Yaşar Değirmenci

Yeni Akit

Millet, anayasasını yapamadığı sürece millet olamaz!

Gündemden düşmeyen yeni Anayasa yapmamız, Meclis Başkanı'nın bütün partileri ziyareti, Muhalefet partisini Cumhurbaşkanı'nın ziyaretinde öncelikli meselelerden olduğu için görüşüleceği de gündemde. Hâl böyle olunca bu hususla ilgili yazımı yazarken bizim münevverimiz, aydınımız (entelijansiyamız) Yusuf Kaplan hocamızın yıllardır ikaz ettiği, "Mill

Özgürlük Allah'a kulluk ile başlar

Yaşanmayan, hayata nüfuz etmeyen, sosyal tezahür imkanlarından mahrum bırakılan her inanç zayıflar, solar, küllenir. Günü İslam ile yaşamak; günlük ibadetlerle değerlendirmek her şeyden önce İslam'ı mesele edinmek, onun koyduğu kurallar içinde iki dünya mutluluğu için çalışmak demektir. Allah'a kullukla değerlendirilemeyen gün, başka şeylere köleli

Devletimize, vatanımıza, ezanımıza, bayrağımıza sahip çıkalım!

Önceki İslâm'da Devlet Bilgimiz yazımda devlet meselesinin ne kadar önemli olduğunu yazmıştım. Küresel işgale uğrayan dünyamız ve ülkeleri "Devlet"in ne kadar önemli olduğunu, adaletin, hakkaniyetin, şefkatin, merhametin, rahmetin devlet himayesinde yerleşeceğini, bireysel, sosyal ve kamuda bunların göstergesinintecellisinin devlette görüleceği da

İslâm'da Devlet Bilgimiz

Her zaman söylenen şu beş devletin zulüm ve terör devleti olmaları İslâm'a hasreti canlı tutuyor. Yaptıkları zulme ve Gazze'de yapılanlara kendi ülkesindeki bilhassa gençlerin ve halkının protestoları İslâm'ı inceleyip Müslüman olmaları, Gazze'deki Müslümanların 'Müslümanlık Dersleri' insanların hidayetine vesile oluyor. Tabii bizdeki 'hidayet nas

Haccın verdiği şuuru taşıyalım

Hac muhteşem bir ibadettir. Kur'an-ı Kerim'in diliyle "min şeairillah" (Allah'ın sembollerinden.) oluşan bir ibadet. Hac, tıpkı namaz gibi belli zamanlarda ve belli mekanlarda yapılan rükünleriyle zaman şuuru ve mekân şuuru kazandırır. Hac, hem namaz ve oruç gibi bedeni hem zekât gibi mali hem Cuma ve cihad gibi sosyal ve siyasi bir ibadettir. Bu ü

İstikamet derslerinin mekânı okullar ve verilen eğitim

Kurban Bayramı yaklaşırken okulların tatili ile Kurban Bayramı aradaki birkaç günlük ara konuşulurken okulların her açılışın kapanışın yeni bir ümit, yeni bir tohum, yeni bir duruşun, "tatil" yerine konuşulmasını isterdim. Beşerî konuların unutulmadığı, insanın merkeze alındığı, sevgi-şefkat-merhamet temelli bir eğitime geçişin yaşanacağı bir döne

İstikamet dersleri

Eğitim sistemimizle ilgili müfredatın değişmesinin ve diğer değişiklikler yapılmasının çok ses getirmesi, Millî Eğitime bu yönüyle senelerce el atılmamasından kaynaklanıyor. Batı'nın uşaklığı, zulüm ve katliamının 'Batı uygarlığı' olarak ezberletilmesi, yutturulması, bu güruhun çığırtkanlıklarının halini ortaya koyuyor. Tabii bunlar olurken kararl

Egoizmden Kurtulalım!

Kavramlarla oynanıyor. Kavramlar, herkes için geçerli olan hakikatler olarak değil de birilerinin işine geldiği gibi kullanılmaya başlayınca; bu tanımları herkes kendi tarafına göre yontuyor. Zulüm zulümdür. Onu yapan ister Müslüman ister Hıristiyan ister Yahudi olsun fark etmez. Peygamber Efendimiz 'Hırsızlık yapan kızım Fatıma da olsa, vallahi ce

Kötü örnekliğimizden kurtulalım!

Belirli makam ve mevkilere gelenlerin pek dikkat etmediği hususlar, hep milletin dilinde, medyanın da gündeminde. Lüks, israf, konfor ve refah içinde yaşadıklarının göstergesi olan haller de özenti meydana getirdiği gibi 'dünyevileşme hastalığı' da bir başka şekilde kendini gösteriyor. Araçlar, araç olarak kalmazkullanılmaz amaç haline gelincegeti

Reis etrafını saran bu kuşatmadan kurtulmalı!

Günler, gün olmaktan çıktı. Kendi kutsalları verilmeyince her kurtlanan (kutlanan) gün verilmeyen kutsalın yerini aldı. 29 Ekim'den 10 Kasım'a, 23 Nisan'dan 19 Mayıs'a hep verilmeyen kutsalın yerini bu günlere kutsallık yüklenerek bu günlere gelindi. Son yaşanan 19 Mayıs! İstanbul'da yaşayanlar; Metro, tramvay, Marmaray'da beyin yıkar, zihin işgal