Yargıtay 3. Ceza Dairesi, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na 5 ayrı suçtan verilen 9 yıl 8 ay 20 günlük hapis cezasının 4 yıl 11 ay 20 gün olan bölümünü onadı. Kaftancıoğlu, kamu görevlisine hakaret, cumhurbaşkanına hakaret ve Türkiye Cumhuriyeti'ni aşağılamak suçlarından hapis cezası aldı ama bu cezasını cezaevinde çekmeyecek. Bu gelişmenin hukuki içeriği bir yana esas olan siyasi yanıdır. Yargıtay'ın kararı sonrası CHP Genel Başkanı'nın ve parti üst yönetiminin tepkisi, CHP'de siyaseten yaşanan büyük değişimin en kapsamlı yansıması olarak tarihe işlenmiştir. Verilen cezanın tutukluluğu gerektirmeyecek infazına rağmen kopartılan fırtına bir yana meselenin esas olan siyasi yanıdır. Yargıtay'ın onadığı cezaların hukuki yanıyla tartışma yapılabilir ama meselenin özü CHP il başkanının ideolojik yapısının, çizgisinin CHP Genel Başkanı ve üst yönetimi tarafından benimsendiği gerçeğidir. O ideolojik yapı ve çizgi ki; devleti seri katil ilan eden, Ermeni soykırımı yalanını benimseyen, terör örgütü elemanlarına yönelik sempatik twittler atan çizgidir. PKK'nın siyasi kolu HDP'ye yakın olan çizgidir. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Yargıtay'ın onama kararına tepkisini ortaya koyarken, CHP İstanbul İl Başkanlığı önünde yanına Canan Kaftancıoğlu ve Ekrem İmamoğlu'nu da alarak konuştu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret içerikleriyle dedi ki; " Canan bizimdir... Cezalandırmaya çalıştığın Canan'ın arkasında kocaman bir halk var. Bunu aklından çıkarma. Canan yüreklidir, Canan cesurdur, Canan bizimdir." İşte bu vurgularla siyaseten meselenin özü tam olarak