Salih Tuna

Sabah

Kimin Nefes'i daha kuvvetli görelim

Herkesin içinde hararetli bir şekilde tartışan iki köşe yazarından biri, "Senin yazılarını kimin yazdığını biliyorum..." diye atarlanınca, diğeri gayet sakin bir şekilde, "Senin yazılarını kimin yazdığını sen bile bilmiyorsun..." cevabını vermiş. Orijinali tam olarak nasıldı unuttum ama ilk gençlik yıllarımdan aklımda böyle bir şey kaldı. Anlaşılan

İkisinin de üstünde ne var

Mahir Kaynak'ın başı çektiği bir kısım zevat, dünya olaylarını ABD-Avrupa rekabeti üzerinden izah ederlerdi. Akıldane makulesi de bu yaklaşımı terennüm ederlerdi. Bir farkla ki, Avrupa'yı İngiltere'ye indirgerler; Fransa'yı, Almanya'yı maldan saymazlardı. Bunların kavline göre, Amerika ile İngiltere arasındaki rekabet dünyanın gidişatını belirliyor

Çok ah aldın!..

Ukrayna'nın ABD ve İngiliz yapımı füzelerle Rusya'ya saldırması üzerine Putin'in nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip "durdurulması imkânsız" addedilen balistik füzeyle Ukrayna'yı vurması ABD'ye mesajdı. Ne ki ABD mesajı alıp "aklıselimle" hareket etmek yerine, yangına benzinle müdahale edercesine, Ukrayna'ya nükleer silah vermeyi tartışmaya ba

Bu millet bu savaşa girmez

İngiltere ve Fransa, Kırım Savaşı'nda (1853-1856) Rusya'ya karşı donanmalarıyla yanımızda yer almıştı. Ayrıca mali yardımda da bulunmuşlar, (Paris Antlaşması'nda) diplomatik destek de vermişlerdi. Neden peki Bizi çok sevdiklerinden mi (Elbette maksadım tarih anlatmak değil; günümüze bağlayacağım, az sabredin.) Aynı şekilde... 93 Harbi'nde (1877-78

Kendi silahını gömdü

Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM), Gazze'de işlediği insanlığı karşı suçlardan ötürü İsrail Başbakanı Netanyahu hakkında tutuklama emri çıkarması üzerine ABD Başkanı Biden tepki göstermek yerine, söz konusu kararı destekleseydi sizce ne olurdu Netanyahu, Biden'ı satar mıydı mesela "Madem ben Gazze'de savaş suçu işledim, Biden da milyarlarca dol

Onlara da yâr etmezmiş

"Batı haktanhaklıdan değil, güçten güçlüden yanadır" diyoruz ya, sanılmasın ki sadece "öteki" addettiklerine karşı bu böyledir. Kendi aralarında da belirleyici olan budur. Uluslararası hukuk, demokrasi, insan hakları, serbest piyasa ve daha nesi varsa teferruattan ibarettir. Esas olan çıkarlarıdır. Hele ki ABD'nin eline bu konuda hiçbiri su dökemez

Bombayı kendisi koydu

Memleketimin sağcısı solcusu orta yolcusu, ABD Başkanı Biden giderayak "Trump'ın kucağına bombayı bıraktı" diyor. Neden mi Ukrayna'nın Rusya'ya karşı uzun menzilli ABD füzelerini kullanmasına Biden izin vermiş de ondanmış. Yani, Ukrayna-Rusya savaşı başta olmak üzere dünyadaki tüm savaşları bitireceğine söz veren Trump, 20 Ocak'ta başkanlık koltuğu

Haksız tartışma bu

Hocaefendileri öldü, ilk gün folklorik yas tuttular; haftası dolmadan da döndüler şamatalarına. Ulan insanın kedisi bile ölse daha fazla yas tutar. "Şamata" dediğim hayatlarından ibaret, hayatları da Türkiye düşmanlığından! Sanki dersin "Türkiye düşmanlığı" elden gidiyormuş gibi, yas veya taziye ile hiç vakit kaybetmeyip nasıl bir coşku ve helecanl

İsmet Özel, Seyyid Kutub ve molla

Sosyal medyada geçen gün bir 'mollaya' denk geldim; yana yakıla "Sakın ola Seyyid Kutub okumayın, çok zararlı..." diyordu. Yaşı da oldukça gençti. Prof. Seyyid Kutub'un hapishanede yattığı yıllara denk nerdesye! "Tekfircilik" ve "tağut" kavramı üzerinden şehid Kutub'u nasıl "sakıncalı" ilan ediyor, şaşarsınız. Bütün kitaplarını yaksak anca rahat ed

Yemişim İran'ını

Abdulkadir Selvi dostum bir televizyon programında, "Çoluk çocuk Gazze'de 45 bin insan öldü, onun için İran'a çok kızıyorum..." deyince, "çocukluk arkadaşım" Ahmet Hakan, "Aman ha, İran'a nefretin İsrail'e nefretini geçmesin!.." demek zorunda kalmıştı. Bilemiyorum, Selvi dostumuz belki de Hamas'a çok kızıyorum demeye cesaret edemediği için "kolay h