhur İttifakı'nda da Altılı Masa içinde de herkes durumun farkında. Kılıçdaroğlu, hem çok istiyor, hem de Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı gibi davranıyor. Sıkıntı şu ki, birlikte yol yürüdüklerinin arasında elinden tutan, Kemal Bey'i omuzlayan yok. Kendisi CHP içindeki rakiplerine nasıl davranıyorsa,