Tatlılara neden dur diyemiyoruz

Tatlı yemenin sıklığı, özellikle sporun en azından yürüyüşün olmadığı yaşamda önemli sağlık sorunlarını beraberinde getirir. Tatlı tat, beynin kolay kabullendiği bir haz duygusudur. Şekerli besinler; bize mutluluk ve keyif verir. Bu da bizi sıkça tatlı çeşitleri yemeye sürükler Ancak tatlı yemenin sıklığı, özellikle aktivitesiz bir yaşamda maalesef sağlık sorunlarının oluşmasına sebep oluyor. Ev yapımı dışındaki sağlıksız şeker kaynakları ile yapılan tatlı tüketimi cildimize, böbreğimize hatta hafızamıza büyük zararlar verir

Tatlılara dur diyememek hepimizin için zor, bunun iki nedeni bulunuyor. Biri dilde tat bölgesinin sürekli şeker içeren besinlerle uyarılması bizde kazanılmış bir şekerli tadın oluşmasını sağlıyor. Bunu acı, ekşi ve tuzluda çok fazla yaşamayız. Tatlı tat duygusu ise kolay kabullenilen bir haz olarak karşımıza çıkıyor. İkinci konu tatlı besin yendiğinde beyin kimyasında oluşan dopamin ve seretonin değişimleri, düzenli olarak mutluluk, keyif verici, rahatlatıcı etki sağlaması sebebiyle bizi sıkça tatlı çeşitleri yemeye sürüklüyor.
Ancak tatlı yemenin sıklığı, tatlı yiyeceğin içindeki şekerin çeşididir ve miktarı arttıkça özellikle aktivitesiz bir yaşamda maalesef sağlık sorunlarının oluşmasına sebep oluyor. Ev yapımı dışındaki sağlıksız şeker kaynakları ile yapılan tatlı tüketimi arttıkça beş önemli sağlık sorunu da kendini göstermeye başlar.
1 TATLI YEMEK TOKLUK HİSSİ VERMEZ
Fazla tatlı tüketildiğinde vücuda verilen ilk sinyali sürekli acıkma hissinin devam etmesi olur. Çünkü şekerli yiyecekler lezzet ve tat olarak insana haz verse de maalesef midede doyum ve tokluk sağlamazlar. Dahası şeker tokluk sağlayan, açlığı engelleyen hormon olan leptine de zarar vermekte, kısmen leptine olumsuz etki ederek metabolizmamızı da bozmaktadır.
2 BÜYÜK PORSİYON TATLI, HAFIZAYI OLUMSUZ ETKİLER
Büyük porsiyon tatlı tüketildiğinde aynen kanda olduğu gibi beyinde de glikoz hızla artar. beyin bariyerini geçerek normal seviyesinin üzerine çıkması bazı kişilerde beyin sisine sebep olur ve dikkat, hafıza sorunlarının oluşmasını tetikler.
3 AŞIRI ŞEKER, CİLTTE YAĞLANMAYA SEBEP OLUR
Sık tatlı tüketimi ciltte akne veya yağlı sivilce oluşumunu sağlar. Şekerli besinleri sürekli yüksek miktarda tüketimi androjen üretimini ve cildin yağ dokusu artışını sağlar. Bu iki oluşum akne ve yağlı sivilcelerin artışının temel sebebidir. Polikistik Yumurtalık Sendromu hastalarındaki yüz aknelerinin sebebi insülin direncine bağlı gelişir.
4 AZI KARAR, ÇOĞU BÜYÜK ZARAR!
Normalde glikoz ve diğer basit şekerler bağışıklık sistemin ve bağ dokusu oluşumu için gerekli olup, beyin ve sinir sisteminin temel enerji kaynağıdır. Doğru miktarda tüketildiğinde en ekonomik ve hızlı bir şekilde enerjiye dönüşür. Eğer fazla tüketilirse bu aşırı tüketim farkı enerjiye çevrilmediğinde adipoz dokuda yağ olarak depolanmaktadır. Bu sebeple 2-3 gün aşırı tatlı tüketimi bireyin en az 2-3 kg kadar almasını sağlayabilir.
5 FAZLADAN RAFİNE ŞEKER, BÖBREK SAĞLIĞINI BOZAR
Günde alınması gereken şeker miktarının üzerinde rafine şeker alımı kanda ürik asidin direkt yükselmesine neden olur. Ürik asit böbreklerde kristaller şeklinde birikir. Fazla şeker hem gut hem de böbrek taşlarından ürat taşı oluşumu için risk faktörüdür.
SAĞLIKLI TATLI TARİFLERİYLE ŞEKER İHTİYACIMIZI KARŞILARIZ
Doğal beslenme içinde taze ve kuru meyveler, tam buğday unu ya da yulaf, baklagil unları veya kuruyemiş unları, Hindistan cevizi yağı veya zeytinyağı ile hazırlanan tatlılar elbette hamur, sütlü şekerli tatlılara göre doğal ve sağlıklıdır. Ama onlarda da kalori ve karbonhidrat bulunur. Doğal ev yapımı tatlılar ile endüstriyel ya da eklenmiş şeker ile hazırlanan tatlılar arasındaki tek fark şekerin kaynağıdır. Ev yapımında kuru meyveler, bal konurken endüstriyel ya da hazır satılan tatlılarda glikoz şurubu, mısır şurubu, früktoz içeren şekerler yoğun kullanılır. Bu nedenle ev yapımı da olsa tatlı miktarını abartmamak gerekiyor.
Sağlık açısından ise ev yapımı hazırlanan tatlı alternatifleri biraz daha fazla yani doyacak porsiyonlarda yenebiliyor. Böylece tatlı krizi giderilirken yağlanmama ya da doğru bir diyetin içinde zayıflamaya devam ederek vücut yağ dokusunun azalmasına neden olabiliyor. Ayrıca kan şekerini hızlı yükseltmiyor, doğal yiyeceklerden olduğu için koruyucu ve katkı içermeden gıda güvenliği açısından risk yaratmayacak lezzetli tatlı yemiş oluyorsunuz.

TATLI İHTİYACINI AZALTAN 3 SAĞLIKLI BESİN

YUMURTA: Yumurta içinde yer alan proteinler bağırsaklardaki şeker molekülleri ile yarışarak amino asitlerin daha önce sindirilip emilmesini sağlayacak güçtedir. Yumurta ayrıca konjuge linolenik asit adlı kas yapıcı kan şekeri dengeleyici bir bileşiğe de sahiptir.
SÜT: Sütte bulunan whey proteinleri basit şekerlerin emiliminde azaltma yaparken kandaki şekerlerin de enerji olarak hızlıca kullanılmasında yardımcı olmaktadır. Süt de aynen yumurtada olduğu gibi konjuge linolenik asit içerir ve kan şekeri dengelenmesinde itici güç sağlar.
TURŞU: Turşu ve turşu suyu da kan şekerinin düşmesi, rafine şekerin bağırsaklarda emilmesini engelleyen etkiye sahiptir. İçerdiği laktik asit bak
1 HAFTALIK DOĞAL TATLILARLA SAĞLIKLI ZAYIFLAMA DİYETİ
KAHVALTI
2 yumurtalı omlet
1 dilim tam buğday ekmeği
Bol domates, maydanoz, salatalık, biber
1 su bardağı suya 1 tatlı kaşığı elma sirkesi
ÖĞLE
Köfteli Detoks Salatası